Sağlık alanında çalışmalar yapılıyor ancak sağlık çalışanlarının da sorunları yok değil, sağlık çalışanlarının sorunlarını anlatır mısınız? Mesela sağlık çalışanları mutlu mu?

Sağlık çalışanları için bazı düzenlemeler yapılmıştır. Bunları doğru adımlar ama eksik düzenlemeler olarak nitelendirmek daha doğru olacaktır. Örneğin yıpranma payı ile ilgili geçtiğimiz yıl bir düzenleme yapıldı. Söz konusu düzenleme ile sağlık çalışanlarına yıpranma payı 60 gün yani 6 yıla 1 yıl olarak verildi.  Çalışılmayan günler düşüldüğünde ise bu 9 yıla 1 yıl olarak hayata geçti. Halbu ki 5 yıla 1 yıl verileceği ilan edilmişti. Düzenlemenin tüm sağlık kurum ve kuruluşlarında görev yapan çalışanları kapsaması beklenirken, sağlık meslek mensupları ile sınırlı tutuldu. Hatta bazı sağlık meslek mensupları da kapsam dışı bırakıldı.   Ayrıca yıpranma payının geriye dönük olarak hesaplanmayacağı da görüldü. Bu haliyle sağlık çalışanlarının beklentilerini karşılamaktan çok uzak kalan yıpranma hayata geçmiş oldu. Yeni TBMM’den geçen bir düzenleme ile de 45/A’lı sözleşmeli sağlık çalışanlarının kadroya geçme ve tayin gibi haklara kavuşma süreleri 4+2’den 3+1’e düştü.  Bu da bizim sendikamızın gayretleri ile oldu. Yoksa sağlık çalışanları bu düzenlemenin ilk halinde yoktu. Bu güzel bir adım ama yeterli değil beklentileri karşılamaktan uzak. Tüm sözleşmeliler kadro bekliyor. En azından kadroya ne zaman geçeceklerini bilmek istiyor. 

8 farklı istihdam modeli

Sağlıkta 8 farklı istihdam modeli var tüm sorunların çözülmesi için çalışanların kadrolu istihdamı şart. Döner sermayelere içinde ne yazık ki aynı durum geçerlidir. Sağlık Bakanlığı yetkililerince sürekli olarak Döner Sermaye sisteminde ısrarla kapsamı dar tutarak, genel sorunlara çözüm getirmeyen düzenlemeler yapılmıştır. Halbu ki sorunun büyüklüğü ve karmaşıklığı göz önüne alındığında ise döner sermaye sisteminin baştan aşağıya yenilenmesinin zaruri olduğu ortaya çıkmaktadır. Sadece çalışanlar açısından bakıldığında bile hiç bir çalışanın memnun olmadığı, 5-6 yıl öncesinde alınan performans ödemelerinin mumla arandığı ve 5-10 TL gibi trajik ödemelerin yapıldığı bir sistemin var olduğu görülmektedir. İdareler bütün finansal sorunlarda çözüm olarak çalışanın döner sermayesinden kesinti yapmayı kural haline getirmiştir. Bu nedenle de çalışanların performansa dayalı döner sermaye ek ödemesi sürekli azalmakta, çalışanlar sabit ek ödemeye mahkûm hale getirilmişlerdir.  Görüldüğü gibi bu üç temel meselede çalışanların istekleri yerine getirilmemiştir. Mutlu değillerdir. Bunların yanı sıra ısrarla vurgulamamıza, Türkiye’nin çok acı tecrübeler yaşamasına rağmen kamuda ehliyet ve liyakat hala göz ardı edilmektedir. Sağlıkta şiddet devam etmektedir. Nöbet ücretleri, kreşe eksiklikleri gibi çalışanların çözüm beklediği konular çoktur. 

Sağlık çalışanları için somut adımlar atıldığını düşünüyor musunuz? 

Somut adımlar var ama bunları yetersiz adımlar olarak değerlendirmek daha doğru bir yaklaşım olacaktır. Biz sorunlara çare olacak adımlar istiyoruz. Tüm çalışanları kapsayıcı, mağduriyetleri sona erdirecek adımları görmek istiyoruz. Yapıldı denilmesi için yapılan işlerden çalışanlara kalan ne yazık ki memnuniyetsizlik oluyor. Bunların düzelmesini istiyoruz. 

