ÖZEL Ecem Firzeviç | Eskişehir Ekspres

2017 yılını nasıl değerlendiriyorsunuz?

SİYASİLERİN HANESİNE EKSİ YAZDI: “2017 yılı sağlık çalışanları için zor bir süreç oldu. Toplu sözleşme yılıydı. Sağlık Bakanlığı’ndaki Bakan değişmeleri, idareci atamalarının tekrar gündeme gelmesi, sistemin 4 buçuk 5 ay gibi bir süreyle gecikmeli olması, sağlığın 2017 yılı açısından kötü geçmesine sebep oldu. 2017’nin bitişiyle beraber bütün idareciler belli oldu. Yeni kadrolar kuruldu. 2017 yılı Sağlık-Sen ailesi ve sağlık çalışanları için yıpranma payının çıkmaması beklentilerimizi karşılamadı. Son dönemde Taşeron Yasası’yla beraber hastaneden çalıştırmış olduğumuz birçok bizimle beraber çalışan arkadaşlar kadroya geçti ama uzun yıllardır dönemin Başbakanı şuan ki Cumhurbaşkanımızın söz vermesine rağmen, Sağlık Bakanlığı bürokratları, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı bürokratları, Maliye Bakanı bürokratları bir türlü yıpranma payını çıkartamadılar. Bu da siyasilerin hanesine bir eksi yazdı”

İŞ YÜKÜNÜ İKİYE KATLADI: “İl bazında sağlık alanında artık şunu gözlemlemek gerekiyor, yeni binalar yapıyoruz, yeni yatırımlar yapıyoruz, yeni tesisatlar alıyoruz, çok güzel bir hastane kuruyoruz ama bunu yaparken de sağlık çalışanlarının hayatını çalıştığı alanları kolaylaştırmak gerekiyor. Özellikle 15 Temmuz darbe sürecinden sonra bizim de Bakanlık olarak birçok personelimiz ihraç edildi. Bunların yerine yeni personel alınmaması, yeni istihdamlarının sağlanmaması çalışan insanların iş yükünü ikiye katladı”

ŞİDDET VAKALARINA ŞAHİT OLDUK: “Şunu dile getirmeye çalışıyoruz, bütün sağlık çalışanları özveri ile çalışan ve iş yükü meslek grubu olarak en ağır olan artık sorunlu bir kitleye hizmet veren bir kısım. Biliyorsunuz sağlıkta 2017’de çok fazla şiddet vakasına şahit olduk. Bugün sadece Devlet Hastanesinin poliklinik sayısı gün bazında 15 bin, Yunus Emre Devlet Hastanesi 10 bin ortalamayla çalışıyor. Her gün 25 bin insana hizmet veriyorsunuz. Mutlaka hizmet aksaklıkları da olabiliyor ama bunun sağlık çalışanları açısından dönüşümü sadece şiddet olarak”

SAĞLIKTA DÖNÜŞÜM PROJESİ: “AK Parti hükümetinin en çok başarılı olduğu alanlardan bir tanesi sağlık. Yatırım karnesinde Bakanlık olarak veya halkın oy yüzdesi olarak en öne çıkan bakanlık Sağlık Bakanlığı. AK Parti hükümetinin göreve geldiği 2002 yılından bu yana ‘Sağlıkta Dönüşüm’ projesini başlattılar ve halk memnuniyet oranları yüzde 35 iken, şuanda ülkemizde yüzde 79 yüzde 80’lere yükseldi. Bu 10-15 yıllık süreçteki değişimi sağlayan bireyler, görünmeyen sağlık çalışanları, doktorlar, ebeler, hemşireler, hizmetlisi, memuru, gerçekten bu başarıyı yüzde 80’lere çıkaran bir meslek grubu var ama aynı seviyede özellikle Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Maliye Bakanı bürokratlarını samimi bulmuyoruz. Bu başarıyı yakalayan kesim, halkın memnuniyet oranını yüzde 35’den yüzde 80’lere çıkartıyor ama aynı şeyde bir yıpranma payını 3 buçuk yıldır Cumhurbaşkanı’nın sözüne rağmen çıkartmayan bir bürokrat kitlesi var, bu durum manidar. Buradan bütün siyasete de halka da şunu anlatmak lazım, sağlıkla oynayamazsın, sağlıkta bir ileri iki geri yapamazsın çünkü telafisi olmayan bir meslek grubuyuz biz. “

