ÖZEL NEVİN BULUT ATAK | ESKİŞEHİR EKSPRES

Türk Eğitim-Sen Şube Başkanı Haydar Urfalı, öğrencilerin teşekkür, takdir ve üstün başarı belgesi almaları için başarı ortalamalarının yanında özürsüz devamsızlık sürelerinin 5 günü geçmemesi ile ilgili yaptığı değerlendirmede, “Yerinde doğru bir yaklaşım olarak görüyorum, devamlılığı teşvik etmesi açısından” dedi.

Yerinde ve doğru bir yaklaşım 

Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yapılan düzenleme ile liselerde okuyan öğrencilerin teşekkür, takdir ve üstün başarı belgesi almaları için başarı ortalamalarının yanında özürsüz devamsızlık sürelerinin 5 günü geçmemesi gerekiyor. Konuyla ilgili görüşlerini aldığımız Türk Eğitim-Sen Şube Başkanı Haydar Urfalı, düzenlemeyi desteklediklerini belirterek, “İki türlü devamsızlık var öğrenciler açısından. Mazeretli ve mazeretsiz. Burada söz konusu olan beş gün mazeretsiz devamsızlık. Mazeretli devamsızlık dediğimizin içerisinde, sağlık, velinin bilgisi dahilinde olan yazılı başvuru ve çeşitli yarışmalara etkinliklere katılan öğrencilerin devamsızlığı. Keyfi olarak hiçbir mazerete dayalı olmaksızın yapılan devamsızlık söz konusu olabiliyor. Takdir ve teşekkürün alınması için kıstas olan devamsızlık mazeretsiz devamsızlıktır. Bunun bir kritere bağlanması da yerinde bir yaklaşım. Bunun dışında bir öğrencinin sınıf geçebilmesi için maksimum 10 gün devamsızlık yapması gerekiyor. Mazeretli mazeretsiz toplam 30 gündür. Yerinde doğru bir yaklaşım olarak görüyorum, devamlılığı teşvik etmesi açısından” diye konuştu. 

İsrafa sebep olanlardan hesap sorulmalı

MEB bütçesindeki kesintiyle ilgili de konuşan Urfalı, “Türkiye ekonomik olarak zor bir süreçten geçiyor. Bununla alakalı olarak da bazı kalemlerde tasarruf yapılması gerekiyor. Eğitimde tasarruf olur mu, eğitimde tasarruf olmaz. En temel yaklaşımımız bu. Ancak işin şu boyutu var, kalem kalem bakıldığında hangi kalemlerden kesinti yapılacağına bakıldığında en büyük kalemin Fatih Projesi olduğunu görüyoruz. Yaklaşık 700 Milyon TL’lik bir kesinti yapılıyor. Bunu da değerlendirdiğimizde o zaman Fatih Projesi tartışılır hale geliyor. Fatih Projesi çok yerinde bir proje değil, MEB çok büyük de bir yatırım yaptı’’ dedi. 

Siyasi ve bürokratlar görevden alınmalıdır

Urfalı: Eğer bir israf söz konusu ise bu israfa sebep olanlardan da bunun hesabının sorulması gerekir. Temel olarak eğitimde tasarruf olmaz. Ama Türkiye’nin geçtiği bu zor ekonomik süreçte yapılması gereken başka çare kalmadıysa da bunun yapılması gereklidir. Fakat biz olayı şöyle yorumluyoruz, önceden israf vardı, şimdi o israf kesiliyor. Dolayısıyla israfa sebep olanlardan hesap sorulmalı. Bu israfa sebep olan siyasi ve bürokratlar görevden alınmalıdır.