Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Koronavirüs Bilim Kurulu Toplantısı sonrası açıklamalarda bulundu. Bakan Koca "Başlangıçtan daha zor dönemdeyiz. Son iki ayda bulaşma hızlandı" vurgusu yaptı.
İşte Bakan Koca'nın açıklamalarından satırbaşları;
Bugün biz ve dünya virüsün saldırısı karşısında baştakinden daha zor bir dönemdeyiz.
Gençler engellenmişlik duygularıyla başbaşa. Yaşlılarda ölüm kaygısı hatta suçluluk psikolojisi gelişmiş durumda.
Virüsün iz sürücüleri olan, filyasyon ekibi sayısı 6 binden 11 bin 238'e çıkmıştır.
Her gün ortalama 100 bin test yapılıyor. Sonucu pozitif olan herkesin tedavisi yapılıyor.
Salgının başından bu yana pozitif tanı konmuş her hastamız, gerekli sağlık hizmetini muntazam şekilde almıştır, almaya devam etmektedir.
Virüsün iz sürücüleri olan, filyasyon ekibi sayısı 6 binden 11 bin 238'e çıkmıştır.
İlk döneme kıyasla sağlık çalışanlarımızın yükü 4-5 kat artmış durumda. Kendinizi sağlık çalışanlarının yerine koyun. Bu mücadelede onlara verebileceğiniz yegane destek kendinizi virüsten korumanızdır. Elinizden geleni yapın. Bu savaşta hayati cephe hastanelerimizdir. Bu cephede kayıplarımız oldu. Eşi benzeri fedakarlıkların sonu artık ölüm olmasın. Yayımın önünü keserek tüm kayıplarımızı azaltalım.
Özellikle 2 ayda bulaşma hızlanmış durumda.
Tespit eden vakaların çevrisine ulaşmaya çalışsakta tüm taşıyıcıları bilmemiz mümkün değildir. Kesin olan sizin yardımınız olmadan bu sorunun üstesinden gelinemeyeceğidir. Artan tehdide karşı bakanlığımız sizlere kolaylaştırıcı bazı hizmetler sunuyor. Bunlardan biri HES mobil uygulamasıdır. HES uygulamasının indirilmediği cep telefonu kalmamalıdır. Girip çıkacağınız mekanlar için güncel veri risk taraması yapıyor. Kullanılması ise basit bir telefon işlemi kadar kolaydır. Karantina koşullarına uyulup uyulmadığını bu uygulama ile kontrol ediyoruz. Karantinadan çıkan kişileri böyle tespit ediyoruz.
İzolasyonda olması gerektiği halde dışarı çıkmaya teşebbüs eden yaklaşık 140 bin kişi HES uygulamasıyla engellenmiştir.
Salgın maalesef herkes tarafından aynı şekilde önemsenmiyor. Her vakada hastalık tablosunun görülmediği hepimizin malumudur. Kişi kendisini düşünmese bile başkasını düşünmeye vicdanen ahlaken mecburdur.
Hiç kimse "hasta olursam sağlık çalışanlarım tedavimi yapar" kolaylığına düşmemelidir. Sağlık çalışanlarımızın en büyük motivasyonu hasta sayısının azaldığını görmektir. Onlara destek verelim.
Koronavirüsün toplumdaki yeri artıyor. Durum salgının kontrolden çıktı şekilde arttığı algısı yanlış olacaktır.
Bizler bu savaşta herkesin bizlerle aynı kararlılıkta olduğuna inanıyoruz. Testlerini yapan, ilaçlarını veren, hastayı evinde kontrol eden sağlık çalışanlarımızdan herkesin minnet duyduğunu düşünüyorum. Hastalığa karşı her birimiz yeniden teyakkuza geçelim.