YAPTIĞIMIZ İŞİN PARAYLA KARŞILIĞI YOK: “Bütün meslek gruplarında bir araştırma yapılmış. Bütün istatistiklerde tekrar dünyaya gelseniz hangi mesleği seçerdiniz, sorusuna askeri, savcısı, polisi, öğretmeni yüzde 30’larda tekrar aynı mesleği yaparım derken, sağlık çalışanlarının yüzde 80’i tekrar sağlık çalışanı olurdum ibaresini kullanmış. Bizim yapmış olduğumuz işin parayla karşılığı yok. Bunu da en son ülke olarak yaşadığımız Van depreminde gördük. Bugün reaksiyonel olarak en hazır meslek gurubu sağlık çalışanları, afetlerde, savaşlarda, tatbikatlarda vs. biz bunu görüyoruz ama son 5 yılda en çok kaybeden meslek grubu derseniz de yine sağlık çalışanları”

YIPRANMAYI ÇIKARTAMADIK: “Biz bu konuda siyasi anlamda ciddiyetsizlik görüyoruz. Her şey Cumhurbaşkanı’ndan bekleniyor. 3 defa Sağlık Bakan’ı değişti, yıpranmayı çıkartamadık. 3 defa Maliye Bakanı’nın ismi değişti yıpranmayı çıkartamadık. 3 defa Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı’nın yeri değişti biz yine yıpranmayı çıkartamadık. Bugün Taşeron’da bile son sözü yine Cumhurbaşkanı söyledi ve sorun ortadan kalktı. Memleketin bürokratik ve siyasi yapısında herkes çözümü sadece Cumhurbaşkanı’nda arıyor. Şuanda yıpranmanın 4.yılına girdik, üzülerek takip ediyoruz. Bu dönem çıkacağı söyleniyor ve nasıl bir yıpranma çıkacağını bizler de bilmiyoruz”

SAĞLIK HİZMETLERİ SUNUMU: “Şuanda Eskişehir sağlık ve hizmet sunumu açısından her şeye rağmen Türkiye’nin ilk 20 ilinden bir tanesi. Birinci sınıf ‘Acil Sağlık Hizmetleri’ sunumu var elimizde. İlçe merkezimiz büyük, iki tane merkez ilçeden oluşuyoruz, il nüfusunun hepsi merkezde yaşıyor ve yüzde10’u, 15’i sadece kırsalda. Bu da bizim sağlık hizmetleri sunumunu kolaylaştırıyor bir nevi. Merkezi nüfusa hizmet vermiş oluyoruz”

Şuanda devam eden ve önümüzdeki dönemde gerçekleşmesi planlanan projeleriniz nelerdir?

SES GETİREN SENDİKAYIZ: Sağlık-Sen ailesi olarak her gün değişik platformlarda sağlık çalışanları haklarını dile getiriyoruz. İlçe gezilerimizi yapıyoruz ve idarecinin, bürokratın veya birçok siyasetçinin bile gitmediği ilçelere bizler giderek oradaki sıkıntıları birebir notlarımızı alarak çözüm merkezlerine iletiyoruz. Sağlık-Sen ailesi olarak 3 yıllık performansımıza baktığımızda birçok projemizi gerçekleştirmiş, Türkiye’nin en sosyal gerçekleştirilen projeleriyle beraber ses getiren sendikasıyız. Siyaset üstü bir dilimiz var. Eskişehir’de her sağlık çalışanının görüşü ne olursa olsun oturabilecekleri tek sendikayız. 

SOSYAL PROJELERİMİZ: Türkiye’nin en etkili Kadınlar Komisyonu’na sahibiz. Engelliler Komisyonumuz var, Genç Sağlık-Sen Komisyonumuz var, birçok alanda da sosyal projelerimiz devam ediyor. Bugün sadece Ramazan Ayı’nda yardım yapan sendika veya Sivil Toplum kuruluşu görüntülerinden uzak yılın 12 ayı bütün vatandaşların sıkıntısı neyse Sağlık-Sen olarak pansuman yapıyoruz.

