1985 yılında Hava Teknik Okullar Komutanlığından astsubay olarak mezun olan Servet Kahramaner, uçak bakım astsubay olarak Balıkesir ve Malatya’da görev aldı. 28 Şubat sürecinde eşinin başörtülü olması dolayısıyla takip edilen, evine gelen arkadaşları tarafından fişlenen 51 yaşındaki Kahramaner, tüm baskılara göğüs gererek severek yaptığı mesleğine devam etti. Hakkındaki fişleme ve karalama çalışmaları sonuç vermeyen Kahramaner, 1999 yılında arkadaşına kefil olduğu gerekçesiyle ilişiği kesildi. Ailesiyle zorlu günler geçiren ve eşinden de ayrılmak zorunda kalan Servet Kahramaner, çocuklarının eğitiminin yarıda kalmasını unutamıyor.

LİYAKATLI PERSONELLER TEK TEK AYIKLANDI: Sürecin 1994’lü yıllarda başladığına ve askeri birliklerde mesajlar yayınlandığını belirten Kahramaner, “İrticai faaliyetlere karışan personeller takip edilirdi. O dönem bizler de takip edildik eşim başörtülü olduğu için. Misafirliğe gelen arkadaşlarımız meğer bizi fişlemek için geliyormuş. Evde Kuran-ı Kerim var mı? Namaz kılınıyor mu? Nasıl bir yaşantımız olduğu not ediliyormuş. 28 Şubat süreci böyle başladı. Birçok yerde bu böyle yapıldı. Diğer arkadaşlarımıza da bu böyle yapıldı. Bu yönde sağlam bir gerekçe bulamayınca bir arkadaşıma kefil olduğum için böyle bir gerekçe buldular. Bu gerekçe ile de 1999 yılında ilişiğimizi kestiler. Yaşanan o kadar çok olay var ki. O dönem birliklerde alkol ve diğer partiler düzenlenirdi. Kimler alkol alıyor, kimler daha sosyal diye ayrıştırmalar yapılırdı. Su içtiğimiz bardaklar bile koklanırdı. Bu tespitleri, fişlemeleri yaptılar. Bunu 15 Temmuz’un ardından bunu daha iyi anladık. O dönem meğer tüm Türk Silahlı Kuvvetleri olmak üzere devletin diğer kurumlarından kendilerine yer açmak için FETÖ’nün yaptığı bir ön girişimdi. Liyakatli, dinine ve vatanına bağlı ne kadar personel varsa tek tek ayıklandı. Darbeye karşı çıkacak, bunu kabullenmeyecek vatansever insanları sistem dışına itmek için bir yol izlendi. Tüm kadrolara kendi personelleri yerleştirildi. O dönemde devre arkadaşlarımız 28 Şubat’ın öncesinde eşleri başörtülü olan devre arkadaşlarımız, kendi iç bünyesindeki olaylardan dolayı eşlerinin başını açtırdı. Bu şekilde kendilerini gizlediler ve içeride kaldılar” dedi.

BİN YIL SÜRECEK DENİLDİ 15 YIL SONRA İZLERİ SİLİNDİ: İhraç edildikten sonra hayatının tersine döndüğünü ve etrafında kimseye derdini anlatamadığını dile getiren Servet Kahramaner, bu yüzden ailesinin dağıldığını ve çocuklarının eğitimini yarıda bırakmak zorunda kaldığını aktardı. Kahramaner, “İhraç edildiğimde askerlikten başka meslek bilmiyordum. Çünkü 18 yaşında mezun olduğumda yapacak işim buydu. Gönül verdiğimiz bir işe çocuk yaşta başladık. İlişiğimiz kesildiğinde sudan çıkmış balığa döndük adeta. Ne yapacağımızı bilemedik. Bunu en yakınlarıma dahi anlatamadım. Herkes bana şüphe ile bakmaya başladı. Ama ben 98 sicil not ortalaması ile ilişiğim kesildi. Aldığım takdirlerin haddi hesabı yok. Sivil hayatta da öncelikle iş bulmakta zorlandım. Çünkü askeriyede yaptığım işin bir sivil hayatta bir karşılığı yok. Uçak teknisyeniyim ve ne iş yapacağımı bilemedim. Aylarca işsiz kaldım. Aile içinde de huzursuzluklar başladı. Toplumun bakış açısından dolayı da kendinizi anlatamayacak durumdaydım o dönemde. İki yıl sonra da evliliği yürütemedik ve eşimle ayrıldık. Ailem dağıldı ve çok sıkıntılı zamanlar geçirdim. Farklı iş kollarında çalıştım. Her şeyi geçtim çocuklarımın eğitiminin yarıda kalmış olması, bunun hiçbir karşılığı olamaz. Bunu yapanlar Bu dünyada olmasa da diğer dünyada mutlaka hesabını verecektir. Çok sancılı, baskı ve bezdirinin had safhaya ulaştığı bir süreçti. Bu darbenin etkileri bin yıl sürecek demişlerdi. Çok şükür ki 15 yıl sonra izleri yavaş yavaş silinmeye başladı. Bizler gerçekten vatanını seven, yurtsever askerler olarak hizmet etmeye çalıştık. O şekilde şerefli üniformayı gururla taşıdık ve artık haklılığımız ortaya çıktıysa bu itibarlarımızın iade edilmesi gerekiyor. Eminim ki bu dikkate alınacaktır” şeklinde konuştu. KADİR ARSLAN | İHA, ESKİŞEHİR