Eskişehir Barosu önünde açıklamalarda bulunan Elagöz, Ankara yürüyüşü ile ilgili olarak "Haklı ve meşru bir amacımızı dile getirmek, iktidar yetkililerini yapmaya çalıştıkları yanlıştan döndürmek adına Ankara'ya doğru simgesel ve bir o kadar da anlamlı eylemi gerçekleştirmek üzere cübbelerimiz ile yola çıktık. Ancak Ankara'ya vardığımızda tablo değişti. Ciddi bir polis direnci ile karşılaştık" dedi. 

"Biz bu yola çıkarken böyle bir tablo ile karşılaşmak için çıkmadık" diyen Elagöz, "Yürürüyeceğiz dedik, laf olsun diye yürümedik. Basına poz vermek için yürümedik. Cumhuriyet tarihinde bana göre bir ilke imza attık. Çoklu baronun yanlışlığını defalarca anlattık. Baro başkanları bugüne kadar kendisine yakışan şekilde davrandı. 'Baroları bölmeyin' dedik. Barolar dernek değildir. Ama dinlemediler bizi, kulaklarını tıkadılar bize de başka bir yol bırakmadılar. Biz de kendimize yakışır bir şekide sessiz demokratik bir eylemi gerçekleştirmek için Ankara'ya gittik. Yol boyu hiçbir engelleme ile karşılaşmadık. Ancak Ankara'ya vardığımızda tablo değişti. Bizim amacımız eylem yapmak değildi. Ancak yetkililer bunu anlayamadılar" ifadelerini kullandı. 

Yürüyüş esnasındaki kararlılıklarını vurgulayan Eskişehir Baro Başkanı Elagöz "Gerekirse bir hafta yatacaktık orada. Belediye sandalye gönderdi onu bile içeri almadılar. İrademizi kıramadılar orada. Ankara'da fiili göz altında kaldı baro başkanları. Bu ayıp bu ülkeye yeter, ülkeyi yönetenlere yeter. Naptık biz baro başkanları olarak, hukukun üstünlüğünü savunmaktan başka" diye konuştu.