DİSK Emekli-Sen Eskişehir Şube Başkanı Suat Başaraner, emeklilerin taleplerini Eskişehir Ekspres okurları için paylaştı. Başaraner, emeklilerin maaşlarının eridiğini ifade ederek, “Maaşın rakamı değil alım gücü önemlidir” dedi. 

DİSK Emekli-Sen Eskişehir Şube Başkanı Suat aşaraner, emeklilerin yeteri kadar saygı görmediğini de belirterek, “Bizler hepimiz geçmişte mal ürettik, hizmet ürettik, vergi verdik, prim ödedik. Biz yaşımız nedeniyle değil kendimiz için değil bu ülkenin kalkınması için değerlerinin artması için değer verdik, el emeği, alın teri, göz nuru, biz emeğimize saygı istiyoruz” diye konuştu. 

Sendika olarak çalışmalarınızdan bahseder misiniz?

Sendikal çalışmalar 14 Mart 2020’den 2 Mayıs 2020’ye kadar Valilik emri ile bir anlamda durduruldu. Bizim yaş ortalamamız 66. Bu şartlarda birçoğumuzun yaşımız nedeniyle sokağa çıkması bile yasaklandı. Aynı seneki son toplantımızda ‘sözlü olarak’ bundan sonra mecbur kalmadıkça toplantı ve her türlü eylem ‘sağlık nedeniyle’ yapılmayacaktır dedik. Ama gündemi takip ettik, değerli basınımızın katkılarıyla koşullara göre uğradığımız mahrumiyetleri gündeme getirdik.

İkinci işte çalışan 4 milyon emekli mağdur oldu

Yasaklar nedeniyle, aldığı maaş yetmediği için ikinci işte çalışan 4 milyon emekli, bu imkanı kullanamadı. Kimi kahvecilik, kimi ocakçılık, askıcılık, seyyar satıcılık hatta simitçilik, hamallık, taksi şoförlüğü işlerini yapamaz oldular. 1 Mayıs 2020’de resmi tatil olmasına rağmen herkesi evine kapatıp işçileri virüsle baş başa bıraktılar. Pazar günleri belirli saatlerde her yeri kapalı boş caddelere 65 yaş üstünü çıkardılar, kaldırım taşlarını saydık. Bu süreçte çok iyi korunmamıza rağmen Turhan Şen ve İbrahim Koyun arkadaşlarımızı kaybettik. Eskişehir’de 800 insanımızı kaybetmiştik, bu bilgiyi de Eskişehir Tabip Odası Başkanı Nesrin Ekici’den Temmuz ayında öğrendik. Basınımızla bu şartlarda bile haber, söyleşi ve ilan aracılığı ile görüşlerimizi halka ilettik. Tüm Eskişehir basınımıza teşekkür ederiz. 

Emeklilerin sorunlarını anlatır mısınız başkanım?

Saygınlık;  Bizler hepimiz geçmişte mal ürettik, hizmet ürettik, vergi verdik, prim ödedik. Biz yaşımız nedeniyle değil kendimiz için değil bu ülkenin kalkınması için değerlerinin artması için değer verdik, el emeği, alın teri, göz nuru, biz emeğimize saygı istiyoruz. Sizin hakkınız ödenmez deyip gerçekten ödemiyorlar. Aynen sağlık çalışanları gibi. Kimin hakkını, hatta hakkı olmadığı halde, büyük sermaye gruplarının vergi borçlarını siliyorlar. Kamu bankalarından astronomik kredi veriyorlar. Teşvik tedbirleri altında para musluklarını sonuna kadar açıyorlar. Geri kalan özellikle küçük esnaf ayakta kalabilmek için kredi çekmek zorunda kalıyor. Yani kısaca toplumun bir kesimine börek, diğer kesimlere borçlanma özgürlüğü tanıyorlar. Yani kötek. 

Emekliler sağlık kesintisinden muaf olmalı

Sağlık sorunu; Geçmişten gelen yetersiz beslenme ve yaşı gereği her türlü hastalığa maruz kalan emekliler paralı sağlıkla karşı karşıya kalıyorlar. 5510 sayılı yasanın 69. Maddesinin 2. Fıkrasındaki muafiyetler bölümüne eklenecek bir fıkra ile emekli sağlık kesintisinden muaftır sözcüğü bu sorunu çözer. Bu konuda birçok başvurumuza rağmen 2008’den beri bu çile devam ediyor.

