Düşme potasına giren Eskişehirspor, çareyi Yılmaz Vural ile anlaşarak aradı. Takımın başında 2 maça çıkan Yılmaz Vural, 1 galibiyet 1 de yenilgi aldı. Herhangi bir ücret konuşulmadan Eskişehirspor'un teklifini kabul eden Vural, bugün basın mensupları bir araya geldi. Vali Hanefi Demirkol Tesisleri'nde yapılan toplantıda, tecrübeli teknik samimi açıklamalarda bulundu. 

"Giresun'da bizi soğuk karşıladılar": Antrenörlük hayatı boyunca hep kısa süre takım çalıştırdığını belirten Vural, Giresunspor konusunda açıklamalarda bulundu. Giresunspor'da soğuk bir karşılama ile karşılaştığını ifade eden Vural, "Ben hakikaten antrenörlük hayatımda hep kısa süreli takımlar çalıştırdım maalesef. Bir takımın her şeyi çabuk kavrayıp pratiğe yansıtması çok ender görülen bir durum. Biz perşembe günü göreve başladığımızda, 12 gün birlikte olduğumuz bir grupla ideale yakın bir uygulama çıkmaya başladı. Bu inanılmaz bir gelişim bana sorarsanız. Ben gelmeden önce başkana tek bir şartım oldu. Ben takımın ağabeyleriyle konuşmak istiyorum. Yani oynayacak olacak olan bizler değiliz onlar. Onlar niye 5 maçtan sonra 4 maç kaybedecek? Bu yeteneksizlikten mi olur? Hayır. 5 maç kazanan 5 maçta kaybetmemeli. Bir şey mi var? Öğrenmem lazım. Çünkü Giresunspor'da bu hatayı yaptım ben. Çünkü oyuncularla görüşemedim. Görüşseydim gitmezdim. Çünkü elektrik almadığınız bir yere gidilmez. Biz gittik oraya. Daha ilk gün bizi soğuk karşıladılar. Reddettiler daha doğrusu. Onlar çünkü başka şeyler yaşıyorlardı. Sonuç olarak çok kısa süren bir dönemimiz oldu. Alışılmış bir şey değil bu" dedi. 

"Bu ligde delikanlı oyuncular fazla barınamaz": Eskişehirspor'a gelmeden önce oyuncularla tek tek görüştüğünü kaydeden Yılmaz Vural, "Burada sağ olsun Hürriyet ve Semih’in bana olan o aramızdaki diyalog, konuşmada anlattıkları ve onların heyecanı ile onların bana verdiği söz. Dedim, 'Gelip ben sizle uğraşamam. Biz, size yardımcı olmaya geleceğiz buraya. Çünkü aktör sizsiniz, oynayacak olan sizsiniz. Sizlerin problemlerini biz ortadan kaldıracağız.' Çünkü oyunculara bu sorulmuyor arkadaşlar. Sorduğum zaman ben 33 seneden beri doğru cevap almadım. Çünkü bu ligde delikanlı oyuncular fazla barınamaz. Açık açık konuştukları şeyler, kulaktan kulağa gider ve insanlar tepkili olurlar. Dolayısıyla herkes yarım yamalak konuşur. Açık söyleyemez bir şeyi. Ben de onlardan böyle bir söylem beklemedim zaten. 'Bana sorunları değil, bana ne yapılırsa burası ayağa kalkar onu söyleyin. Bunu biz yaptırmaya çalışalım' dedik. Sağ olsun başkan bize geldiğinde, 'Hocam ihtiyacımız var. Eskişehir’in bizim sana ihtiyacımız var.' dedi. Bu laf beni etkiledi. Bizim yaş grubu böyle duygulara önem veriyoruz galiba. Hiçbir şart öne sürmeden tamam kabul ederim ama oyuncularla bir konuşayım, telefonlarını ver dedim. Konuştuktan sonra akşama buluştuğumuzda ben tamam görevi kabul ediyorum. Senden de bir talebim yok. Ne yaparsan yap. İster ver ister verme" diye konuştu. 

"Rize’de biz iyi oynadık": Lider Rizespor ile karşılaştıkları maçı değerlendiren Vural, "Sağ olsun Hürriyet ve Semih verdikleri sözün arkasındalar. Bu takım bu dinamiği sağladığı içinde. Çünkü hocam oyuncularla toplandık. Burada olmanız bize çok ikna etti. Dolayısıyla biz birlikte bu işi yapabiliriz diye düşündük. 'Ne olur gelin.' Böyle bir diyalogdan sonra buradayız. Bakın bu diyaloglardan sonra bu gelişmeler oluyor ve perşembe günü geldik. Cuma günü gittik İstanbul’a oradan Rize. Rize’de biz iyi oynadık. 42. saniye adamlar taktik olarak topu dışarı attılar. Korner direğinin oradan biz çıkış yapamadık. O baskıyı yedik. Orada bir pas hatasından dolayı ofsayt pozisyonu olabilirdi. Beceremedik ve kalemizde golü gördük. 2. golü çok net izledim televizyonda arkadaşlarımda. Durdura durdura ve kesin bir ofsayt var. 3. golde böyle bir penaltı olmaz. 3-0 olduktan sonra bakın bugün tablo şöyle; Kayacan’ın, Dorukan’ın, Kaan’ın, Hasan’ın ve Hasan Hüseyin’in, Semih’in, Ofoedu’nun 3’er sarı kartı var. Yani 7 tane sarı kartlı oyuncumuz var. Düşünün bunların gördüklerini bir maçta 3 tanesinin, 4 tanesinin. Sıkıntı olur yani genç kardeşlerimize yük biner. 6’ydı bu şimdi Hasan Hüseyin’de katıldı aralarına. 7 kişi oldu ve diğer stoper Semih ve Bilal’inde 1’er sarı karttan 2’şer sarı kart haline geldi. Yani kadro zaafı riski yaşayan bir durumdayız" şeklinde konuştu. 

