CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, geçtiğimiz Şubat ayında art arda gelen elektrik zamlarını protesto etmek amacıyla faturalarını ödemeyeceğini açıklamış, ödememiş ve evinin elektriği de bu sebeple kesilmişti. Ve evinden fotoğraf paylaşan Kılıçdaroğlu, “Halkımın acısını yaşamak için karanlıkta oturacağım” açıklamasında bulundu.  Eşi Selvi Kılıçdaroğlu ise, “Biz ödeyemeyecek durumda değildik ama 4 milyon aile var ödeyemeyen onlarla dayanışma içerisinde olalım istedik” dedi. 

Kılıçdaroğlu’nun elektrik faturaları nedeniyle Şubat ayından bu yana zor günler geçiren ve elektriği kesilen milyonlarca vatandaşa dikkat çekmek amacıyla yaptığı bu tutumunu AK Parti eski il Başkanı Murat Canözer sosyal medya hesabından değerlendirdi.  Ancak Canözer, elektriğini ödeyemeyen milyonlarca vatandaşın fotoğrafını da bu şekilde paylaşıp acaba internetsiz nasıl kalırlar diye dalga geçebilecek miydi?

Size Canözer’in paylaşımını aktarayım, “Ben gerçekten merak ettim. Elektrikler evlerde sadece aydınlatma için mi kullanılıyor. Bir hafta bir evde elektrikler olmadan elektrikli cihazlar, (kombi, telefon, vs) kullanılmadan nasıl yaşanır? BBG(Biri bizi gözetliyor) gibi bize de izletseler de bizde öğrensek. Yoksa biri bizi kekliyor mu” Canözer’in paylaşımı böyle. 

Okuduğunuz gibi Canözer, soruyor, Bir hafta bir evde elektrikler olmadan elektrikli cihazlar, (kombi, telefon, vs) kullanılmadan nasıl yaşanır? Yaşanır Sayın Canözer, eğer imkanınız yoksa yaşanır. Kılıçdaroğlu’nun elektrik borcunu ödemeyecek gibi bir durumunun olmadığını her halde herkes biliyor...

Belki takip edememişsinizdir ben size anlatayım biraz. Fahiş zamlar meydana geldi hem elektrik hem doğalgaz faturalarında. Kış aylarında yaşanan bu zamlar çok sayıda kişiyi etkiledi. İnsanlar faturalarını ödeyemeyince de çok sayıda  kişi elektrik ve doğalgazsız kaldı kış ayında. Tabi bu aileler o an internetsiz nasıl yaşarız vs. diye düşünemediler. Kılıçdaroğlu da böyle bir empati yaptı. 

Ailelerin yanı sıra fabrikalar hissetti bu durumun verdiği zararı. Yani bu zamlar anlayacağınız toplumun her kesimini etkiledi. Kılıçdaroğlu da ana muhalefet parti lideri olarak bu konulara dikkat çekmek için böyle bir eylem başlattı. 

Siyasi parti genel başkanlarının hemen hemen hepsi ekonomiden bahsediyor ve insanların ne kadar zor durumda kaldıklarının altını çiziyor her platformda. Peki sadece ülkemizde mi böyle. Hayır. Haksız da değiller ve evet sadece Türkiye’de değil diğer ülkelerde de işler hiç yolunda gitmiyor. Kapanan işyerleri, çocuğuna mama dahi alamayan ailelerin sayısı ve maalesef ki ekonomik bunalımdan dolayı intihar edenlerin sayısı hiç az değil. Belki birçok ülkeye göre de ekonomik anlamda iyi durumdayız. Bunlar gerçek ve gerçekleri de konuşacağız elbette.

Dünyada işler yolunda gitmiyor, şirketler batıyor. Evet bir pandemi ile mücadele verildi verilmeye devam ediyor. Ve bu süreçte hem iktidar hem muhalefet çok anlamlı bir şekilde kenetlendi. Pandemide uyulması gereken kurallar, aşı çağrısı her zaman bir ve birlik olundu ülkemizde. Tüm siyasiler pandemiden kurtulmak için mücadele verdi. İktidar, muhalefet, belediyeler hepsi.  Böyle bir durumda peki sırf Kılıçdaroğlu üzerinden siyaset yapmak için vatandaş ile dalga geçilir mi. Ve bunu bir siyasetçi yapabilir mi? 

Siz burada elektrik borcunu ödeyemediği için evleri kararan çok sayıda insanla da dalga geçiyorsunuz aslında. Kılıçdaroğlu, maddi imkansızlıklar nedeniyle elektriğini ödeyemeyen ailelere dikkat çekmek için böyle bir girişimde bulunuyor bunu eminim 7’den 70’e herkes biliyordur, ancak siz anlamadınız her halde. 

Kılıçdaroğlu’nu eleştirelim derken, elektriği kesilen insanları yok saymak olmaz. Evet ülkemizde insanlar ekonomik anlamda çaresiz ve bundan 2 yıl önce belki rahatlıkla ödeyebildiği giderlerini şuan ödeyemiyorlar. Bunun birçok sebebi  var. Yani mevcut hükümeti de bu konuda her anlamda suçlamak asla olmaz. Tüm dünyanın savaştığı en az 2 yılımızı alan bir pandemi gerçeği var, belki bu süreçte çoğu kişi ülkemizde ayakta kalmayı başardı. Demem o ki insanları hedef gösterirken biraz daha hassas davranmak bir siyasetçinin görevidir, eski bir siyasetçi de olsa…