Emekli maaşları eridi

Ekonomik sorunu; Özellikle 2018 Ağustos ayında Dolar ve Euro’nun aşırı yükselmesi ve sonrasında emekli maaşları resmen erimiştir. Maaşın rakamı değil alım gücü önemlidir. Örneğin, maaşı 10 bin TL yaptın, ekmeği de 10 TL yaptığın zaman bu 10 bin TL maaşın bir anlamı kalmaz. Bu konuyu daha anlaşılır ve açıklık getirmek için 18 veya 20 Mart 2020’de Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıklamasından bazı bölümler dikkat çekiyor. Örneğin okullar kapanmış, 20 bin öğretmen atandığının müjdesini veriyor. Öte yandan 80 bin sözleşmeli ders ücreti karşılığı çalışan öğretmenler kapının önüne konuyor. Bu sorun ileride çözüldü… Aslında geçici de olsa 20 bin sağlık personeli alınmalıydı. Emeklinin maaşının bin 500 TL’ye çıkarıldığının müjdesini veriyor. Daha önce 2 bin TL emekli maaşı alan yok diyorlardı… Bayram ikramiyesini Nisan başı ödeyeceğiz diyor. Hiçbir emeklinin böyle bir talebi de yok. Emekli insan onuruna yakışır maaş talep ediyor. Bunların insan onuruna yakışır maaş anlayışı herhalde bin 500 TL. Bir spor gazetesinin birinci sayfasında 18 Mart 2020’de Sayın TFF Başkanı’nın maçlara erteleme yok, seyircisiz devam ediyor. Kendisinin katıldığı toplantıda bütün ligler ve spor karşılaşmalarının ertelendiği spor bakanı tarafından açıklanıyor. Bu konuda Murat Diri’yi kutluyorum. Yasaklamadan önce yerel gazetelerimizde çıkan haberde futbolculara “çıkmayın” dedi. Yine Trabzonspor’da Obimikel, Adana Demirspor’lu Erkan Zengin’i kutluyorum. “Böyle futbolu bırakırım” dedi. Sonuçta bu süreçte en dürüst davranan bu arkadaşlar olmuştu. 

Başaraner: Demek ki kararları başkaları almış

Bir açıklamanızda, ‘Emekliler gündeme gelmiyor’ dediniz, emeklilerin talepleri nelerdir?

Bizim sendikamızı yok saymaları… Sendikamızı kapattılar ve toplu sözleşmeleri bizimle ve konfederasyonumuzla alakası olmayan bir federasyonla yapmaları en büyük hakarettir. Ama var olduğumuzu dost düşman herkese göstereceğiz. Mücadeleye devam. Sayın Cumhurbaşkanı pandemiden 2-3 ay sonra mağdur olanlara destek vereceğini, bunun da işverenin yükünü hafifleteceğini söylemişti. Demek ki bu kararları başkaları almış başkan okumuş. Zaten bu iktidar, ona çanak tutan muhalefet, işçilere, emekçilere ve özellikle emeklilere hep şaşı bakmışlardır. Emeklilere ülkenin kamburu, bütçenin kara deliği olarak gördükleri için fazla bir şey, değişik bir şey beklemiyoruz. Her yere her şeye bulunan para, emekliye gelince “ödenek yok, para yok” vs. geçiştiriliyor. Aslında özellikle emeklilerin durumunu bizlerden daha iyi biliyorlar.  

Büyük sendika başka bir şey kalabalık sendika başka bir şeydir

Günümüzde sendikaların etkisinin kalmadığı söyleniyor siz buna katılıyor musunuz?

Günümüzde sendikalarının etkisinin azaldığına katılmıyorum. Örneğin Eskişehir’de bir fabrikada işçiler beş ay maaş almadılar. Adalar’da bir AVM önünde stant ve çadır kurdular, fabrika önünde çadırlarını kurdular. Üç ilde dört yerde eylemler yaparak haklarını aldılar. Yine Eskişehir’de bir işyerinde ve Batı Karadeniz’de, Urfa’da Muğla’da eş zamanlı ve 200-300 gün eylemleri sonunda haklarını aldılar. İşçi sendikasına güvenirse, sendika işçisine güvenirse büyük oranda başarı gelir. Bu tür işlerde değil enseyi değil gözünü karartmak gerekir. Karşı taraf buyur gel demez, sen kararlı olacaksın. Büyük sendika başka bir şey kalabalık sendika başka bir şeydir. 

Artık sendikacılarımız geçmişten bazı dersler çıkardılar

Sendikal mücadelede Ağustos böceklerine ihtiyaç yoktur, çalışkan karıncalar gerekir. Hata olabilir ama sorumluluk ağırdır, kaldırması güçtür. Bu sorumluluğu alan kentimizin sendikacılarını kutluyor, başarılarını diliyorum. Artık sendikacılarımız geçmişten bazı dersler çıkardılar. Örneğin 15-16 Haziran’da işçiler siyasal bölünmüşlüğe, sendikal bölünmüşlüğe son verdiler. Geçtiğimiz dönem Metal-İş kolunda üç konfederasyona bağlı sendikalar ortak hareket ettiler ve işveren yüzde 17’ye evet demek zorunda kaldı. Artık sendika konfederasyon ayrımı yok. Ortak payda işçidir. 

Ve son gelen zamlar emeklileri nasıl etkiledi?

Son gelen zamlara iyi diyen bir tek emekli olacağını tahmin etmiyorum. Sanırım kendisi de emekli olan Recep Tayyip Erdoğan da emekli olarak beğenmemiştir.