ÖZEL HABER | NEVİN BULUT ATAK, ESKİŞEHİR EKSPRES

İşte Prof. Dr. Nurettin Erben'in açıklamaları

Önlemler eksiksiz uygulanmalı

Ülkemizde yüze yüze eğitim 2021-22 eğitim yılı itibari ile başladı. Diğer ülkelerdeki uygulamalar nasıl yürütülmektedir?

Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa ülkeleri de bizim ülkemizde olduğu gibi mümkün olan en kısa sürede yüz yüze eğitime geri dönme kararı alınmıştır. Bu karar B.1.617.2 (Delta) varyantına rağmen alınmıştır. Delta varyantına karşı mevcut aşıların koruyuculuğu bir miktar azalmıştır. Bu bağlamda alınacak önlemler gözden geçirilmiştir. Pandeminin seyri üzerine olumsuz etkisi olmaması amacıyla okullarda uyulması gereken önlemler eksiksiz olarak uygulanmalıdır.

Okullarda yüz yüze eğitim sırasında hangi önlemler alınmalıdır?

Alınması gereken önlemleri sırası ile saymak gerekirse;

1-AŞI

Yaşı uygun olan öğrenciler, öğretmenler, personel ve bu bireyler ile aynı evde yaşayan aileleriCOVID-19 aşısı olmalıdır. Bilindiği üzere şuan en az 12 yaş üzerine aşı uygulanmaktadır. Önümüzdeki süreçte aşılanma yaşı 5 yaşına kadar inebilir. Fakat şuan 12 yaş altı aşı kullanım onayı yoktur.Aşılanma, okulların tam faaliyetlerine güvenli bir şekilde devam etmesine yardımcı olacak en kritik stratejidir. Aynı zamanda aşılama COVID-19 pandemisini toplumda sona erdirmek için önde gelen önlemdir.Tüm kanıtlar, COVID-19'a karşı tam olarak aşılanmış kişilerin hasta olma olasılığının daha düşük olduğunu ve aşılanmamış insanlara kıyasla COVID-19’un daha hafif bulgularla seyrettiği ve ölüm riskinin önemli ölçüde daha düşük olduğunu göstermektedir. Tam olarak aşılanmış kişilerin yalnızca küçük bir kısmı, Delta varyantı ile enfekte olabilir.Ülkemizde de 12 yaş ve üstü kişiler artık COVID-19 aşısı olabilmektedir. Sadece öğrenciler değil, öğrencilerle sık temas halinde olan aile üyeleri de dahil olmak üzere öğretmenler, personeler ve aileleri mümkün olan en kısa sürede aşı olmalıdırlar.

2-MASKE

Öğretmenler, personel ve öğrenciler sürekli ve doğru bir şekilde maske taktıklarında, kendilerini olduğu kadar başkalarını da korurlar. Doğru maske kullanımı, özellikle kapalı alanlarda ve fiziksel mesafenin sağlanamadığı kalabalık ortamlarda önemlidir. Aşılama durumuna bakılmaksızın öğrenciler, öğretmenler, personel ve ziyaretçiler dahil olmak üzere 2 yaş üzeri tüm bireyler kapalı alanlarda maske takmalıdırlar. Maske takma işlemi, okul servislerinde ve diğer tüm toplu taşıma araçları için geçerlidir. Okullar, maskelerini getirmeyi unutan veya ailelerinin karşılayamadığı öğrenciler için maske sağlamalıdır. 

