Arslan, "Her yıl Eylül ayının ilk iş gününde Adli Yıl açılışı çeşitli kutlamalarla gerçekleştirilir. Adalet ve hukuk toplumların olmazsa olmazıdır. Nitekim Hz. Ali, “Devletin dini Adalettir.” diyerek devletin temelini işaret etmiştir. Adalet sisteminin olmadığı ya da aksayarak işlediği bir ülkede, ne gelişmişlikten ne de kalkınmadan bahsedilemez. Ülkemizin içinden geçtiği bu zor dönemde, ülkemizi ayakta tutabilecek tek unsur Adalettir" dedi.

"LİYAKAT SİSTEMİNİN BOZULMASI HUKUKSUZLUKLARIN YOLUNU AÇTI"

Arslan, "Ülkemiz 15 Temmuz 2016 gecesi hain bir kalkışma ile karşı karşıya kaldı. Kamuda örgütlenen FETÖ terör örgütü yüzünden, yüzlerce şehit verdik. Kamu kurumlarında yapılan atamalarda liyakat ve ehliyetin kaldırılması, ülkemizi 15 Temmuz ihanet sürecine sürükledi. Böyle kötü günlerin tekrar yaşanmaması için kamuda liyakat ve ehliyet kriterine her zaman dikkat edilmelidir"

"ADALET ÇALIŞANLARININ SORUNLARI GÖZ ARDI EDİLİYOR"

Arslan, şöyle devam etti;

"Her yıl adalet sistemimizin eksikliklerinin gündeme getirildiği “adli yıl” açılışlarında; Adaletin işleyişinin olmazsa olmaz unsuru, iş yükünün büyük bir kısmını omuzlayan, Hakim ve Savcılar ile birlikte Adalet Hizmetinin temel taşları olan yazı işleri müdürü, Zabıt Katibi, Mübaşir, Teknik personel ve diğer tüm Adalet çalışanları unutulmakta, sorunları dile getirilmemekte, adeta yok sayılmaktadırlar. Son dönemde ortaya atılan ve yakın bir dönemde de TBMM’de ele alınacak olan Yargı Reformu Tasarısı’nda da Adalet Çalışanları bir bütün olarak yok sayılmış, çalışanların fikri alınmadan hazırlanan bu tasarıda çalışanlar için herhangi bir iyileştirme olmadığı gibi çalışanların önündeki tek yükselme hakkına da ket vurulmaktadır. Türk Büro-Sen gündemdeki Yasa Tasarısı için gerekli tüm girişimleri sürdürmekte ve bu olumsuzluğun tasarıdan çıkarılması için elinden gelen gayreti göstermektedir. Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Sınavlarında liyakatın öne çıkarılması, ek gösterge artışından Adliye çalışanlarının da faydalandırılması, Yardımcı Hizmetler Sınıfı çalışanlarının GİH’e geçirilmesi, tüm sözleşmeli çalışanlara kadro verilmesi, fazla mesai ücretlerinin tam ve zamanında ödenmesi, yol paralarının tüm çalışanlara ödenmesi gibi iyileştirmelerin içinde bulunduğu bir paket Adliye çalışanları için de çıkarılmalıdır. Nitekim bu güne kadar çıkarılan yargı paketlerinde personel adına hiçbir iyileştirme olmaması adalet çalışanlarında hayal kırıklığı yaratmıştır" 

"PANDEMİ SÜRECİ BOYUNCA TÜM ÖNLEMLER ALINMALIDIR"

"Ülkemizin ve dünyanın içinden geçtiği zorlu pandemi sürecinde, hükümetimiz kamuda dönüşümlü mesaiye kadar birçok tedbir almıştır" diyen Arslan, "Covid -19 virüsünün  maalesef hızlı yayılmasından ötürü alınan önlemler zaman zaman yetersiz kalmaktadır. Covid – 19 virüsü gölgesinde başlayan Adli Yıl ile de Adliyelerde yoğunluk maalesef artacaktır. Bu durumda hem adliye çalışanları hem de vatandaşlar açısından bazı zorlayıcı durumları doğurabilir. Bu sebeple Adliyelerde ayrıca önlemler alınmalı, aciliyeti olmayan dava ve dosyalar ertelenmeli, maske, mesafe ve hijyen kriterleri unutulmamalıdır. Yine 5 Eylül 2020 tarihinde Ankara’da yapılacak olan Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Sınavının ileri bir tarihe ertelenmesi yahut iller bazında veya bölgesel olarak yapılması virüsün bulaşı riskinin azalmasında önemli derecede rol oynayacaktır"