"Benim adım toplantıcı hocaya çıkmıştı": Rizespor karşısında 3-0 geriye düştükten sonra yaptığı konuşmayı paylaşan Vural, "O günde orada 3-0’dan sonra dedim ki; 'Çocuklar 3’ten çevirmek kolay değil. Ben göreceğimi görüyorum.' Değişiklikler yaptık 20’şer dakika Fırat Can, Andaç ve Furgan’ı. En azından 3 tanede orada gördük. Geldik bu hafta da yine aynı şekilde 3 kardeşimizi gördük. Derken takımın bütün potansiyelini, pratikliğini gözleme imkanı yakaladık. Aman dedim kart falan görmeyin. Oyun temposuna dikkat edin ve oynayın. Dönerse dönsün, dönmezse canınız sağ olsun. Bizim asıl hedefimiz malum maçlar. Dolayısıyla bu anlam içerisinde ben Rize maçından da memnunum. Çünkü bir kısmını sahada görmüş olmak beni mutlu etti. Yani 2 günde bunu kavrayıp da hemen yapabilmek. Sonrasında yendik ve Samsun maçı hazırlıkları başladı. Biz orada toplantılar, çalışmalar, toplantılar, çalışmalar ki benim adım toplantıcı hocaya çıkmıştı. Maalesef bu konuda oyuncumuz böyle şeyleri sevmiyor. Oturup birisini dinlesin ne anlatılıyorsa. Böyle bir alışkanlığı yok ama sağ olsun kardeşlerimiz bu konuda daha sabırlı oldular. Bizi dinlediler ve pratikten çok sözel konuşulan şeylerin, atılan serbest atışların sahaya gelebildiği kadar geldiği ve sahadaki uygulamanın artık takımın belli bir sahada belli bir bölgede oynama alışkanlığını çabuk olarak benimsediği bir takım gördük. Farkındaysanız artık takım boyunda bir uzama yok. Belli bir bölgede oynayabiliyoruz, onu birlikte yapabiliyoruz. Dolayısıyla herkes kendi rolünü oynamaya çalışıyor, kendi pozisyonunun gerekenlerini yapmaya çalışıyor ve ortaya güzel bir görüntü çıktı" ifadelerine yer verdi. 

"Büyük Eskişehirspor taraftarı orada bir şov yapsın": Son olarak 5-0 galip geldikleri Samsunspor mücadelesinin perde arkasından bahseden Vural, şöyle konuştu: Bizi aldığımız sonuçtan çok oynadığımız oyun geleceğe yönelik daha ikna etti. Taraftarımızı ikna etti, sizleri ikna etti, bizleri ikna etti, oyuncularımızı daha mutlu etti. İyi oynayarak kazanmak tabi ki çok önemliydi. Bunu başarıp tekrar kafalardaki Eskişehirspor acaba gidiyor mu kanaatini en azından daha olumluya çevirecek bir görüntü çıktı ortaya. Çünkü artık bunun aşağısı olmaz. İnşallah ligin bitimine kadar gerekli olacak puanları alacak bir oyun yapısına kavuşuruz. O gün bir sınav varmış üniversitede. Sınava rağmen o çocuklar 40 dakika maç izleyip gitmişler. Demek ki böyle bir sınavda olmasa biz o stadı doldurabilirmişiz. Gaziantep maçını Allah nasip eder güzel bir sonuçla bitirirsek evimizdeki Bolu maçını bir şenlik içerisinde, bir şölen içerisinde 33 bin kişinin geldiği bir tek boş koltuğun kalmadığı bir atmosferde oynayalım. Büyük Eskişehirspor taraftarı orada bir şov yapsın. Bütün Türkiye’ye ‘Biz daha ölmedik buradayız, bu takım budur’ mesajı verebilsin. Olacaktır diye düşünüyorum. 14. sıradayız. Bu demektir ki biz 3 maçı da kazanırsak en azından 14. sırada bu işi bitiririz. Onlar bizim üzerimize çıkamazlar. Kazansalar bile 2’li averajımız diğerlerinden iyi olduğu için. O halde bizim 3 maçı da kazanacak bir durumda olmamız lazım. O kaybedermiş, onun maçı buymuş diye düşünmeden o bir adım önde olmuşluğu ligin sonuna kadar götürmemiz gerekiyor. Kimseye ihtiyacımız olmadan biz oynadıktan sonra televizyonu heyecanla açıp, kim kimi yenmiş, ne olacak diye düşünmeden. Arkadaşlarıma böyle yaklaşmaya çalışıyoruz.