3-FİZİKSEL MESAFE

Yüz yüze öğrenmenin önemi nedeniyle, okul içinde mümkün olduğu ölçüde fiziksel mesafe korunmalıdır ancak asgari mesafeyi korumak için öğrencileri yüz yüze eğitimden dışlamamalıdır. Genel olarak, tam olarak aşılanmamış kişilerin, diğer kişilerle en az 2 metre fiziksel mesafeyi koruması önerilir. Bununla birlikte, bazı araştırmalarda, okullarda maske kullanımı ile fiziksel mesafenin1 metreolması durumunda da öğrenciler arasında COVID-19 bulaşma düzeylerinin çok düşük olduğunu göstermektedir.Bu çalışmaların sonucuna göre sınıflar içinde öğrenciler arasında en az 1 metre fiziksel mesafeyi korumalı ve bulaşma riskini azaltmak için maske takmalıdırlar. Öğrenciler, öğretmenler, personel tam olarak aşılanmamış ise en az 2 metrelik fiziksel mesafe korunması esastır. En az 1 metrelik fiziksel mesafeyi korumanın mümkün olmadığı durumlarda, COVID-19 tarama testi, grup oluşturma, iyileştirilmiş havalandırma gibi birden çok diğer önleme stratejileri birlikte uygulanabilir. Grup oluşturma, insanları küçük bir grupta bir arada tutmak ve her grubun tüm gün boyunca birlikte kalmasını sağlamak anlamına gelir. Gruplandırma, özellikle küçük çocuklar arasında olduğu gibi fiziksel mesafeyi korumanın zor olduğu ve özellikle orta ila yüksek bulaşma alanlarında birbirleriyle temas eden öğrenci, öğretmen ve personelin sayısını sınırlamak için kullanılabilir.Örneğin bazı seçmeli dersler veya farklı yabancı dil dersleri için her sınıftan birkaç öğrencinin bir araya gelmesi ile yeni sınıf oluşturulması gibi temas sayısını artıran durumlar tercih edilmemelidir. Fiziksel mesafenin korunamadığı durumlarda tüm öğrenciler, öğretmenler, personel ve ziyaretçiler tarafından maske kullanımı özellikle önemlidir.

4-TARAMA TESTLERİ 

Tarama testi, semptomları olan veya olmayanlar dahil olmak üzere, bulaşıcı olabilecek enfekte kişileri tanımlamamızı sağlar. Böylece daha fazla bulaşmayı önlemek için önlemler alınabilir. Tarama testleri özellikle 12 yaştan küçük öğrencileri olan ilkokullarda, vakaları hemen tespit etmeye, izole etmeye, COVID-19'a maruz kalmış olanaşısız öğrencileri karantinaya almaya yarar.Yüz yüze eğitim riskini azaltmak için kümeleri belirlemeye yardımcı olabilir. Tarama testiyle ilgili kararlar şehirler düzeyinde veya yerel düzeyde alınabilir. Tarama testi, toplumda önemli veya yüksek bulaşma düzeylerinin olduğu bölgelerde, aşılama kapsamının düşük olduğu bölgelerde ve diğer önleme stratejilerinin uygulanmadığı okullarda daha fazla değerli olabilir. Daha sık testler etkinliği artırabilir, ancak okullarda artan testlerin uygulanabilirliği dikkate alınmalıdır. Ülkemizde de aşılanmamış öğretmenler ve personel için haftada en az iki kez tarama testi yapılması istenilmektedir.

5-HAVALANDIRMA

Havalandırmayı iyileştirmek, havadaki virüs sayısını azaltan önemli bir COVID-19 önleme yöntemidir. Maske takma ile birlikte, sınıfların temiz hava ilehavalanmasını sağlamak, virüs sayısının içeride yoğunlaşmasını önlemeye yardımcı olur. Bu, birden fazla kapı ve pencere açarak daha etkin bir şekilde yapılabilir.Öğrencilerin taşınması sırasında,servis ve diğer ulaşım araçlarında güvenlik riski oluşturmadığı takdirde camların açık olması hava sirkülasyonunu iyileştirir. Araç içindeki virüs sayısını azaltır.

6-EL YIKAMA 

İnsanlar, COVID-19 dahil bulaşıcı hastalıklara yakalanmamak ve yaymamak için el yıkamalıdır. En az 20 saniye boyunca sabun ve su ile el yıkanmalıdır. El yıkama mümkün değilse, en az %60 alkol içeren el dezenfektanı kullanılabilir. 

7-HASTAYKEN EVDE KALMAK VE TEST YAPTIRMAK 

Grip veya COVID-19 gibi bulaşıcı hastalık semptomları olan öğrenciler, öğretmenler ve personel, aşı durumuna bakılmaksızın evde kalmalı ve test yaptırmalıdır. COVID-19 ile hastayken evde kalmak, COVID-19 enfeksiyonlarını okullardan uzak tutmak ve başkalarına yayılmasını önlemek için çok önemlidir. Bir öğrenci okulda hastalanırsa ve COVID-19 teşhisi alırsa hemen izolasyon önlemleri alınmalıdır.Yakın temaslılarının bir listesi oluşturulur ve karantinaya alınır. Okullar, öğretmenleri, personeli ve aileleri, kendilerinin ve çocuklarının ne zaman evde kalmaları ve ne zaman okula dönebilecekleri konusunda eğitmelidir. COVID-19 salgını sırasında, ebeveynlerin, çocukları COVID-19 belirtileri ve semptomları gösterdiğinde evde tutmaları ve test yaptırmaları önemlidir.Bu, pozitif COVID-19 test sonuçları olan öğrencilerin, öğretmenlerin ve personelin izole edilmesi ve hangi yakın temaslıların karantinaya alınması gerektiğini belirlemeye olanak tanır.

