Eskişehir’de cep telefonu satış ve tamiri yapan İlkay Tokkal, eşi Emel Tokkal ve oğulları Ali Doruk, şubat ayında evlerinde bıçaklanarak öldürüldü. Eskişehir Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesi tarafından cinayetin ardından özel bir ekip kuruldu. Çevredeki 450 mobese ile güvenlik kameralarından 700 saatlik görüntüyü inceleyen polis ekipleri, İlkay Tokkal’ın, olayın ardından kendisini yere atarak gözyaşı döken eski ortağı, evli ve 2 çocuk babası Mehmet Şerif Boğa’nın katil zanlısı olduğunu belirledi. Boğa, gözaltına alındı.

Mehmet Şerif Boğa’nın evinin bodrumunda yapılan aramada ele geçirilen kanlı çorap ve ayakkabı ile kıyafetler, Bursa Bölge Kriminal Polis Laboratuvarı Biyolojik İnceleme Şube Müdürlüğü’nde öldürülen Tokkal ailesi üyelerinden alınan kan ve DNA örnekler ile karşılaştırıldı. Yapılan incelemede Boğa'ya ait eşyalardaki kan lekeleri kurbanlara ait kan örnekleriyle eşleşti.

Kamera görüntülerinde katil zanlısı Boğa’nın taksi ile gidip geldiği, kendisine inşaat işçisi görüntüsü vermek için yırtık ayakkabı, inşaat eldiveni, bere, maske ve kapüşonlu mont giydiği, belinde mezura taşıdığı tespit edildi. Katil zanlısının 73 dakika kaldığı evde cinayetlerin ardından Emel Tokkal’ın cep telefonunu aldığı, İlkay Tokkal’ın dolabından kıyafet seçip kanlı pantolonunu beyaz bir poşete koyarak, dışarı çıktığı saptandı.

Mehmet Şerif Boğa, işlemlerinin ardından sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.

Soruşturmanın ardından Mehmet Şerif Boğa hakkında ‘canavarca hisle eziyet çektirerek birden fazla kişiyi kasten öldürme’ suçundan 3 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle Eskişehir 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı. İddianamede katil zanlısı Boğa’nın, İlkay Tokkal’ı 27, eşi Emel’i 18, oğulları Ali Doruk’u ise 4 yerinden bıçaklayıp öldürdüğü bilgisine yer verildi.

"Bir bilgim yok" dedi

Mehmet Şerif Boğa, emniyet ile savcılıkta verdiği ifadelerde aileyle aralarında herhangi bir husumet ve tartışma olmadığını iddia ederek, “İlkay ve Emel Tokkal çifti ile 4 yıldır tanışırız. Ailece görüşürüz. Ben daha önce inşaat işinde çalışıyordum. İlkay ise Cengiz Topel Caddesi’ndeki dükkanında cep telefonu satıyordu. Kendisinden taksitle telefon aldım, bu vesile ile tanıştık ve ailece görüşmeye başladık. Bu olayı, kimin, neden gerçekleştirdiği hakkında bir bilgim yoktur. Bu olayın şokunu, halen yaşıyorum. Çok üzüntülüyüm. Olayla ilgili bildiğim bir şey yoktur. Kim tarafından, nasıl yapıldı, hiçbir fikrim yok. Hakkımdaki suçlamaları kabul etmiyorum. Bu olayla ilgili bildiğim her şeyi anlattım. Şüphelinin bir an evvel yakalanmasını istiyorum” ifadelerini kullanmıştı.

"Polisle birlikte kapı açıldığında İlkay ağabey yerde yatıyordu, sadece onu gördüm"

