Partisinin TBMM grup toplantısında konuşan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, konuşmasının başında iki gün sonra olmasından dolayı tüm basın mensuplarının 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nü kutladı. 

"Ruh Sağlığı Yasası'na ihtiyaç var": Bahçeli, günümüzün karmaşıklaşan hayat şartlarında, vatandaşların maddi ve manevi sorunlarının yanı sıra ruhsal olarak da zorluk çektiğini dile getirdi. Ruh sağlığı hizmetleri alanında hizmet alan ve hizmet veren insanların ağırlaşan problemlerinin farkında olduklarını aktaran Bahçeli, tüm bu sorunlarla şuurlu, programlı ve etkili şekilde başa çıkabilmek için hakların, sınırların, yetkilerin açık ve net olarak belirlendiği bir toplumsal sözleşmeye, diğer bir ifadeyle "Ruh Sağlığı Yasasına" ihtiyaç olduğunu söyledi. Gelişmiş ülkelerin tamamında, gelişmekte olan ülkelerin birçoğunda söz konusu yasa olduğunu anımsatan Bahçeli, Türkiye’de ise bu alanda bir boşluk olduğunu kaydetti. Bahçeli, "Bu kapsamda sosyal ve toplumsal pek çok yararı olacağına inandığım Ruh Sağlığı Yasasının bu yıl içinde TBMM’den çıkarılmasını içtenlikle bekliyor ve temenni ediyorum. Konuyla ilgili bir kanun teklifi hazırlayan Aile, Kadın ve Engellilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcımız Deniz Depboylu Hanımefendiyi tebrik ediyor, bu teklifin yasalaşması halinde mühim bir eksikliğin telafi edileceğine inanıyorum" şeklinde konuştu. 

"Antidepresan ilaç kullanımı tehlikeli düzeyde": Yaşanan ağır sorunların ruh sağlığına olumsuz yönde tesir ettiğine dikkat çeken Bahçeli, "Bunu inkar etmek anlamsızdır, faydasızdır. Türkiye Ruh Sağlığı Profili çalışmasında, ruhsal sorunu olanların yalnızca yüzde 14’ünün herhangi bir uzmana müracaat ettiği belirlenmiştir. Çoğalan intiharlar, yaygın bir hal alan antidepresan ilaç kullanımı tehlikeli düzeydedir. Şiddet vakaları, kadın cinayetleri, eften püften meselelerdeki derin anlaşmazlıklar tehdit edici bir seviyededir. Şu işe bakar mısınız, geçtiğimiz hafta, Gaziantep’te bir boşanma vakasıyla aralarında husumet bulunan iki akraba aile arasında çatışma çıkmış, 18 kişi yaralanmıştır. Bu olacak şey değildir. Söylerken bile içimin titrediği bir kadın cinayeti geçen hafta bir üniversitede gerçekleşmiştir. Genç bir akademisyen olan Ceren Damar evladımız gözü dönmüş bir katil tarafından hunharca katledilmiştir. Bu vahşi cinayetin üstelik bir üniversitede yaşanması tüyler ürperticidir. Yalnızca merhume evladımız değil, akademik hayat da saldırıya uğramıştır" diye konuştu. 

Eskişehir'deki katliamı hatırlattı: Bahçeli, 5 Nisan 2018’de yine bir cani tarafından Eskişehir Osmangazi Üniversitesi’nde 4 kişinin canına kıyıldığını anımsatarak, başta Ceren Damar olmak üzere, görevlerini icra ederken maruz kaldıkları kanlı saldırılarda hayatlarını kaybeden bütün masumlara Allah’tan rahmet, ailelerine başsağlığı diledi.