Sağlıkçılara şiddet çok arttı. Sizce bu konuda ne gidi tedbirler alınmalı?  Şiddetin önlenmesi için bu zamana kadar alınan tedbirleri yeterli buluyor musunuz? Hastanelerde can güvenliği sizce nasıl sağlanabilir?

Sağlıkta şiddet çözülmesi gereken acil meselelerden biridir. Çünkü sağlık çalışanları can güvenlikleri tehlike altındadır. Alınan önlemlerin yeterli olmadığını sağlıkta şiddet vakalarının azalmadığından anlayabiliyorsunuz. Çünkü ağır yaptırımlar uygulanmıyor. Tedbirlerin bazıları ne yazık ki sadece kağıt üstünde kalıyor. 

Yapılacak üç iş var

Bu konuda yapılacak 3 temel iş vardır. Birincisi sendika olarak bizim ilan ettiğimiz sağlık kurum ve kuruluşları sıfır toleranslı alan ilan edilmesidir. Sıfır toleranslı alanının temel özelliği burada işlenen bir suç varsa burada işlenen suçlarla ilgili erteleme ve para cezasına çevirme gibi durumlar olmaz. Suçu işleyen cezasını çeker. Bu önemli bir caydırıcılık olacaktır. Sağlık çalışanlarına şiddet uygulayan herkes bunun bedelinin hapis olacağını bilecektir. İkincisi mutlaka sağlık çalışanlarına şiddet uygulayanlar tutuklu yargılanmalıdır. Doktoru darp et adliyeye git, elini kolunu sallayarak çık devri sonlanmalıdır. Bakınız bugün tutuklu yargılama yasada var ama uygulamada yok. Yoğun bir kamuoyu baskısı olmazsa, şiddete uğrayan sağlık çalışanlarının görüntüleri televizyonlar da yayınlanmazsa şiddet uygulayanlar elini kolunu sallayarak gezer. Üçüncüsü ise şiddet uygulayanlara acil haller dışında belirli bir süre devletin sunduğu ücretsiz sağlık hizmetlerinden paralı olarak yararlandırılmalıdırlar. 

Bir sendika başkanı olarak sendikal mücadelenizde önünüze çıkan engellerden bahseder misiniz? (Yasal mevzuatlar sendikacılık yapmanıza izin veriyor mu?)

Grev hakkının olmaması, toplu sözleşmede son karar mercii hakem heyetindeki eşitsizlik gibi durumlar yasal açıdan kamu sendikacılığını önündeki engellerdir. Kamu sendikacılığın en önemli sorunu ise bürokrasi tarafından yapılan müdahalelerdir. Sendikal rekabet güzeldir ama idarecilerin devletin verdiği makam koltuğunu kullanarak bu işe girişmesi, sendikacılık ile idareciliğin birbirine karıştırılması, devletin verdiği makam gücünü bir sendika lehine kullanılması, çalışana bu anlamda mobbing uygulanıp baskı yapılarak sendikal tercihte dayatmalarda bulunulması kamu sendikacılığın önündeki en büyük engeldir.  Kamu kurumları ve yöneticileri sendikaları sosyal taraf ve çalışanların temsilcilisi olarak çalışanlarla ilgili alınacak karar ve yasal düzenlemelerin hazırlıklarında istişare mekanizması geliştirmemeleri önemli bir diğer sorundur. Bu tip bir mekanizma işletilirse çalışanların sorunlarının çözümü ile ilgili önemli mesafeler alınacağını düşünüyoruz. 

Son olarak Eskişehir Ekspres okurlarına ne söylemek istersiniz?

Eskişehir Ekspres örnek gazeteciliğin temsilcilerindendir. Yayın hayatında başarılar diliyorum. Böyle bir gazetenin okurları da çok kıymetlidir. Kendilerine söyleyeceğimiz gazetelerin kıymetini her daim bilsinler. Bizlere bu fırsatı tanıdığınız için, Eskişehir Ekspres çalışanlarına teşekkür ederiz. NEVİN BULUT ATAK | GAZETE ESKİŞEHİR EKSPRES