Suriye, Irak, İran ve Afganistan’dan farklı zamanlarda Türkiye’ye gelerek eğitimlerine burada devam etmek zorunda kalan 63 öğrenci, Öğretmenler Günü'nü kutlamanın heyecanını yaşadı. Odunpazarı bölgesinde bulunan Mehmet Ali Yasin İlkokulu’nda eğitim hayatlarına devam eden 10-12 yaş aralığındaki çocuklar, öğretmenleri için kendi ellerinden çıkan hediyeler hazırladı. İlköğretim Yetiştirme Programı (İYEP) kapsamında oluşturulan sınıflarda, normal eğitimin dışında sığınmacı öğrencilerin adapte olma sürecini hızlandıran ekstra dersler veriliyor. Bu süreçte minikler, kendilerine destek olan ve sınıf arkadaşlarından geri kalmamaları için çaba sarf eden öğretmenlerini unutmadı. Okulun müdür yardımcısı Ramazan Özkan’ın önderliğinde farklı enstrümanlar ile şarkılar ve şiirler ezberleyen çocuklar öğretmenlerine duygu dolu anlar yaşattı. 

“İlk defa bir müzik aletine dokunmanın verdiği sevinç ayrıydı”: Hayatlarında ilk kez bir enstrümanı ellerine alan bazı çocukların mutluluklarını paylaşan ve onlara bu programı hazırlamasında yardımcı olan Mehmet Ali Yasin İlkokulu öğretmeni Seval Doğan, tek amaçlarının çocukların okula mutlu ve isteyerek gelmelerini sağlamak olduğunu aktardı. Doğan, “Vizyonumuz zaten öğrencilerimizin okula mutlu gelmesi. Biz mutlu öğrenci istiyoruz. Geleceği dair çocuklara hayaller kurdurmak istiyoruz. Özellikle yabancı uyruklu öğrencilerimizin kaynaşmaları, okula mutlu ve isteyerek gelmelerini ilk senelerden beri başardığımızı düşünüyorum. Çok severek geliyorlar. Burada aile gibiyiz. Geleceklerine dair hayaller kurabiliyorlar. Öğretmenlerini çok seviyorlar. Bununla ilgili de sürekli çalışmalar yapıyoruz onlar kendilerini rahat hissetsinler diye. Biliyorsunuz İlköğretim Yetiştirme Programı (İYEP) kapsamında da sınıflarımız oluşturuldu. Her öğrencinin seviyesine göre sınıflarımız var. Onlara bir destek eğitim veriyoruz. Bu çocuklar da bu sınıflara mutlu mutlu geliyorlar. Öğretmenleri ile de iç içeler. Benim gözlemlediğim kadarıyla da çok mutlu görünüyorlar. Bugünkü etkinlikte de ilk defa bir müzik aletine dokunmanın verdiği sevinç ayrıydı. Öğretmenlerin de gizli bir sürpriz hazırlıyorlar. Sınıftan bu sürprize hazırlık için aldığımızda da ‘Öğretmenim hiç kimseye söylemedim ama arkadaşlarım bana küsüyor’ demeleri ve kendilerini ayrıcalıklı hissetmeleri onları mutlu ediyor. Duygusal açıdan da onların gözünde o ışıltıyı gördüm. Öğretmenleriyle birebir onlara çiçek vermeleri ve kendi ürettikleri müzik aletleriyle konser vermeleri çok sevindiriciydi onlar için” şeklinde konuştu. 

“Çok değer veriyorlar ama nasıl ifade edeceklerini tam bilemiyorlar”: Programın sunumunu ve şarkılarını çocuklar ile birlikte çalışan Müdür Yardımcısı Ramazan Özkan, öğrencilerle birlikte böyle bir programın içinde bulunduğu için çok mutlu olduğunu dile getirdi. Kaynaşmak için çok güzel bir bahane olduğunu sözlerine ekleyen Özkan, “Güzel bir duygu. Kapsayıcı eğitim kapsamında eğitime aldığımız öğrencilerimiz. Okul müdürümüz Sedat Aslan’ın bu konuda bir girişimi oldu. Çocuklar ile kaynaştık. Bunlar yabancı uyruklu öğrenciler. Bu kaynaşmanın bir göstergesi oldu. Çocuklar öğretmenlerine bir sürpriz yaptılar. Onlar da çok mutluydu. Biz de çok mutlu olduk. Bizim de varlık sebebimiz onlar olduğu için tamamlayıcı oldu. Onlar da çok kutsal görüyorlar öğretmenliği. Çok değer veriyorlar ama nasıl ifade edeceklerini tam bilemiyorlardı. Farklı farklı uygulamalar vardı. Hoşumuza da gitti. Kendi kültürlerinden de farklı şeyler vardı. Evdeki kültürel malzemeleri ile hediye bileklik yapan vardı örneğin. O da güzel bir renk oldu bizim için” ifadelerini kullandı. 

“Öğretmen olmak istiyorum”: 10 yaşındaki Iraklı sığınmacı öğrenci Neziha Hamo, yaşadığı duyguları şu şekilde ifade etti; “Çok mutluyum. Heyecanlıyız. Arkadaşlarımızla beraber bir sürpriz hazırladık. Şarkılar ve şiirler söyledik. Türkiye’de kalmak istiyorum. Mutluyum burada ve öğretmen olmak istiyorum. Öğretmenlik çok iyi bir şey. Her şeyi öğretiyorlar.”