Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, yüz yüze eğitimin ilkokullarda 1 Haziran, ortaokul ve liselerde ise 7 Haziran itibarıyla başlayacağını duyurdu. Köy ve seyrek nüfuslu yerleşim yerlerindeki okullarda ise yüz yüze eğitime yarından itibaren haftanın 5 günü tam zamanlı olarak başlanacağını bildirildi.

Eskişehir'de eğitim sendikalarının başkanları Bakanlığın yüz yüze eğitim kararı değerlendirdi.

Eğitim-Sen Eskişehir Şube Başkanı Faik Alkan

Alkan, "Salgın boyunca, 1.5 yıldır yapması gerekenleri yapmayan siyasal iktidar ve MEB, kaos temelli eğitim politikası ile dün 20.45'te okulları açtı ve 23.00 sularında da detayları belirledi. 2 Temmuz'a kadar sürecek eğitim süreci ile kaybettiğimiz bir kuşağa karşı ne kadar MEB’in sorumluluk hissettiğini  de ortaya konmuş oldu.Tek kaygıları olan özel okulların öğrenci kayıtlarıdır. Bunun için  yapıldığı apaçık bir uygulama ile  Pazartesi gece yarısı  Salı günü okulların açılacağını duyurmak nasıl bir kaygının ürünüdür acaba?" diye konuştu.

Alkan, "Eğitim ve bilim emekçileri her koşulda bu ülkenin çocuklarına ve gençlerine karşı sorumluluklarını yerine fedakarca getirmeye hazırdır. Bilimsel akıl ve yöntem yerine algı ile eğitim politikaları belirlenemez. Yaklaşık 1 yıldır önlemler alınsın okulları açılsın, sınavlar olmasın, okullar ve Üniversiteler ilk açılsın son kapansın diye bağırdık. Bütçe ayırın, atama yapın, velilerimize ekonomik destek verin, toplumu aşılayın dedikçe bize marjinal diyenler bu kadar bilimsellikten uzak bir kararı olumluyor. Öğretmenleri ve akademisyenleri hedef gösterilip, eğitimi bir  kaosa sürüklemenin sonucunu bu ülkenin yarınları ödüyor. 

Dilekçeli eğitim ile isteğe bağlı telafi eğitimi olamaz. Eskişehir'de ve ülkenin her yerinde o sınıfta olan çocukların neye ihtiyacı olduğunu bilenler sadece ve sadece eğitim emekçileridir.  Açıklamalara göre, 6,7,10,11. Sınıflar bu yılı sadece 3 hafta ve  toplamda 6 gün okula gidebileceklerdir. Notlar zaten sisteme girildi. Pedagojik olarak mümkün olmayan bir durum ile karşı karşıya bırakıldık. Günü birlik politikanın sonucunu ülke olarak ödüyoruz. Telafi eğitimi yapılacaksa ciddi ele alınmalıdır. İsteğe bağlı; öğrencilerin ihtiyacı tespit edilmeden yapılan bir telafi programı olur mu?
Mesele sadece ders anlatmak değildir. Okullar neyi telafi edecekler? Planlanmış çeşitli yaşantılarla çocukların sosyal ilişki, duygusal bağ kurma, iletişim ihtiyaçları giderilecek midir? 2 gün yüz yüze eğitime giden öğrencilere müzik, resim ve beden eğitimi dersleri verilecek midir? Tabii ki hayır! Bu plansızlıkla telafide yine ders anlatmak ön plana çıkacak. Sınava dayalı ve özel okulları öncülleyen sistem devam edecektir. Ön hazırlık yapılmadan kervan yolda düzülür mantığı devreye girecektir" dedi.

Eğitim-İş Eskişehir Şube Başkanı Hüseyin Yurtman

Eğitim-iş Şube Başkanı Hüseyin Yurtman, okulların açılması ile ilgili yaptığı açıklamada, "İsteyenin girip, istemiyen öğrencinin girmediği sınavlar yapılmış, sınıf geçme notları belirlenmiş ve devam mecburiyeti olmayan bir dönemin sonuna gelmişken üstelik öğretmen ve eğitim emekçilerinin aşılanma işlemi tamamlanmamışken üç haftalığına okulları açmak göstermelik bir uygulamadan öteye gitmeyecektir"dedi. 

