Akdeniz'deki deniz kaplumbağaları için en büyük yuvalama alanı olarak kabul edilen ve Aksu, Serik ve Manavgat ilçelerine bağlı 30 kilometrelik sahil bandında yapılan çalışmalar ile yavru caretta carettalar denizle buluştu. ‘Deniz Kaplumbağalarını izleme ve koruma projesi’ kapsamında 21 yıldır sürdürülen çalışmalarda bu yıl 3 bin yuva sayısına ulaşılarak rekor kırıldı. Proje kapsamında bölgede görev yapan gönüllülerse, denizle buluşmaya çalışan yavru caretta carettalara yardımcı oluyor.

“Pandeminin etkisi büyük”

Projeye gönüllü olarak katılan Uğur Karagöz, sahil bandındaki çalışmalara ilişkin şunları söyledi:

“Burada hem veri toplamak hem de deniz kaplumbağalarını yani caretta carettaları, diğer iki türümüz daha var onları koruma amaçlı çalışmalar yapıyoruz. Burada ki yuvaları tespit ediyoruz. Bunları belirleyip kayıtlarını alıyoruz ve her gün araziye çıkıp kontrolünü yapıyoruz. Arazinin tamamı Aksu’dan başlayıp, İlarma’da son bulan 30 kilometrelik bir alan. Tüm bu alanda ekip arkadaşlarımızla birlikte, her gün sabah 04.00’da yola çıkıp, gün doğarken bu işleri yapıyoruz. Bu süreçte de rekor kırdık. Pandemi sürecinde, 3 bin yuvayı geçtik. Doğal bir süreç sonunda mı böyle bir sonuç elde ettik. Yoksa insan faktörünün pandemi süresince azalmasıyla oluşan bir süreç mi bunu öncelikle araştırıyoruz. Baktığımız noktalarda 20 yıldır bu proje sürüyor. Geçmiş yıllarla kıyaslayıp, neler etkili olmuş bunlara bakıyoruz. Pandeminin etkisi gerçekten büyük. Bunun en büyük örneği insanın doğada daha az bulunmasıyla birlikte hayvanlar ait oldukları yere geri dönmeye başladılar. Bunlardan en büyük etkenlerden birisi otellerin kapalı olması. Işıkları kapalı insan yok. Hayvanları rahatsız eden bir nokta olmadığı için hayvanlar daha rahat bir şekilde çıkıp yuvalarını yapıp yumurtalarını bırakıp denize geri dönüyorlar. Bizim düşündüğümüz şey ise insani faktörlerin azalması ile birlikte hayvanların ait oldukları yere geri dönmeye başladılar.”

“İstatistiklerini tutuyoruz”

Eskişehir Teknik Üniversite Biyoloji öğrencisi Ayça Tanguş da böyle bir projede yer almaktan dolayı gurur duyduğunu ifade ederek, “Burada deniz kaplumbağalarını caretta caretta, kelonya midas olmak üzere yuvalama alanları bulunuyor. Biz yuvalama alanlarını tespit edip, burada ki canlıların yaşadığı alanı korumak adına projede yardımcı gönüllüler olarak bulunuyoruz. Aynı zamanda Trionyx Triunguis tatlı su kaplumbağası da bulunuyor. Yuvalama alanlarını tespit ettikten sonra kuluçka sürelerini bekliyoruz. Daha sonra yavru çıkışları oluyor. Yavru çıkışlarını tamamlayan yuvaların kontrollerini yapıyoruz. Kaç tane yavru çıktığını, kabuk sayılarını veri tabanına işliyoruz. Bunların istatistiklerini tutuyoruz. Bu proje bana çok şey kazandırdı. Öncelikle biyoloji bölümü öğrencisi olduğum için bu projede olmaktan gurur duyuyorum” diye konuştu.