Tokkal ailesinin katil zanlısı Mehmet Şerif Boğa, mahkemedeki ifadesinde olay günü ve sonrasında yaşananları anlattı. Çilingirle birlikte kapı açıldığında İlkay Tokkal’ı yerde yatar vaziyette gördüğünü söyleyen Boğa, “Cesetlerin bulunduğu gün 11.00'de kalktım. 13.30 gibi arabamın yakıtını doldurdum ve önceki akşam bize misafir olan Mesut Boğa'nın evine gittim. Orada yoktu, aradım ancak ulaşamadım. Sonra 4 kilo pirinç alıp eve döndüm. Saat 14.30 gibi İlkay'ı aradım akşam çay içelim demek için. Cevap vermedi. Beni Beyza aradı, 'Şerif ağabey annemi aradım ulaşamıyorum' dedi. Arkadaşlarına tatile gideceğini söylemiş daha önce. Ben de ‘gidiyorum, oraya bakacağım’ dedim. Sonra arabaya binip evlerine gittim. Arabayı otoparka çektim. Kapıyı çaldım açan olmadı. O sırada Emel yengemin eniştesi beni arayıp kapıyı kırmamı söyledi. Sonra çilingir Ahmet Sefa Boz'a gidip kapıyı açtıralım dedim. Polis lazımmış. Yanımda Aytaç T., birkaç kişi ve polislerle birlikte kapıyı açtırdık. İlkay abinin yüzünü gördüm sadece, yerde yatıyordu” şeklinde konuştu.

"Ben ailemi öldüremem"

Mahkemede evinin bodrum katında bulunan kanlı çorabın nereden geldiğini bilmediğini aktaran ve suçlamaları reddeden sanık Mehmet Şerif Boğa, “Olay günü saat akşam 17.00'den sonra hiç dışarı çıkmadım dedim. Çocuğumu aşağı indirip kar oynadık. Onu dışarı çıkmak olarak algılamadım. Benim İlkay'a 23 bin TL borcum vardı. Bu suçu ben işlemedim. O çorap nereden geldi bilmiyorum. Ben ortağımı öldüremem. Ben ailemi öldüremem” diye konuştu.

"Bana sarılmıştı 'özlettin kendini' dedi"

Cinayetin işlendiği gün hakkında konuşan sanık Boğa, “Cesetler bulunmadan önceki gün İlkay ağabeyin dükkânına gittim. Oturduk çay içtik. Bana orada sarıldı ve 'özlettin kendini' dedi. Yanında bir arkadaşı vardı. Bir yere gideceğiz deyip gittiler. Daha sonra 1 saate falan geldiler” dedi.

"Aile kavgasıdır diye müdahale etmedim"

Tokkal ailesinin alt komşusu olan Abdurrahman Y., cinayetin işlendiği gün bazı bağırma seslerini duyduğunu dile getirerek, "Yeni taşınmışlardı üst kata. 'Emel, Emel' diye erkek bağırma sesi geldi. Saat 20.00 civarıydı. Ses İlkay'ın sesi değildi. Ben aile kavgasıdır diye müdahale etmek istemedim. Sonra koşarak kaçma sesi geldi. Bildiklerim bunlar" dedi. Mahkeme heyeti duruşması 4 Mayıs 2021 tarihine erteledi.

Geniş güvenlik önlemi alındı 

Duruşma öncesi İl Emniyet Müdürlüğü ekiplerince adliye çevresinde geniş güvenlik tedbirleri alındı. Duruşmada, kimlik tespiti ve iddianamenin okunmasının ardından salonda hazır bulunan sanık Mehmet Şerif Boğa iddialara karşı savunmasını yapıyor.

Olayın geçmişi

Alınan bilgiye göre, öldürülenlerden anne Emel Tokkal’a, ilk evliliğinden olan kızı ulaşamayınca durumu Eskişehir’de bulunan arkadaşlarına haber verdi. Bunun üzerine eve gelen arkadaşları olaydan şüphelenerek çilingir çağırarak yardım istedi. Hamamyolu Caddesi’nde bulunan bir binanın 6’ncı katındaki eve gelen çilingir, evin kapısını polis olmadan açmayacağını söylemesi üzerine olay yerine gelen polis ekipleri ile birlikte kapı açıldı. Kapı girişinde telefoncu dükkânı olduğu öğrenilen baba İlkay Tokkal’ın (42) cesedi kanlar içinde bulundu. İçeri giren ekipler anne Emel Tokkal (41) ve 4 yaşındaki çocukları Ali Doruk Tokkal’ın cesedini ise oturma odasında buldu. Yapılan ilk belirlemelere göre üç kişinin vücudunda çok sayıda bıçak darbesi olduğu tespit edildi. Olay yerinde çok sayıda polis ekibi sevk edildi. Cinayetin şüphelileri gözaltına alınarak adliyeye sevk edildi. Cinayetin baş şüphelisi Mehmet Şerif Boğa hakkında ‘canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürme ve çocuğa karşı kasten öldürme’ suçlarından 3 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle Eskişehir 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı.