Kaymakamlıktan yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi;

"Son günlerde ilçemizde bir mahallenin taşımalı eğitim kapsamına alınmadığına dair basında çıkan haberler üzerine açıklama yapılma gereği duymuştur. Taşımalı eğitim uygulaması okul bulunmayan uzak köy ve mahalleleri kapsamakta olup mevzuatta belirtilen şartları haiz olmayan bölgelerin bu kapsama alınması mümkün olmamaktır. Basına ve sosyal medyaya yansıyan olay aslen taşımalı eğitimle ilgili olmayıp, bir grup velinin özel servis talebinden ibarettir. Velilerin talepleri Kaymakamlığımızca titizlikle değerlendirilmiş olup söz konusu ailelilerin maddi durumlarının iyi olduğu, herhangi bir kamu kaynağının bu amaçla kullanılmasının mümkün olmadığı anlaşılmıştır. Konunun çözülmesi için alternatif arayışlar devam etmektedir" denildi.

Olay nedir?

Çifteler'e 3 kilometre uzaklıkta bulunan Erbap Mahallesi'nde yaşayan ve ilçe merkezindeki Yakup Kadri Karaosmanoğlu Ortaokulu, Gazi İlkokulu ile Şehit Osman Genç Teknik Endüstri Meslek Lisesi'nde giden öğrenciler, servis olmadığı için her gün ayaklarına poşet bağlayıp, ıssız ve çamurlu arazilerden geçerek, yürümek zorunda kalıyor. Mahalle ve ilçe merkezini birbirinden ayıran Eskişehir-Konya kara yolundan karşıya geçen öğrenciler, büyük korku yaşıyor. Öğrenci velilerinden Abdülkadir Coşkun, çocukların her gün tehlikeli yollardan yürüyerek, okullarına gittiklerini belirtip, servis taleplerinin kaymakamlık tarafından kabul edilmediğini söyledi.

"Çifteler Kaymakamı servis teklifini reddetti"

Öğrencilerin her gün ölüm tehlikesiyle karşı karşıya kaldıklarını kaydeden Abdülkadir Coşkun, "Mahallede 30'dan fazla öğrenci var. Bu durumu Milli Eğitim Bakanlığı'na, kaymakamlığa aktardık. Eskişehir Valiliği 'Buraya bir servis çıkaralım' dedi ama Çifteler Kaymakamı, bu durumu reddetti. Ailelerin durumunun iyi olduğunu söylediler. Saat 06.00'da işe gidiyorum, akşam saat 18.00'de işten geliyorum. Şimdi ben işi gücü bırakıp çocukları mı götürüp, getireyim? Şu çocukların haline bir bakın. Okula gitmek için 3 kilometre yol yürüyorlar. Ayrıca bu bölge boş bir arazi ve kış aylarında kurt, köpek ve domuz geliyor. Tehlikeli bir yol. Yolun kenarında kanal var. Bir de çocuklar çevre yolundan atlayıp geçiyor. Bu öğrenciler, her gün ölüm tehlikesiyle karşı karşıya kalıyor. Bu öğrencilere yazık değil mi? 50'den fazla dilekçe gönderdik. Sesimizi ne şekilde duyurmamız gerekiyor? Ayrıca uzun ve tehlikeli yolu yürüyüp, okula giden öğrencilere köyden gelmedikleri için öğle yemeği verilmiyor. Yemek için çocuklar öğlen tekrar evlerine gidip, gelse 1,5 saat geçecek. Ona vakitleri yok. Bu çocuklar, akşam okuldan çıkana kadar aç bekliyor. Böyle adaletsizlik olamaz" diye konuştu.