Dijital paranın kavram olarak bankaların veri tabanındaki dijital kayıt şeklinde saklanan yatırımlarla karıştırılmaması gerektiğini belirten SODİGEM Müdürü Doç. Dr. Yusuf Levent Şahin, “Öncelikle dijital paraları kaydi parayla karıştırmamak gerekiyor. Banka hesaplarında bulunan ve merkez bankalarının hesaplarında dijital kayıtlar şeklinde yer alan paralar dijital değildir; bu paralar dijital ortamda bulunan kaydi paralardır. Dijital paraların ise fiziksel bir niteliği bulunmuyor. Banknot veya bozuk para şeklinde değiller. Bilinen dijital paralar, kripto para niteliğindedir ve merkezî bir otorite tarafından kontrol edilmemektedir.” ifadelerini kullandı. Kripto paraların bazı önemli problemleri beraberinde getirdiğini belirten Doç. Dr. Şahin, “İlk olarak bu paralar altın gibi bir metaya ya da değerini koruyacak bir merkezi otoriteye sahip olmadığından değerleri çok dalgalanma gösterebilir. İkincisi, bu paralarla yapılan işlemlere ilişkin hukuki süreçler çok zayıf ve anlaşmazlık durumunda koruyuculuğu bulunmamaktadır. Üçüncü olarak, bu paraların herhangi bir otoriteden bağımsız ve anonim işlemlere olanak tanıması, yasadışı işlerde kullanılmalarını daha olası hale getirmektedir. Son olarak kripto paralar ülkelerin paralarını ikame etmeye başlarsa ağır yaptırımlar gündeme gelebilir.” değerlendirmesinde bulundu.

“Devletlerin paralarını dijital para sistemine adapte etmesi oldukça yüksek bir ihtimal”

Günümüzde üzerinde çalışılması gereken eksik yanları olsa da dijital paraların göz ardı edilemeyecek faydaları olduğunun altını çizen Doç. Dr. Şahin, “Tüm problemlere karşın kripto paraların oldukça önemli getirileri mevcuttur. Dijital paralar ile yapılacak para transferlerinin çok daha düşük maliyetli olması, ödemelerin ve para transferlerinin herhangi bir aracı kuruma ihtiyaç duyulmadan her zaman, her yerden ve istenilen her miktarda gerçekleştirilebilmektedir. Dijital para kullanımı ile harcama yapılırken anonim kalınmasına rağmen yapılan tüm harcamaların şeffaf biçimde herkes tarafından görülebilmesi kripto paraların önemli avantajları arasında gösterilebilir.” şeklinde konuştu.

Devletlerin de dijital paraya yaklaşımlarında bir dönüşüm yaşanabileceğine değinen Şahin, “Uzun vadede Türkiye’nin de içinde bulunduğu dünya devletlerinin kripto paraları tamamen yok saymadan kendi paralarını dijital para sistemine adapte etmesi oldukça yüksek bir ihtimaldir. Dijital paralara merkez bankaları tarafından doğrudan adapte olunmasının da farklı olası yöntemleri mevcuttur. Bunlardan en köklü olanı ise tam adaptasyon, yani merkez bankalarının dijital parayı doğrudan kendi kontrolünde tutarak tüm kullanıcılara hesap bazlı erişim imkânı sağlamasıdır. Ayrıca bu durum ticari bankaların görev ve yetkilerinin çok daha farklı bir biçimde belirlenerek işlevlerinin büyük ölçüde değişmesi gibi köklü değişimleri de beraberinde getirecektir.” dedi.