Özge Akgül Ayaz açıklamasında şu ifadelere yer verdi: 

"Kadınların yaşam haklarının ve şiddete karşı korunmasının  güvencesi olan en önemli uluslararası belge mahiyetindeki İstanbul Sözleşmesi bir süredir gerici odakların yönlendirmesiyle önemli bir saldırı altında. İktidar sözleşmeden çekilmenin yol ve yöntemlerini ararken kadınlar da ülkenin dört bir yanında her gün kararlılıkla haklarından, hayatlarından, sözleşmeden vazgeçmeyeceklerini söylüyorlar.  

Biz Eskişehirli Kadınlar da; sözleşmenin kadınlar için hayati önemini anlatmak, sözleşmeden vazgeçmeme kararlılığımızı göstermek için kadın zinciri kurduğumuz 13 Ağustos’ta, aynı gün sosyal medya üzerinden Eğitim Bir Sen Eskişehir Şube Başkanı Muammer Karaman’ın İstanbul Sözleşmesi’nin feshedilmesi talebiyle kadınları çeşitli sapkınlıklarla suçladığı paylaşımıyla karşı karşıya kaldık. Karaman paylaşımında “Nefsimizi ifsad edip geleceğimizi karartmaya çalışan sapkınlardan, aile kurmayı ve aileyi korumayı zorlaştıran anlayışlardan, Rabbimizin aralarına sevgi ve şefkat yerleştirdiği kadın ve erkeği birbirine düşmanlaştıran ideolojilerden uzak durmanın tam vakti #İstanbulSözleşmesiFeshedilsin” diyordu. 

Farklı ülkelerden kadınların uzun mücadeleleri sonucunda yazılmış, imzaya açılmış ve yürürlüğe konmuş, taraf devletleri cinsiyet eşitliğini sağlamak suretiyle şiddeti önlemekle yükümlü kılan İstanbul Sözleşmesinin Muammer Karaman tarafından okunup okunmadığını bilemiyoruz. Ancak bir eğitimci olan ve aynı zamanda önemli sayıda eğitim emekçisinin sendika üzerinden temsiliyetini yapan Karaman’a soruyoruz; Sözleşmenin hangi maddesi aile kurmayı zorlaştırıyor? Hangi maddesi erkek düşmanlığına neden oluyor? Her gün kadınlar ölüyorken, şiddet görüyorken, eziliyorken hiçbir yorum yapmadığınız halde bugün İstanbul Sözleşmesi hakkında konuşmaya sizi iten nedir? Kamu emekçilerinin sendikalarının görevleri iktidarın her politikasına sorgusuz sualsiz destek vermek midir yoksa emekçilerin hakları için mücadele etmek midir? Ve son olarak İstanbul Sözleşmesine sahip çıkan kadınları sapkınlıkla suçladığınız için özür dileyecek misiniz?

Bizler İktidarın İstanbul sözleşmesine karşı giriştiği saldırıların tüm haklarımıza yapılan topyekün saldırılardan azade olmadığının bilinciyle; İstanbul Sözleşmesinden de, kamu emekçilerinin iş güvencesinden de, işçilerin kıdem tazminatı haklarından da, barolar ve meslek odalarını yok etmeye yönelik yapılan saldırılara karşı dayanışma içinde olmaktan da, haber alma hakkımızdan ve basın özgürlüğünden de, kadınlara ve çocuklara karşı yürütülen tüm ayrımcı ve düşmanca politikalarla mücadele etmekten de asla vazgeçmeyeceğimizi bir kere daha burada tekrar ediyoruz. Ve Eğitim Bir Sen Eskişehir Şube Başkanı Muammer Karaman’ını da hakları ve hayatları için mücadele eden tüm kadınlardan özür dilemeye davet ediyoruz.