Yurtman, "Koronavirüs tedbirleri kapsamında ilkokulların 1 Haziran, Ortaokul ve liselerinde 7 Haziran itibarı ile açılma kararı eğitim öğretim açısından herhangi bir fayda sağlamayacaktır. İsteyenin girip, istemiyen öğrencinin girmediği sınavlar yapılmış, sınıf geçme notları belirlenmiş ve devam mecburiyeti olmayan bir dönemin sonuna gelmişken üstelik öğretmen ve eğitim emekçilerinin aşılanma işlemi tamamlanmamışken üç haftalığına okulları açmak göstermelik bir uygulamadan öteye gitmeyecektir" diye konuştu.

Türk Eğitim Sen Eskişehir Şube Başkanı Haydar Urfalı

Urfalı "Dün gerçekleştirilen Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısı'nda alınan kararlar doğrultusunda Türkiye genelinde bugünden itibaren tüm ilkokul ve bünyelerindeki ana sınıflarında haftada 2 gün, diğer okul öncesi eğitim kurumlarında mevcut durumda olduğu gibi tam zamanlı, köy ve seyrek nüfuslu yerleşim yerlerindeki temel eğitim okullarında ise haftada 5 gün, tam zamanlı olarak, 7 Haziran Pazartesi gününden itibaren ise tüm ortaokul ve liselerde haftada 2 gün ayrıca yüz yüze eğitime geçilecektir. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından daha önce yapılan açıklamalarla dün yapılan açıklamalar birlikte değerlendirildiğinde aslında yüz yüze eğitim sürecinin tekrar başlatılmasında ki esas amacın öğrencilerimizin sosyal, duygusal ve fiziksel olarak salgının eğitime yansıyan olumsuzluklarını bir nebze bertaraf etmek, öğrencileri akademik, sosyal, duygusal, fiziksel ve sağlık yönlerinden desteklemek olduğu anlaşılmaktadır. Okulların yüz yüze eğitim-öğretim sürecine tekrar başlaması ile ilgili kararın dün akşam açıklanması bir takım aksaklıklara neden olmuştur. Ancak buradaki en önemli husus unutulmasın ki öğretmenlerin ve eğitim çalışanlarının aşılanmasıdır. Bu konuda epeyce yol alınmasına rağmen henüz tam sonuca ulaşılamamıştır. Ayrıca sınavların yapılmasının öğrencilerin tek dönem ortalamasıyla sınıf geçme hakkı verilemesi nedeniyle yazılı sınavların isteğe bağlı hale getirilmiş olması ders devamının sayılmaması ve özellikle de salgının seyrinin hala yüksek seyretmesi yüz yüze eğitimin en büyük engeli olarak karşımızda durmaktadır" dedi. 

Eğitim Bir Sen Eskişehir Şube Başkanı İbrahim Akar

Eğitim Bir Sen 1 No'lu Şube Başkanı İbrahim Akar, okulların açılması ile ilgili yaptığı değerlendirmede, "Bir yılı geçkin süredir kapanmanın etkisiyle psikososyal anlamda olumsuz etkilenen çocuklarımızın ve gençlerimizin bu ruh halinden çıkmasına yardımcı olacak etkinliklerin yapılması ve bu durumun ortadan kaldırması ilk hedefimiz olmalıdır" diye konuştu. 

Akar, "Salgın sürecinin en başından beri gerekli tedbirlerin alınıp eğitim çalışmalarının aşılanması ve yüzyüze eğitimin yapılması hususundaki görüşümüz ortadadır. Bir yılı geçkin süredir kapanmanın etkisiyle psikososyal anlamda olumsuz etkilenen çocuklarımızın ve gençlerimizin bu ruh halinden çıkmasına yardımcı olacak etkinliklerin yapılması ve bu durumun ortadan kaldırması ilk hedefimiz olmalıdır. Milli Eğitim Bakanlığı yapılması planlanan telafi eğitim programında bunu öncelemelidir. Bir an önce tüm eğitim çalışanlarının yaşına bakmaksızın aşılanması da gelecek  eğitim öğretim yılının güvenli bir şekilde başlayabilmesi adına çok önemlidir" dedi.