YARDIMLARA DEVAM EDİYORUZ: 2017 yılı içerisinde 350 tane çocuğumuzu hem kıyafet hem ayakkabı olarak giydirdik. Afyon Milli Eğitim Müdürlüğü’nde yapmış olduğumuz bir proje ile 70 tane çocuğumuzu orada ekstradan giydirdik. Bize telefon eden, haber veren, bu konularda yardıma ihtiyacı olan birçok öğrenciyle yıl içerisinde süre gelen kırtasiye yardımı ve birçok yardımlara da devam ediyoruz. Aile Sosyal Politikalarda Türkiye’de ilk defa yapılan ‘81 yetime 81 bisiklet kampanyası’ düzenleyerek hediyelerini verdik. Sadece sağlık alanında değil toplumun da sıkıntılı olduğu alanlarda görüşlerimizi dile getiriyoruz. 

SAĞLIK KENDİNİ YENİLEMEK ZORUNDA: 2018 yılı içerisinde iki tane büyük hastanemiz var şuanda taşınması beklenen. Birçok personelin oryantasyonu olacağı, Şehir Hastanesinin kurulacağı ve ilk defa uygulanacağından dolayı 2018’de de bizi biraz hareketli günler bekliyor. 2018 yılından beklentilerimiz, vatandaşlarımızın daha bilinçli, sağlık çalışanların sıkıntılarının giderildiği, hayırlı bir yıl olmasını diliyoruz. Sağlık her gün kendini yenilemek zorunda. Bu konuda da bizi yönetenlerin hiçbir şeyin karşılığının sağlık olmadığını, parayla ölçülemediğini anlatmak lazım. 

MANTIKLI YAKLAŞIMLAR SERGİLENMELİ: “Bizim Ülkemiz iki büyük deprem yaşadı, birisi Sakarya depremiydi. Bütün meslek grupları, herkes kendi ailesine kendi akrabasına kendi çocuğuna koştururken, sağlık çalışanları görev emriyle bir anda deprem bölgesine gönderildi. Bizler mesleğimizi eşimizden, çocuğumuzdan, ailemizden, sosyal hayatımızdan fedakârlık ederek yapıyoruz ve bunun parayla ölçülecek hiçbir tarafı yok. Bu konuda da halkımızın daha bilinçli olması lazım, sağlık çalışanlarına özlük hakları verilirken biraz daha mantıklı bir yaklaşım sergilenmesi gerekiyor. Biz boş durmuyoruz”

ÜYE BAŞARIMIZ: Bugün ülkede 7 Haziran Referandum’undan sonra birçok sanal sendika oy kaybederken, üye kaybederken, biz Türkiye’de birinci olarak 400 sıfır üye yaparak başarı gösterdik. Her 10 sağlık çalışanının 9’u bizim üyemiz ve şuanda 5 bine yakın üye potansiyelimiz var. Biz yaptıklarımızla övünüyoruz, yaptıklarımızı gösteriyoruz. İnsanların hayal edemediği birçok projeyi gerçekleştiriyoruz. 

SAĞLIKÇILAR LOKALİ: 2018’de sağlıkçılara, ‘Sağlıkçılar Lokali’ kurmak için Odunpazarı bölgesinde bir yer arıyoruz. Bütün sağlıkçıların boş zamanlarında daha dolu zaman geçirmeleri için güzel bir mekân açmayı hedefliyoruz. 2017 yılında sendikamızın hizmet binasını yeniledik. Herkesin hizmet alabileceği çarşı merkezinde bir hizmet binası yaptık, çalışıyoruz. 

HEDEFLERİ OLAN BİR SENDİKAYIZ: Sağlıkçılar için durmayacağız, susmayacağız da. Eksik neredeyse söylemeye çalışacağız ve bizler tabanla tavan arasındaki alçı gibiyiz. Bütün sorunları, tavanın sıkıntılarını tabana, tabanın sıkıntılarını tavana birleştirerek arada malzeme görevi görüyoruz ve birlikte daha iyi hizmet sunumu yapıyoruz. 3 yıldır sendika başkanıyız, 3 yıldır şehirdeki hiçbir idareci 10-15 yıl önceki sağlık görüntüsünden uzak, zalimlik yapamıyor, zulüm yapamıyor. Kapılar herkese açık, ulaşılabilir bir sağlık sistemi var. Biz de Sağlık-Sen olarak gerek vatandaşa gerek çalışanlara, gerek idarecilere, herkese kapımız açık. Birçok ortak projeyi beraber yapıyoruz. Hedefleri olan bir sendikayız. 

