Eskişehir’de önceki dönemlerde yılda 1 kez sahipsiz sokak kedilerinde görülen ölümcül ve bulaşıcı Feline Enfeksiyoz Peritonit (FİP) son günlerde sıkça görülmeye başlandı. FİP’in kediler arasında hızla yayılmasından endişe edilirken, bilinen bir tedavisinin de olmadığı belirtildi. Odunpazarı Belediyesi Kırsal Hizmetler Müdürlüğü Geçici Hayvan Bakımevi Veteriner Hekimi Turgay Cinkaya, hasta olan ve hasta olduğundan şüphelenilen sokak kedilerinin bu ölümcül hastalığın yayılmaması için karantinaya alınması ve sağlıklı kedilerle temaslarının kesilmesi gerektiğini söyledi.

"Çok sayıda vaka var" 

FİP’in, koranavirüs familyasından mutasyon sonucu ortaya çıktığının düşünüldüğünü ifade eden Cinkaya, “Feline enfeksiyoz peritonit dediğimiz, koronavirüsün mutasyonu sonucu şekillendiğini düşündüğümüz bir virüsle karşı karşıyayız. Önceki yıllarda vaka çok sınırlı sayıdayken, bu yıl karşımıza çok sayıda çıkıyor. Genel itibarı ile koronavirüs enfeksiyonu kedilerde sadece sindirim sisteminde enfeksiyona sebep olur ki bu mutasyon sonucunda Feline Enfeksiyoz Peritonit, hayvanların dışkıları ile diğer kedilerin ağız yolu ile alması ya da aynı ortamda bulunan kedilerin solunum yolu ile teması sonucunda diğer hayvanları enfekte ediyor. Sistemik bir enfeksiyondur, sadece sindirim sistemini etkilemiyor. Karaciğeri, solunum sistemini, sindirim sistemini, böbrekleri, sinir sistemini ve göz de dahil olmak üzere pek çok organı etkileyen oldukça sistemik, viral bir enfeksiyon” dedi.

Virüslü kedi 10 gün yaşıyor 

Hastalığın kedilerde 10 günde ölümcül sonuçlar doğurduğunu ifade eden Cinkaya, “Gelişme döneminde olan kedilerde gelişme geriliği, yavaş yavaş kilo kaybetme, sinirsel semptomlar, koordinasyon bozukluğu, ilaçla ve antibiyotik tedavisi ile düşmeyen ve kontrol altına alınamayan ateş, dokularda nodüller oluşturan ve genel anlamda tedavisi olmayan bir hastalıktır. Sağlık Bakanlığı tarafından izin verilmiş, şu an uygulanan bir tedavisi yok. Biz bu tip şüpheli ve temaslı kedilerimizi kontrol altına almaya ve vakanın salgın haline gelmesini önleme yönünde çalışmalar yapıyoruz. Ne yazık ki abdominal basıncı biraz düşürüp hayvana daha rahat yaşama olanağı sağlamak dışında şu an yapabileceğimiz hiçbir şey yok ve çoğunda da ölümle karşı karşıya kalıyoruz. Bize geldiği pozisyondan sonra yaklaşık bir hafta 10 günlük yaşam zamanları kalıyor” şeklinde konuştu.

"İnsanlara bulaşmıyor ama ihtimali var" 

Veteriner Hekim Turgay Cinkaya da sokak hayvanlarının kalabalık ortamda beslendiği için bir salgın tehlikesi olduğunu söyledi. Hastalığın şu anda insana bulaştığına dair bilimsel bir veri olmadığını ifade eden Cinkaya, “Sokak hayvanları kalabalık ortamlarda beslendiği için genel olarak hayvanlar aynı mama kaplarından yemek yiyorlar, aynı kaptan su içiyorlar, aynı barınaklarda yaşıyorlar. Buralarda gerekli temizlik ve dezenfeksiyon işlemleri yapılmadığı takdirde, herhangi birisinin FİP pozitif ya da şüpheli olması durumunda bütün kedilere bunu bulaştıracak. Onun dışında hamile olduğu düşünülerek tutulan kedilerin FİP olması durumunda yine aynı şekilde çok hızlı bir yayılma durumu söz konusu olacak. Bize getirilen kediler, dışarıdan bakıldığında birkaç gün içerisinde doğuracak pozisyonda oluyor. Biz bunun muayenesini yaptığımızda kedinin hamile olmadığını ve vakamızın FİP olduğunu tespit ediyoruz. Evlerinde kedi besleyenler kedilerini dışarıya çıkartıyorlarsa ve bir şekilde sokak kedileri ile aynı alanlarda bulunuyorlarsa tabii ki risk vardır. Şu aşamada insanlara bulaştığına dair net bir çalışma yok ama sonuçta virüs. İleride bulaşabilir mi? Evet, ihtimal vardır” dedi.

