Suudi Arabistanlı gazeteci Cemal Kaşıkçı’dan 2 Ekim’de ülkesinin İstanbul Başkonsolosluğu’na girdikten sonra haber alınamaması ve 18 gün sonra Suudi Arabistan yönetiminin Kaşıkçı’nın konsoloslukta öldürüldüğünü kabul etmek zorunda kalmasının ardından, yakın geçmişte görevi başında hayatını kaybeden veya suikast sonucu öldürülen gazeteciler dosyası tekrar dünyada gündem oldu.

Gazeteciler için en tehlikeli ülkelerin sırasıyla Suriye, Meksika, Afganistan, Irak ve Filipinler olduğu kabul ediliyor.

Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü (RWB) ve Uluslararası Gazeteciler Federasyonu (IFJ) gibi uluslararası kuruluşlara göre, yılda ortalama 90 civarında gazeteci görevi başında hayatını kaybediyor.

Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü’nün verilerine göre, 2017 yılında 12’si Suriye’de 11’i Meksika’da olmak üzere görevi başındayken 65 gazeteci hayatını kaybetti.

Uluslararası Gazeteciler Federasyonu’nun (IFJ) 2016 yılı ile ilgili hazırladığı rapora göre ise, 15’i Irak ve 13’ü Afganistan’da olmak üzere 93 gazeteci yaşamını yitirdi. Söz konusu rapora göre, 2016’da hayatını kaybeden gazetecilerin sayısında bir önceki yıla göre düşüş gözlendi. 2015 yılında dünya genelinde 112 gazeteci hayatını kaybetmişti.

2018 yılında öldürülen veya görevi başında hayatını kaybeden gazetecilerin sayısının da az olmadığı gözleniyor. RWB tarafından hazırlanan raporda, 2018 yılı Ekim ayı başına kadar dünyada hayatını kaybeden gazetecilerin sayısı 56 olarak açıklandı.

Cemal Kaşıkçı

Son dönemde ortadan kaybolan gazetecilerin başında Cemal Kaşıkçı geliyor. Suudi gazeteci Kaşıkçı'dan, 2 Ekim'de Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğuna girdikten sonra haber alınamadı. Türk yetkililerin inceleme başlatarak olayın üzerine gitmesiyle Kaşıkçı'yı öldürmek üzere Suudi Arabistan'dan konsolosluğa özel bir infaz timi geldiği, cesedin yok edilmesi için ormanlık alanda keşif yapıldığı ve binadaki delillerin karartılmaya çalışıldığı detaylar ortaya çıktı. Dünya gündeminin ön sıralarına yerleşen bu gelişmeler üzerine, Suudi Arabistan yönetimi 18 gün sonra gazetecinin konsoloslukta öldürüldüğünü kabul etmek zorunda kaldı. Cesedi hala bulunamadı.

Yasir Murtaza

Yasir Murtaza, Gazze merkezli fotoğraf ajansı Ain Media için çalışan Filistinli bir fotoğrafçıydı. Filistinli protestocular ve İsrail güçleri arasındaki çatışmalar sırasında 7 Nisan'da Gazze’de İsrail askerlerinin açtığı ateş sonucunda öldürüldü. Murtaza’nın “BASIN” kelimesi yazılı koruyucu yelek giymesine rağmen vurulması dikkat çekti. İsrail ordusunun, “gazetecilere kasıtlı ateş edilmediği” yönündeki açıklama inandırıcı bulunmadı.

Atvar Behcet

Iraklı kadın savaş muhabiri ve edebiyatçı Atvar Behcet, 30 yaşındayken görevi başında kaçırılarak öldürüldü. 16 yaşında babasını kaybeden Behcet, ailesinin geçimini sağlıyor ve evlilik hazırlıklıkları yapıyordu. Üniversiteyi bitirdikten sonra farklı gazetelerde ve dergilerde çatıştı. Bir Irak kanalında kültür programı sundu. Al Jazeera televizyon kanalında yıldızı parladı. Üç hafta önce muhabirliğe başladığı Al Arabiya kanalı ekibiyle 22 Şubat 2006'da Samarra yakınlarındaki çatışmaları canlı yayında aktardıkları sırada ekibiyle birlikte kurşunların hedefi oldu.

