Türkiye'nin egemenlik haklarını kullanarak, kendi güvenliği ve ulusal çıkarları doğrultusunda bu alımı gerçekleştirdiğinin altını çizen Yüceses ''Söz konusu sistemin birinci grup malzemelerinin Mürted Hava Meydanı/Ankara'ya intikalinin 12 Temmuz 2019 tarihinden itibaren başladığını ve halihazırda devam ettiğini, S-400 Triumf'un, orta menzilli hava savunma sistemi S-300'den geliştirilen, 600 kilometre uzaklıktaki hedefi tespit ederek 10 saniyeden daha kısa sürede tepki veren, sahip olduğu 40 kilometre kısa,120 kilometre orta,250-400 kilometre uzun menzilli saniyede 4,8 kilometre hızla fırlatılan füzelerle,185 kilometre yükseklikteki tehdidi imha edebilen Rus yapımı yeni nesil bir hava savunma füze sistemi olduğunu, S-300'den en önemli farkının ise,hafif radar izine sahip olan ve hayalet uçak olarak adlandırılan hedefler de dahil olmak üzere, birden fazla uçak/füze/hava saldırısını aynı anda takip ve imha edebilmesi olduğunu'' belirtti.

Sistemin Ege ve Akdeniz Bölgelerinde konuşlanması durumunda,tehdit üreten bu coğrafyalarda stratejik üstünlüğünün Türkiye lehine değişeceğini söyleyen Yüceses, Rusya'dan S-400 alımı nedeniyle, Türkiye'nin yükümlülüklerini yerine getirdiği/parasını ödediği halde F-35 projesinden çıkartılması başta olmak üzere yaptırım tehditleri hakkında ise "Stratejik ortak olduğunu söyleyenler söz konusu kendi menfaatleri olduğu zaman,terör örgütü PKK/YPG'ye bize ücreti karşılığı vermedikleri silah ve eğitim desteğini vermede ve bu kanlı örgütü meşru zemine oturtma girişimlerinde beis görmemekte,ulusal menfaatlerimizi ve ülke güvenliğimizi savunduğumuz için bize karşı ise her türlü yaptırım tehdidini yapmaktadırlar.Ne tehditlere boyun eğeriz,ne Suriye'de terör koridoruna,ne Akdeniz'de ne de Ege'de oldu-bittilere izin veririz.Ulusal güvenliğimizin-çıkarlarımızın ve K.K.T.C'li kardeşlerimizin haklarının gasp edilmesine müsaade etmeyeceğiz.Tarih, almayı başaranlar için derslerle doludur. Benzer bir durumu 1. Dünya Savaşı öncesi İngilizlerle de yaşadık.Parasını ödediğimiz halde ''Reşadiye ve Sultan Osman'' gemilerimiz teslim edilmemiş, ABD ise Yunanistan'a 2 savaş gemisi satarak güç dengelerini Yunanistan lehine bozmuştu.Sonrası;Yunanlıların Anadolu'yu işgal için İzmir'e çıkması, biz onlarla uğraşırken Musul-Kerkük'ün kaybedilmesi! Yalnız unutulmamalıdır ki; Türkiye artık 20.yüzyılın başındaki o hasta adam değildir.Alternatifsiz hiç değildir.Her türlü siyasi,ekonomik kuşatmayı dağıtacak güce de sahiptir.Devletimizin bu konuda atacağı adımların da,savunma sanayii alanında yüzde 70'lere ulaşan yerlilik oranının yüzde 100 olması için yapılacak tüm çalışmaların da sonuna kadar arkasındayız'' dedi.