Aşı konusunda umut veren bilgiler geliyor
Tedbirleri uygulamazsak hastalık tıpki grip gibi önü açık şekilde yayılabilir. Bugüne kadar duymayı, en çok arzu ettiğiniz şeyi söyleme vakti geldi. Tarih sonu gelmemiş savaş kaydetmemiştir. Bilimsel bilgiler bu salgının da sonuna yakın olduğuna işaret etmektedir. Aşı konusunda dünya kamuoyuna yansıyan bilgiler, umut veren bilgilerdir. Bilim Dünyası yıl sonuna kadar sonuç alacağı konusunda hemfikirdir.
İngiltere, Almanya ve Çin uygulamayı başlatmış durumdadır. Biz de Türkiye oalrak aşı çalışmasını sürdürürken en erken tedarik teşebbüsümüzü başlattık.
Salgında son kritik ayları yaşıyor olabiliriz. Çin Sinavok aşısının Türkiye'deki ilk uygulamasına Hacettepe Üniversitesi'nde 3 sağlık çalışanında başlandı.
İşte Eskişehir'deki hastanelerin yoğun bakım yatak doluluk oranları (Detaylar için tıklayın)
Eskişehir'deki Covid-19 servisleri için önemli açıklama (Detaylar için tıklayın)
Yatak doluluk oranı yüzde 51.6, yoğun bakım yatak doluluk oranı yüzde 66.3, ventilatör doluluk oranımız ise yüzde 33.6.
İstanbul'da yoğun bakım doluluk oranı yüzde 60. İstanbul'un son hafta artış trendinin azaldığını ama önümüzdeki haftaların son derece önemli olduğunu söylemek istiyorum.
(Yoğun bakım yatak doluluk oranı) İzmir yüzde 72.5, Ankara yüzde 63.23, İstanbul ise yüzde 59.61 olarak görülüyor.
En çok artış Kanseri, Ankara ve Mersin'de.Tedbirleri devam ettirirsek 1 hafta, 10 gün içinde stabilleşen Ankara'nın durumunun aşağı doğru düşeceğini rahatlıkla söyleyebilirim.
(Yoğun bakım yatak doluluk oranı yüksek iller) Bartın yüzde 77.32, Batman yüzde 76.4, Sakarya yüzde 76.33, Ordu yüzde 75.98, Samsun yüzde 75.74.
Sokağa çıkma yasağı olacak mı?
Dünyada sokağa çıkma yasağıyla ilgili benzer kısıtlamalardan uzak kalındığını, bu uygulamaların tercih edilmediğini biliyoruz. Türkiye için sokağa çıkmaya yasağının söz konusu olmadığını söyleyebilirim. Bizim özellikle sonuç alabileceğimiz, maske ve mesafeyi çok söylüyoruz. Ama bu bulaşın en önlenmesinin kısa yolu mesafe, mesafenin korunmadığı yerde maske. Basit 2 uygulama ile sonuç alındığını biliyoruz. Hem esnek çalışma, hem ulaşımla ilgili bir takım düzenlemeler. Bu esnek çalışma ile ilgili sadece kamu değil özel sektöründe içinde olmasını Bilim Kurulu öneriyor. İlin ya da illerin durumuna göre bu kararların alınabileceğini söylüyorum.
Gençlerde bu salgının daha yoğun olduğunu görmeye başladık. Hayatını kaybedenlerin yaş ortalaması hala yüksek. Ama gençler de başına gelmiyor değil. Kronik rahatsızlığı olan gençlerimizden can kayıplarımız oldu.
Okulların açılması
Okulların açılmasıyla ilgili genel karar alınmıştı. Hazırlık ve 1. sınıfların 21'inde açılmasıyla ilgili bakanlıklar bir çalışma yaptılar. Bu dönemde 2+5 gün şeklinde bir uygulamaya geçilecek. Salgının çok yoğun olduğu illerde ise gerektiğinde Hıfzıssıhha kurulları başlatmama kararı alabilir. 2-3 hafta içerisinden salgının durumu tekrar değerlendirilip ona göre kademeli geçişin olup olmayacağı ya da nasıl olacağı değerlendirilecek.