Semir Kasir

Filistinli baba ve Lübnanlı anneden olma Semir Kasır siyaset bilimci ve gazeteci bir demokrattı. Lübnan En-Nahar ve Londra’dan yayın yapan Hayat gazetelerinde yazdı. Ayrıca Fransa’da yayın yapan Le Monde diplomatique aylık dergisi ve Lübnan’da çıkan Fransızca yayın yapan L'orient-le jour günlük gazetelerinde yazılar yazdı. 2 Temmuz 2005 tarihinde Beyrut’ta aracına yerleştirilen bombanın infilak etmesi sonucu hayatını kaybetti. Hâlâ failler bulunamadı.

Rıda Hilal

Mısır’ın devlet gazetelerinden El-Ahram genel yayın yönetmeni yardımcılığı görevinde bulunmuş ve Körfez savaşı sırasında Irak’ta çalışan bir gazeteci olan Rıda Hilal, 11 Ağustos 2003 tarihinde gizemli bir şekilde ortadan kayboldu. Olaydan 2 sene sonra Cemaatu Cihat el-İslami adında bir örgüt kendisine suikast düzenlediğini açıklasa da Mısır güvenlik güçleri söz konusu açıklamayı doğrulamadığı gibi bir değerlendirmede de bulunmadı. Hilal’in ortadan kaybolmasında bir istihbarat servisinin parmağı olduğu konuşuldu. Hilal dosyası hâlâ çözülmeyi bekliyor.

Dünyadan örnekler

Sadece Ortadoğu ve Kuzey Afrika’da değil özelikle de Yunanistan, Bulgaristan ve Rusya gibi ülkelerde de gazetecilerin öldürüldüğü gözleniyor. Bu ülkelerde daha çok mafya ve yolsuzluk dosyalarını araştıran gazetecilerin öldürülüyor olması dikkati çekiyor. Kaşıkçı’nın ortadan kaybolmasından 4 gün sonra bir parkta ölü bulunan Bulgar kadın gazeteci en yakın örnek olarak karşımıza çıkıyor.

Viktoria Marinova

Bulgaristan TVN kanalında muhabirlik ve sunuculuk yapan Victoria Marinova’nın cesedi geçen 6 Ekim Cumartesi akşamı Ruse kentindeki bir parkta bulundu. Marinova, Bulgaristan TVN kanalında muhabirlik ve sunuculuğun yanı sıra ’Dedektör’ adlı bir de program hazırlıyordu. Marinova, Avrupa Birliği (AB) fonlarıyla ilgili yolsuzluk iddialarını araştırıyordu. Bu araştırmalarından dolayı öldürülmüş olabileceği değerlendiriliyor.

Daphne Caruana Galizia

Maltalı Gazeteci Galizia, özellikle de yolsuzluklarla ilgili araştırmalarıyla öne çıkan bir gazeteciydi. 2016 yılında Amerikan gazetesi Politico onu Avrupa’da etkili 28 kişilik listeye almıştı. 16 Ekim 2017 tarihinde aracına konulan bombanın infilak etmesi sonucu hayatını kaybetti.

Uluslararası kuruluşların raporlarına göre son birkaç yıldır görev başındayken hayatını kaybeden profesyonel gazetecilerin sayısında azalma gözleniyor. Çatışma bölgelerinde görev yapacak olan muhabirlere verilen “savaş muhabirliği” eğitimi, gazeteciler için alınan güvenlik önlemlerinin artırılması ile bu bölgelerde gönüllü ve yerel gazetecilerin de görev yapmaya başlamasının bunda etkili olduğu tahmin ediliyor.