ÜYELERİMİZİN HİZMETİNDEYİZ: Yapmış olduğumuz birçok projeyle de üyelerimiz için 3 ayda bir dergi çıkartıyoruz. Eskişehir genelinde çıkarttığımız bir dergimiz var. Şuanda 3. sayımızı çıkarttık. Yerelde yapılabilecek en iyi sendikacılığı yaptığımıza inanıyoruz. Buradan bütün üyelerimize şunu söylemek istiyoruz, kapımız her zaman açık, buradaki sendika binamız üyelerimizin yerleri. Sosyal medyada birçok adresimiz var, oralardan bize yazabilirler, 7/24 sıkıntılarını bize dile getirebilirler. Biz onların hizmetindeyiz” 

KADIN ELİ PROJESİ: “2018’den sonra 2023 hedefleriyle yola çıkacak daha genç daha dinamik bir yönetimle hizmetlerine devam etmeyi planlıyoruz. Şuanda aktif olarak Kadınlar Komisyonumuz, Engelliler Komisyonumuz ve Genç Sağlık-Sen olarak birçok proje üzerinde çalışıyoruz. Kadınlar Komisyonumuzun rutin olarak Eskişehir’deki birçok Sivil Toplum Örgütleri’yle beraber çalıştıkları projelerimiz var. ‘Kadın Eli’ projemizi hayata geçireli bir buçuk yıl oldu ve toplumda artık biz özel günler haricinde birçok alanda yaşlılara, gençlere, Aile Sosyal Politikalardan gelen çocuk esirgemede kalan çocuklarımıza rutin yardımlarda bulunuyoruz. 3 yıldır Başkanlık yapıyoruz, Ramazan ayında iftar dışında üyelerimizin belirlediği birçok ihtiyaç sahibi ailelere yardımlarda bulunuyoruz”

DEVLET HASTANESİNDEKİ PROJELERİMİZ: Şuanda iki büyük hastanemizde, özellikle Eskişehir Devlet Hastanemizde engellilerle ilgili ‘Şarj Bölümü’ diye bir yer kuruyoruz. Oraya Sağlık-Sen’in ismini vererek yakın zamanda açacağız. Türkiye Gençlik Vakfı’nın (TÜGVA) Gençlik Merkeziyle beraber yine Eskişehir Devlet Hastanesinin çocuk bölümünde ‘Çocuklar geleceğini ve geçmişini öğreniyor’ diye bir proje başlatıyoruz. Sağlık-Sen’in önderliğinde güzel bir ‘Masal Dünyası’ yeri oluşturacağız. Çocuklar geçmişinde Nasrettin Hoca’yı yaşayarak öğrenecekler, Mevlana’yı görecekler, Yunus Emre’yi görecekler. Hastanede yatıyor psikolojisinden çok, sanki başka bir yerde gibi hissetmelerini sağlamaya çalışacağız. Yakın zamanda bunu başlatmayı planlıyoruz.

GÜZEL BİR ZEMİN OLUŞTURDUK: Eskişehir Sağlık-Sen çok genç bir yönetime sahip. Bizim için projeyi düşünmek 10 dakika, uygulamaya sokmak 15 dakika, planlamasıyla beraber hayata geçmesi 20 dakika sürüyor. Bu konuda da çok fazla gönüllümüz var ve biz insanların bir yerde yardım yapacağı zaman birebir yardımı ulaştırırken de görmesini sağlıyoruz ve bu sayede de insanlar içi ferah bir şekilde gelecek dönemlerde de takip eden yardımlarını yapabilsin diyerekten güzel bir zemin oluşturduk. Herkese ulaştırıyoruz, proje bizde çok, sıkıntı çok, her gün çalışıyoruz. Umuyoruz, 2018 güzel geçecek.

Gündemde olan Termik Santral hakkında ne düşünüyorsunuz?

