Çocuğa cinsel istismar bir insanın aklından bile geçiremeyeceği kadar büyük bir acı.

Ancak maalesef dünyada olduğu gibi ülkemizde ve şehrimizde de bu acı olayların yaşandığını duyuyoruz.

Peki biz bireysel olarak ne yapabiliriz? Dünyanın en zor şeyi her halde çocuğunu tehlikelere karşı koruyamama korkusu. En değerli varlıklarımız belli bir yaştan sonra kreş ve okula gitmek zorunda kalıyor.

Acaba okulda bir şey yaparlar mı, acaba serviste başına bir şey gelir mi korkusu ailelerde gittikçe artıyor. Yapılması gereken en önemli detay bence çocuğu dinlemek, ona her koşulda inanmak.

Birisinin ona dokunduğunu anlatmaya çalıştığında amca seni sevmiştir, teyze seni sevdiği için böyle bir şey teklif etmiştir gibi çocuğun düşüncelerini aşırı dışlayan söylemlerden uzak durmak.

En doğruyu her zaman çocuklar söyler. Onların yaşları küçük bile olsa neyin iyi ya da kötü olduğunu hissederler diye düşünüyorum.

Bir aile de çocuğuna inanmak zorundadır. En ufak bir şüphenin bile üzerine gitmek zorundadır. Çocuk küçükken ne görürse onu uygular. Sağlıklı bireyler yetiştirmek için onlara sağlıklı davranılması gerekmektedir.

Neden günümüz çocukları bizim gibi sokakta rahat değil, neden başında annesi ya da babası olmadan oyun oynayamıyor? Bu güvensiz ortam nasıl ortaya çıktı bilemem ama tedbir noktasında çok daha fazla yaptırım yapılması mutlaka gerekiyor.

Kaybolan, kendisinden haber alınamayan, öldürülen çocuklar, anne ve babalarının bir anlık gözünü çocuktan ayırması sonrası meydana geliyor. Bu çocukların üzerinde gözü olanlar kimler?

Artık marketlerde bile aileler iki kişi alışveriş yapıyor. Biri çocukla ilgilenirken diğeri alışveriş yapmaya çalışıyor. Komşuya çocuk emanet bile edilemiyor artık. Bu kadar güvensiz bir dünya… 

Peki ya çocuğumuz en yakınından şikâyet ediyorsa… 

Bir baba eğer çocuğuna yıllarca cinsel istismarda bulunmuşsa çocuk bunu paylaşacak bir başka birey bulamamış demektir. Ailenin diğer bireyleri bu durumu nasıl fark etmez?

Çocuk hiç mi sağlık problemi yaşamadı, hiç mi psikolojik rahatsızlıkları gözlenmedi? Ne kadar acı bir durum. Hangi çocuk en yakını tarafından yıllarca cinsel istismara uğramayı hak etmiştir?

Acaba baba bu cani tavrını başka hiç kimseye belli etmedi mi? Bu durum fark edilmeyecek kadar önemsiz bir durum olamaz. Bazen çocuklar ailelerinden çok öğretmenlerini özellikle de rehber öğretmenlerini daha yakın buluyorlar ve tüm özel hayatlarını onlara anlatıyorlar.

Bu noktada öğretmenlerimize de çok iş düşüyor. Onlar almış oldukları eğitimin de etkisiyle pek çok çocuğa daha kısa sürede yardımcı olabilirler.

Bir şikâyet aldıklarında çocuğun ailesi ile hemen irtibata geçerek durumu anlatabilir yaşanan olay çok daha üzücü boyutlara ulaşmadan engel olabilirler. 

Toplum baskısı

Erkeğin içerisinde sapıkça duygular varsa bir çocuktan etkileniyorsa gitsin tedavi olsun. Ama yok gitmez erkekliğine laf gelmiş olur. Pedofili hastası çocuğun en yakını, öğretmeni, doktoru hatta çocuğun bakıcısı olabilir.

Savunmasız çocukları birçok şekilde kandıran bu kişiler için ne yapılabilir? Cezaların caydırıcı olmadığı ortada. Tamam en ağır ceza verilsin de, çocukların bu duruma maruz kalmamaları noktasında çok çok çok daha fazla çalışma yapılması gerekiyor.

Üç yaşında bir çocuğa tecavüz eden bir adama verilecek en ağır ceza toplumu rahatlatır ancak olayı yaşayan çocuk acıyı ömrü boyunca çekmeye devam eder. Yapılması gereken çok şey var.

Bireysel, toplumsal, yeni yasal düzenlemeler…

Önemli olan bir daha bir çocuğun bile canının yanmaması için hep birlikte ne yapılmalı, bu hastalıklı kişiler nasıl tespit edilebilir, bu kişiler harekete geçmeden aile olarak toplum olarak çocuğun yanında olmayı başarmak zor mu?

Çocuklarımızın şikâyetlerine kulak vermek, onlara her koşulda inanmaktır en önemli adım. Her çocuğu kendi çocuğumuz gibi sevmek. Okuldan dönen yanında ailesi olmayan bir çocuğa biri saldırdığı zaman gördüğümüz halde oradan uzaklaşmaya çalışmamak.

Dünyanın en değerli varlıklarının çocuklar olduğunu unutmamak.

Çocukları sevgisiz bir ortamda büyütmemek. Daha ergenliğe girmemiş kız çocuklarının başkasında mutluluk aramasını ancak vereceğiniz sevgiyle engel olabilirsiniz.

Çocuk çocukluğunu yaşamalı, eğitimini almalı, kız çocuğu okutulmalı, bu düşüncenin tersini savunanlar bile toplumdan dışlanmalı. Kız çocuğu neden okumasın, neden evlensin mi, eş mi olsun siz sapıklara?

Bir tane yetmez üçüncü eşiniz de 12 yaşındaki kız çocuğu mu olsun?

80 yaşındaki dede kendisini 12 yaşındaki kız çocuğunu kendisine eş olarak alarak mı ispatlasın?