İYİ Parti'li Dursun açıklamasında şu ifadelere yer verdi;

"Partili Cumhurbaşkanı Hükümet Sistemi yürürlüğe girdiği günden beri ülkemizde milli birlik ve beraberliğin simgesi olan Cumhurbaşkanlığı Makamını sayın Cumhurbaşkanı sadece kendi partisine taraf olan vatandaşlar için kullanmış, kamuda liyakat hiçe sayılarak kendilerinden olan kişiler hak etmedikleri halde kamuda ve bürokraside bütün kadro ve makamlara getirilmişlerdir.

Bunun sonucunda, özellikle kamudan başlamak üzere devlet bütünlüğümüz bozulmuş, vatandaşlarımız iktidar tarafından bizden olanlar ve olmayanlar olarak kutuplaştırılmış ve kendilerinden olmayanlar ötekileştirilerek adeta yok sayılmıştır. 

Bile isteye yapılan bu ayrıştırma, adeta kendi kitlesini muhafaza etme amaçlı bir parti programı haline dönüştürülerek ülkemiz ve milletimiz için toplumsal barışın büyük ölçüde bozulmasına sebep olmuştur.

Bilindiği üzere, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, (güya) sosyal yardımlardan yararlanan vatandaşların ihtiyaçlarının tespit edilmesi için ulusal ziyaret programı kapsamında 81 ilde, hane ziyareti talimatı verdi. 

09 Ağustos 2022 tarihli yazıya göre ziyaretler devlet memurları ve vakıf görevlileri tarafından yapılacak ve bu program kapsamında devlet memurlarının Cumhurbaşkanı Erdoğan imzalı bir mektubu da vatandaşlara ulaştıracakları gündemde önemli bir yer bulmuştur.

Partili Cumhurbaşkanı devlet görevi gereği tüm topluma eşit mesafede yapması gereken hizmetleri adeta birer seçim çalışmasına dönüştürerek devlet eliyle propaganda yapmaktadır.

Daha önce stadyumlara, miting alanlarına zorla taşıyarak propaganda malzemesi yaptıkları kamu görevlilerini bu kez de kapı kapı dolaştırıp Cumhurbaşkanının mektubunu dağıttırarak adeta AKP'ye oy istemeye zorlanmaktadırlar. 

Yapılan uygulama, vatandaşa adil ve tarafsız bir şekilde hizmet sunma görevi bulunan kamu çalışanlarımızı yani memurlarımızı vatandaşın gözünde küçük düşürmektir. 

Devlet işleri memurlar eliyle tarafsız olarak görülür. Subjektif olan devlet kavramı bu şekilde, vatandaş zihninde saygınlık ve güven kazanır.

Ancak, sizin yapmaya calıştığınız bu tür uygulamalar ile vatandaşın devlete olan saygısı ve güveni  ile birlikte  hukuk ve adalet duygusu da kaybolur.  

Gelinen noktada sanki seçim sath-ı mailine girilmiş ve kazanmak için yapılmayacak hiçbir şeyin olmadığı hükümet tarafından lanse edilmektedir. Devletin tüm imkanları seferber edilmiş daha önce yapılmayacağı söylenenler birer birer yapılmaya başlanılmıştır. 

Bilinmelidir ki; Devletin dini adalettir. Devlet memurlarımızı siyasi propaganda yapmaya zorlayarak Türk Milletinin gözünde kutsal olan devlet kavramını daha fazla yıpratmayın. Devlet memurlarımız bu durumdan oldukça rahatsızlar ve sıkıntı içindeler. Bırakın onlar asli görevlerini tarafsız olarak yerine getirsinler. 

İYİ Parti iktidarında, devlete kutsiyeti yeniden kazandırılarak, vatandaşın güveni sağlanacaktır.

Unutulmamalıdır ki; iktidarlar geçici, Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Türk milleti bakidir. Bu ebediyyen de böyle kalacaktır"