Bakımevinde karantina odaları oluşturuldu

Kentteki sokak kedilerinde sık görülmeye başlayan ölümcül hastalık nedeniyle Geçici Hayvan Bakımevi ve özel hayvan kliniklerinde karantina odaları hazırlandı. Virüslü ya da temaslı olduğu değerlendirilen kediler, yapılan incelemelerin ardından karantinaya alındı. Veteriner hekimler koruyucu kıyafetle karantinadaki kedileri muayene ederek kontrolden geçiriyor. Odunpazarı Belediyesi tarafından da ilçede bulunan kedi evleri salgın tehlikesine karşı dezenfekte edildi.

"İnsana bulaşmaz"

Tepebaşı Belediyesi Doğal Yaşam Merkezi'nde görevli veteriner hekimi Melike Gümgümcü, kedilerde görülen FIP hastalığında artış olduğunu söyledi. Kedilerde görülen koronavirüsün mutasyon geçirdikten sonra FIP hastalığının etkeni haline geldiğini anlatan Gümgümcü, “Normal koronavirüs kedilerde ölümcül seyretmemekte, mutasyona uğradıktan sonra ölümcül FIP hastalığına dönüşmektedir. Çok yüksek bulaşıcılıkla seyreden bir hastalıktır. Sadece kediden kediye bulaşır, kediden bir başka hayvana ya da kediden insana bulaşması söz konusu değildir. Çünkü hastalığın etkeni kedilere özel 'feline koronavirüs' dediğimiz kedi koronavirüsüdür. Kesinlikle insanların kendi adına ve çocukları adına endişe duyacakları bir hastalık değildir” dedi.

Neler yapılabilir?

FIP hastalığının özellikle toplu bakılan yerlerde ya da çok sayıda kedinin beslendiği evlerde görülen bir hastalık olduğunu kaydeden Gümgümcü, “Mama ve su kaplarının temizliği çok önemli çünkü hastalığın yayılması salya ve dışkı yolu ile oluyor. Eğer sokağımızdaki hayvanları besliyorsak mama kaplarının temizliğini düzenli olarak sulandırılmış çamaşır suyu ile yapabiliriz ya da tek kullanımlık kaplar kullanarak tek bir noktadan beslemek yerine 3-5 farklı yerde mama kabında ya da temiz bir karton üzerinde besleme yapabiliriz. Beslemenin yapıldığı yerlerde temizlik ve dezenfeksiyon çok önemli. Biz buralarda gözlemlemelerimizi yapıyoruz eğer koronavirüsten şüphelendiğimiz kedi varsa, karantina odasında bunları müşahede altına alıyoruz ve semptomatik tedavimize başlıyoruz” şeklinde konuştu.

Evdeki kedi için korkulacak bir şey yok

Vatandaşların özellikle bu dönemde evlerinde besledikleri kedileri bahçeye veya sokağa çıkarmaması gerektiğini belirten Melike Gümgümcü, “Bu tamamen kedinizin sağlığını, ölümcül bir hastalıktan korumak için en büyük önlem. Bunun dışında hem evde kedimiz vardır, hem de sokaktaki canlıları besliyoruzdur. Sokaktaki kediler de çok uysal ve şefkat dolu oluyorlar, kendilerini okşatıyorlar. Onları okşarken üzerimize, elimize değiyorlar. Dışarıda besleme yaptıktan sonra eve geldiğimizde kıyafetlerimizin ve ellerimizin dezenfeksiyonunu sağladıktan sonra evdeki can için korkacak bir şeyimiz yok” dedi.