Geçtiğimiz 16 Eylül’de Çamlıca Mahallesi Yeşilyuva Sokak’ta meydana gelen olay sonucu silah ve bıçakla yaralanan 40 yaşındaki Murat Dal, kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti. Gözaltına alınan Deniz Ö. ile erkek kardeşi K.S.Ö., çıkarıldıkları mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Tutuklanan Deniz Ö. ile kardeşi K.S.Ö.’nün ifadelerinde maktulün evlerine silahla geldiğini ve kendilerine ateş ettiğini söylediği öğrenilirken, savcılık iddianamesinde iki kardeşin “Tasarlayarak, Canavarca Hisle veya Eziyet Çektirerek Kasten Öldürme” suçundan mahkemeye sevk edildiği öğrenildi. 4 mermi 8 bıçak darbesi Olaya ilişkin iddianamede yer alan adli tıp raporunda, gece çıkan arbedede Murat Dal’ın vücuduna 4 merminin isabet ettiği, diğer yandan ise boğuşma sırasında 8 ölümcül bıçak darbesi aldığı yapılan otopsi sonucunda belirlendiği belirtildi. “Hem beni hem de ailemi rahatsız ederek tehdit etmeye başladı” Ayrılmak istediğini söyledikten sonra hem kendisinin hem de ailesinin Murat Dal tarafından yoğun şekilde tehdit edildiğini belirten Deniz Ö.’nün, Eskişehir Cumhuriyet Başsavcılığı’na verdiği ifadede “Murat’tan ayrılmak istediğimi söyledim. Evimize gelip oğlumun apartman girişinde bulunan motosikletine zarar verdi. Daha sonra annemin evine giderek orada ikamet eden kardeşim Kemal Selçuk Ö.’yü dışarı çıkarttı. Kanal boyuna götürerek kardeşimi darp etti. Hem beni hem de ailemi rahatsız ederek tehdit etmeye başladı. O tarihten itibaren tehditleri devam etti. Beni tehdit ettiği için 2021 yılında uzaklaştırma kararı aldım. Beni tehdit ettiği için kararın uzatılması için talepte bulunamadım ve şikayette de bulunamadım” dediği öğrenildi. “Murat Dal’ın bize uyguladığı baskıdan dolayı Eskişehir’den ayrıldık” Maktul Murat Dal’ın uyguladığı baskıdan dolayı şehir değiştirdiklerini belirten Deniz Ö, ifadesinin kalan kısmında “Murat Dal, eski eşim Emrah Kaplanlar’ı, kardeşini ve babasını da darp ve tehdit etti. Çocuklarımı da hem rahatsız ediyordu hem de tehdit ediyordu. Kardeşim Kemal Selçuk’u da birkaç defa darp etti. Murat Dal’ın bize uyguladığı baskıdan dolayı 3 ay süre ile Eskişehir’den ayrılarak Aydın’a yerleştik. Daha sonra Eskişehir’e geri geldik. Annem bu şahıstan korktuğu için, Çamlıca Mahallesi’nde birlikte oturduğumuz evden ayrılarak merkezde ev tuttum” dedi. “Annem sürekli psikolojik ve fiziksel olarak şiddete maruz kaldı” Yaşanan olayın öncesinde annesinin psikolojik ve fiziksel şiddet gördüğünü iddia eden Merve Kaplanlar, yaptığı açıklamada, “Annemle Murat'ın yaklaşık 3 yıl öncesinden bir tanışıklığı vardı. 3 yılın başlangıcında annem Murat'ı hayatında istemediği için ayrılmak istedi. Adam bunu kabul etmedi. Bundan kaynaklı sürekli psikolojik ve fiziksel olarak şiddete maruz kaldı. Korktuğumuzdan dolayı ben, annem, kardeşim şehri terk etmek zorunda kaldık. Terk ettiğimiz halde hala daha tehditleri devam ediyordu. Gitmemize rağmen annemin diğer akrabalarına karşı tehditte bulundu. Uzaklaştırma kararı aldırdık. Fakat herhangi bir işe yaramadı. Uzaklaştırma kararına rağmen defalarca kez tehdit edildik ve şiddete maruz kaldı annem” dedi. “Uzaklaştırma kararı aldık, şehri terk ettik, her yerden engelledik” Maktul Murat Dal için annesinin uzaklaştırma kararı çıkarttığını, fakat çocuklarıyla tehdit edilince kararı iptal ettirmek zorunda kaldığını iddia eden Merve Kaplanlar, “ Olay gününe dair söyleyebileceğim şey şu. Eve gelirken zaten kendisi de silahının olduğunu ve annemi öldürmeye geldiğini belirtmiş. Fakat buna rağmen herhangi bir önlem alınmamış. Bununla alakalı başka söyleyebileceğim hani herhangi bir şey yok. Annem bunları yapmış, evet ama söyleyebileceğim şey şu ki annem gibi birçok kadında bu tarz şiddete maruz kalıyor. Kimseye hiçbir şekilde yardımcı olunmuyor. Defalarca kez uzaklaştırma kararları alındı, şehri terk ettik, her yerden engelledik. Bir şekilde bir yerlerden devamlı bize ulaşmaya çalıştı. En sonunda da olay günü bahsettiğimiz konu yaşandı” diye konuştu. “Evimizin kapısını kırdı” Murat Dal’ın kendilerine yönelik saldırılarını cep telefonu ile zaman zaman kayıt altına aldıklarını belirten Kaplanlar, maktulün evlerinin kapısına dayanıp kırmaya çalıştığını söyleyerek, “Devamlı olarak günde yaklaşık 200, 300 kez annemi arıyordu. Yetmediği takdirde beni, erkek kardeşimi, nişanlımı arıyordu. Onun haricinde devamlı ses kayıtları atıyordu. Müzikler açıp atıyordu WhatsApp üzerinden. Daha sonrasında zaten biz de kendimizi korumak amacıyla bir dava açmıştık. O davada kanıtlayabilmek adına ses kayıtlarımız var. Orada hem bize hem anneme yönelik tehditleri de mevcut. Bunların hepsinin kayıtları var, görüntüleri de var. Evimizin kapısını kırdı. Bunun da video kaydı var. Tüm kayıtlar mevcut zaten” ifadelerini kullandı. “Annem hem canıyla hem kendi çocuklarıyla tehdit ediliyordu” Annesinin bireysel tehdidin dışında Murat Dal tarafından çocuklarına zarar verilmekle tehdit edildiğini de belirten Merve Kaplanlar, “Biz buradan uzaklaşmak adına Aydın'a gitmiştik. Aydın'dan geri döndüğümüzde kendimizi korumak adına uzaklaştırma kararı aldırdık. Aldığımız karar sonucunda Murat devamlı işte erkek kardeşime, 'Onun kafasına kurşun doldururum. Bacağını sakat bırakırım' diyerek annemi tehdit etti ve annem de korktuğundan kaynaklı geri çekmek zorunda kaldı. Ya canıyla tehdit ediliyordu. Hem canıyla hem kendi çocuklarıyla tehdit ediliyordu. Bunu hangi anne olsa o şekilde yapardı. O yüzden geri çekmek zorunda kaldık” dedi. “Çalıştığım yerdeki patronumdan iş arkadaşlarıma kadar hepsini tehdit etti” Maktulün kendisine ve erkek kardeşine yönelik tehditlerinin de olduğunu belirten Merve Kaplanlar, “Ben bundan 3 yıl önce çalışıyordum. Hâlihazırda düzenli bir işim vardı. Çalıştığım yerdeki patronumdan iş arkadaşlarıma kadar hepsini tehdit etti. Aydın'a gittiğimiz dönemde tabii ki işimi bırakmak zorunda kaldım. İşimi bıraktığım süreçte çalıştığım yere gidip müdürlerimi, patronlarımı, iş arkadaşlarımı nerede olduğumuzu söylemesini istediğinden dolayı tehdit ediyordu. Devamlı onlara da işte bıçak göstermişliği, silah göstermişliği var zaten. Onlar da direkt şahit olarak mahkemeye gelecekler” diye konuştu. “Kim olsa annem gibi davranırdı” Yaşanan olayda annesinin kendi canını kurtarmak için Murat Dal’a saldırdığını iddia eden ve herkesin aynı şekilde davranacağını sözlerine ekleyen Merve Kaplanlar, şu ifadeleri kullandı: “Olay günü annemin yanına silahla geliyor. Silahı doğrultarak arabaya binmesi gerektiğini söylüyor. Bunu kim olsa aynı şekilde yapardı. Silahın karşısına geçip de beni öldür demesini zaten beklemiyordum. Annem ölmediği için çok mutluyum. Böyle şeyler yaşayan insanlar varsa bilmiyorum nerelere müracaat etmek gerekir ama bir an önce bir şeyler yapılması lazım.”