Toplantıya, Eskişehir Lokantacılar Odası Başkanı Bahar Bilen, Eskişehir SKAL Derneği Başkanı Emin Sarper, Anadolu Üniversitesi’nden Doç. Dr. Cem Işık, Doç. Dr. Rafet Yüncü, Dr. Öğretim Üyesi Sibel Önçel ve Öğretim Görevlisi Dr. Osman Güldemir, Osmangazi Üniversitesi’nden Doç. Dr. Rahman Temizkan ve Dr. Öğretim Üyesi Duran Cankül, Eskişehir Büyükşehir Belediyesi’nden Oğuzhan Macit, Tepebaşı Belediyesi Mutfak Atölyesi’nden Aslı Atik,Seyitgazi Belediye Başkanı Uğur Tepe ve yöre sakinleri katıldı.

"Projeye desteğimiz tam"

Seyitgazi Belediye Başkanı Uğur Tepe, burada yaptığı konuşmada, “Seyit Battal Gazi ,Yunus Emre ve Nasrettin Hoca’nın diyarı olarak bilinen şehrimizde şifa olan sıcak yeraltı suları tarihi yerleri,anıtları,müzeleri ile taşından, suyundan, toprağından enerji akan, bir bölgede yaşıyoruz” dedi. Tepe, Eskişehir gastronomi platformuna  ev sahipliği yapmaktan çok mutlu olduğunu Seyitgazi Belediyesi olarak projeye tam destek vereceğini, gerekirse yöresel tatların üretilmesi,Türkiye’ye hatta dünyaya tanıtılması ve pazarlanması için yer bile tahsis edebileceğini belitti. 

"Unutulmaya yüz tutmuş yemeklerimiz var"

Eskişehir Lokantacılar Odası Başkanı, Türkiye Lokantacılar ve Pastacılar Federasyonu Denetim Kurulu Üyesi Bahar Bilen ise "Eskişehir son zamanların en gelişmiş şehirleri arasında olarak turizmde hak ettiği yeri adım adım almak için büyük atılımlar atmaktadır. Mutfak kültürü bir  ülkenin en önemli miraslarından biridir. Doğal güzellik ve kültürel çekicilik açısından zengin bir yapıya sahip olan Eskişehir de kendine has zengin bir mutfağı bünyesinde barındırmaktadır. Eskişehir gastronomi platformu  ile bu kültürün unutulmaması için neler yapılabilir? Hali hazırda neler yapılmaktadır? Genel bir değerlendirme yapılmaktadır. Sonuç olarak, yapılacak olan yöresel yemek festivalleriyle, unutulmaya yüz tutmuş birçok yemek reçetesi gün yüzüne çıkarılabilir, yeni nesillerle buluşturulabilir” diye konuştu. 

"Şehrimiz yemekleriyle de ünlü"

Anadolu üniversitesi Turizm Fakültesi Gastronomi Bölümü Öğretim Görevlisi Dr.Osman Güldemir de, “Tarihi geçmişi ve ‘beyaz altın’ lüle taşı kadar Balkan, Kırım ve Kafkasya’dan gelen göçlerle zenginleşmiş yöresel yemekleriyle de ünlü olan şehrimizde, unutulmaya yüz tutmuş yöresel yemeklerimizi tekrar gün yüzüne çıkarmak için öncelikle bir literatür incelemesi yapılmış ve elde edilen bilgilerden yola çıkarak bir alan araştırması gerçekleştirilmiştir” 

"Fastfood kültürüne yenik düşmüş bulunmaktayız"

Osmangazi Üniversitesi Gastronomi Bölüm Başkanı Doç. Dr. Hilmi Rafet Yüncü yaptığı açıklamada,  Türk Mutfağının öneminden bahsederek,” 2500 çeşidi aşkın yemek türü  ile dünyanın en zengin  üç  mutfağından  birisiyiz fakat bugün geldiğimiz noktada fastfood kültürüne yenik düşmüş bulunmaktayız platformumuzdaki paydaşlarımızla unutulmaya yüz tutmuş yöresel yemeklerimizi tekrar gün yüzüne çıkarmak için elimizi taşın altına koyup projemizi gün yüzüne çıkarmak için birlik içinde el ele vereceğiz” dedi.

"Şehrimizin mutfağı çok zengin"

Katılımcılardan Eskişehir Skal Derneği Başkanı Emin Sarper ise, "Eskişehir denilince ilk akla gelen yemek Çibörek ve Balaban Köftedir ama bu şehrin mutfağı öyle zengindir ‘ki  bugün Seyitgazi’de yapmış olduğumuz toplantıda balkan göçmeni mutfağı, Çerkez mutfağı, tatar mutfağı,ve Anadolu’nun bir çok yöresel yemekleri ile daha bir çoğuna şehrimizin değerleridir diyerek bu mutfağa sahip çıkmamız gerekmektedir” dedi.