8-TEMİZLİ VE DEZENFEKSİYON 

Genel olarak, yüzeylerde olabilecek olası virüsler için günde bir kez temizlik yapmak yeterlidir. Dezenfekte etme, yüzeylerde kalan mikropları yok ederek enfeksiyon yayılma riskini daha da azaltır. Okulda hasta bir kişi veya son 24 saat içinde COVID-19 testi pozitif çıkan biri varsa, temizlik ve dezenfeksiyon işleminin birlikte yapılması önerilir.

9-ZİYARETÇİ KISITLAMASI 

Okullar, ziyaretçiler ve aile katılım faaliyetleri için kurallarını gözden geçirmelidir. Özellikle orta ila yüksek düzeyde COVID-19 bulaşının olduğu bölgelerde, zorunlu olmayan ziyaretçiler sınırlanmalıdır. HES kodu uygulaması ile COVID-19 testi pozitif olanlar veya riskli temas nedeniyle karantinada olanlar okul girişlerinde kontrol edilmeli ve asla kabul edilmemelidirler. Okullar, doğrudan hizmet sağlayıcıların erişimini de okul ziyaretçisi politikalarına benzer şekilde uygulamalıdırlar.

10-YEMEK YERKEN ALINACAK ÖNLEMLER 

Öğretmenler, personel ve öğrenciler yemek yeme ve içme dışında molalarda her zaman maske takmalıdır. Yemek yerken maske çıkarıldığından mümkün olduğunca fiziksel mesafe maksimuma çıkarılmalıdır. Yemek yeme alanı olarak spor salonu veya açık havada oturmak,ek alanlar kullanmak ve farklı saatlerde yemek yemek fiziksel mesafe kurallarına uymayı kolaylaştırmaya yardımcı olabilir. Yemek salonlarında sık dokunulan yüzeyler temizlenmelidir. Gıda ile temas eden yüzeyler yemeklerden önce ve sonra yıkanmalı, durulanmalı ve dezenfekte edilmelidir.  Yiyecek hazırlama, servis ve oturma alanlarında havalandırmaya dikkat edilmelidir.

11-SPOR VE DİĞER DERS DIŞI ETKİNLİKLER 

Okul destekli sporlar ve ders dışı etkinlikler, öğrencilere sosyal, duygusal ve zihinsel sağlıklarını destekleyebilecek zenginleştirme fırsatları sunar. Fiziksel aktivite sırasında artan derin nefes alıp verme nedeniyle bazı sporlar oyuncuları, antrenörleri ve diğerlerini COVID-19'a yakalanma ve yayma riskiyle karşı karşıya bırakabilir. Yakın temas sporları ve kapalı alan sporları özellikle risklidir. Grup, koro, tiyatro ve kapalı alanlarda buluşan okul kulüpleri gibi diğer ders dışı etkinlikler için de benzer riskler olabilir. Bu faaliyetlerde COVID-19 önleme stratejileri önemlidir. Öğrenciler, COVID-19 ile uyumlu semptomları olduğunda bu faaliyetlerden kaçınmalı ve test edilmelidir. Genel olarak, dışarıda oynarken COVID-19 bulaşma riski, kapalı alana göre daha düşüktür. COVID-19'un yayılması, sürekli yakın temas gerektiren güreş, basketbol ve futbol sporlarda daha olasıdır.

"Hastanelerin kapasitesini aşılır ise yüz yüze eğitime ara verilebilecektir"

Önümüzdeki aylarda yüz yüze eğitime ara verilme riski var mıdır?

Aslında bu süreci biz belirleyeceğiz. Yukarıda sayılan önlemlere ne kadar uyarsak COVID-19 vaka sayısı o kadar az olacaktır. Bu durumda da yüz yüze eğitim devam edecektir. Aşılanma, maske kullanımı ve sosyal mesafeye uyma en önemli önlemlerdir ve mutlak uymamız gerekmektedir. Eğer bu kurallara uyulmaz ise toplumda ve okullarda COVID-19 vaka sayıları artacaktır. Bu vaka sayıları hastanelerin sağlık hizmeti sunabileceği kapasitenin üzerine çıkar ise son çare olarak yüz yüze eğitime ara verilmesi planlanmaktadır.