HANGİ GÖZLE BAKTIĞIMIZA BAĞLI: Bu, bizim sağlık çalışanları olarak destekleyip, desteklememekten çok, termik santrale hangi gözle baktığımıza bağlı. Ülkemizde şuanda ne yazık ki Eskişehir’de 2019’da bir seçim var. Biz termik santralin seçime dönüştürülmesi taraftarı değiliz. Memleket için, Gerekli mi? Gereksiz mi? Sağlıklı mı? Sağlıksız mı?  Ve bütün toplum kuruşlarıyla istişaresi yapıldı mı? Yapılmadı mı? Ama burada gördüğüm kadarıyla her gün birisi termik santral ile ilgili basın açıklaması yapıyor ama olayı siyasi arenaya çekmek istemek, bizim açımızdan ülkenin geleceğiyle oynamak demek, bu benim şahsi fikrim.

YILBAŞINDA HİNDİYİ REVA GÖRENLER, KURBAN KESİMİNİN KARŞISINA GEÇİYOR: Şunu da dile getirelim, yeni yıl geliyor her yer süslenmiş Müslüman bir ülkede Noel kutlaması yapılıyor ve bütün sosyal medyalarda yılbaşında hindilerden bahsediliyor, hindiler kesiliyor, kutlamalar yapılıyor, bunlar yaşanıyor. Kurban Bayramı’nda kurban kesimi geldiğinde şuan ki termiğe birçok karşı çıkan STK’lar kurban keserek hayvanlara verdiğimiz zarardan bahsediliyor. Biz bu konuda farklı bir açıklama yapacağız. Bugün yılbaşında hindiyi reva görenler, kurbanda kurban kesiminin karşısına geçiyor, termikte de bakılması gereken nokta tam olarak burası. 

BİRLİKTE KARAR VERİLMELİ: Termik santral için Çevre ve Orman Bakanlığı’ndan bilgiler alındı mı? Çevre Bakanlığı bu konuyla ilgili ne diyor? Sağlık Bakanlığı’nın görüşü ne yönde? Bütün araştırmacılar bir araya gelip bundan sonra bir kararın verilmesi gerekiyor.

SİYASİ MALZEMENİN ÖTESİNE ÇEKMEK LAZIM: İkinci bir olay, güçlü bir Türkiye diyorsunuz, güçlü bir ülke diyorsunuz ve enerjinin yüzde 85’ini dışa bağımlı yaşıyorsunuz. Bugün Almanya’da termik santral oranı yüzde 65’lerde, Japonya’da Amerika’da birçok yerde termik santral var. Bizler çok lüks bir yaşam bekliyoruz, çok gelişmiş bir ülke bekliyoruz ama diyoruz ki, termik santral kurulmasın ama olsun mu olsun. Herkesin evinde üç dört tane cep telefonu var, bilgisayarı var ama ne diyoruz, çekici benim mahalleme kurulmasın, benden uzak dursun sağlığa zararlıymış. Bugün kullanmış olduğumuz cep telefonlarının zararlarını 100 yıl sonra öğreneceğiz ve bizim yaşamımız doğal olarak sonlanmış olacak. Yani bugün güçlü Türkiye diyorsanız güçlü yatırımlar yapmak zorundasınız ama termiği sağlık alanında, çevre anlamında konular neler orada tartışmak lazım. Siyasi malzemenin ötesine çekmek lazım.

TÜRKİYE ÇOK GEÇ KALMIŞ DURUMDA: ‘Termik Santral evet gerekli ama Eskişehir’de olmaz’, böyle bir dünya yok, böyle bir görüş de yok. Bu konuda da siyasete çok sokmadan bu konularda fikir birliği verebilecek, fikir beyanatı verebilecek kurumların resmi onaylarını kontrol etmek lazım. Bence Nükleer Enerji de bile öyle. Türkiye çok geç kalmış durumda. Bugün bize hükmetmeye çalışan ve dünyanın kaderini çizen birçok ülke, nükleer enerjiyi de, termik santrali de 50 yıl önce başarmış ülkelerdir. Bizi ilgilendiren sadece sağlık kısmı. Bunun için de diyoruz ki, herkesi duyarlı olmaya ve siyasetten bu termiği uzak tutmaya çalışmak lazım. Eskişehir’in kararını bekleyip göreceğiz.