Prof. Dr. Uğur Bilge "Dünya üzerinde milyonlarca ölüme neden olan Covid-19 salgını ile karşı karşıyayız. Elimizde temizlik, maske, mesafe ve aşı dışında şu an için başka etkin bir silahımız yok. Şu anda vaka artışları nedeniyle sağlık çalışanları daha fazla çalışmak zorunda kalmakta ve vakalara yetişmek için daha fazla yorulmaktadır. Vaka artışlarının büyük bir kısmı aşılanmamış veya aşı süreçlerini tamamlamamış kişilerdir" dedi. 

Bilge "Herkes şunu bilmeli ki en ağır hastalarımız aşılanmamış enfekte Covid-19 hastalarımızdır.  Durumları çok hızlı değişebiliyor. İyileştiklerini düşündüğünüz anda birden kötüleşebiliyor ve ölebiliyorlar. Bazı hastalarımızda ise yoğun bakımdan çıktıktan sonra ömür boyu yaşam kalitesinde bozulmaya neden olacak sekeller kalabiliyor. Bu sevdiklerinizle birlikte kaliteli vakit geçiremeyebileceğiniz, hayatınızın geri kalanını Covid-19 sonrası ortaya çıkan yeni rahatsızlıklar nedeniyle poliklinik kontrolü ve hastane yatışları ile geçirebileceğiniz hatta yaşam sürenizi kısaltmanız anlamına gelebilir. Covid-19’dan iyileşen hastalar için açtığımız poliklinikte de yaşam kalitesinin ne kadar düşebildiğini görüyoruz. Atlatılmış olmasına rağmen ciddi akciğer hasarları ve buna bağlı olarak merdiven çıkarken zorlanma dahil birçok kısıtlılık görüyoruz. Aşılanmamış veya aşı süreci tanımlanmamış hastalarda durumu kötüleştiren bir diğer etken de bu hastalara başlanılan Faviripavir isimli ilacın kullanılmaması ve önerilere uyulmamasıdır. Bu ilaç olabildiğince en erken dönemde başlandığında hastalığı iyileştirme potansiyeli vardır, ne kadar geç başlanırsa hastalarda etkisi azalmakta ve süreç kötüye gitmektedir" diye konuştu.

İnsanların halen Covid-19’un sadece yaşlıları öldürdüğüne, gençlerde etki etmediğine, grip gibi atlatıldığına inandıklarını belirten Prof. Dr. Uğur Bilge "Hasta olup durumun ciddiyetini anladıklarında iş işten geçmiş oluyor ve “Keşke aşı olsaydım” diye pişmanlıklarını dile getiriyorlar. Şunu kabul etmeliyiz ki şu andaki Covid-19, geçen yılki hastalık ile aynı değil. Delta varyantı daha bulaşıcı, daha genç yaştaki insanları etkiliyor ve 3-4 kat daha fazla kişiyi enfekte ediyor. Yani önceki Covid-19; 2-3 kişiyi enfekte ederken Delta varyantı 6-8 kişiyi enfekte edebiliyor. İnsanlar eğer aşılanmamaya devam eder ve Maske Mesafe ve Temizlik kurallarına uymazlarsa hastaneler Covid hastalarına bakmaktan yorgun düşer ve rutin hizmetlerde de aksamalar meydana gelir, insanlar en azından diğer hastaların ve sevdiklerinin sağlığını da korumak için aşılanmalılar" dedi. 

Bilge sözlerine şöyle devam etti;

"Aşılama sadece bir kişiyle, sadece sizinle, ilgili bir durum değil, medeni bir toplumda birlikte yaşıyoruz ve aşı herkes için yaptığınız bir iyiliktir. Herkes bulaş zincirini kırmanın zorunluluğunu ve bunu birbirlerine yardım etmek için bir şans olduğunu ve yayılmayı durdurmak için aşının gerekliliğini anlamalılar. Enfekte ettiğiniz kişi hiç tanımadığınız biri olabildiği gibi en sevdiğiniz kişi de olabilir. Sosyal medyada paylaşılan olumsuz haberlere itibar etmeyin ve konuları Sağlık bakanlığı ve Dünya Sağlık Örgütü gibi güvenilir sitelerden araştırın. Herkesin gerçek tıp bilimini dinlemesi ve bunun hepimizin hayatını ne kadar etkilediğini anlaması gerekiyor"