Henüz 2,5 yaşındayken ateşlenen ve tetkikler sonucu lösemi teşhisi konulan Ahmet Ünal Yardımcı'nın hayatının ilk dönemleri neredeyse hastanede geçti. Tedavisinin ilk günlerinde saçları dökülen, doktorların "yüzde 25 yaşama şansı var" dediği Yardımcı, 7 aylık kemoterapi tedavisine olumlu yanıt verdi. Tedavisi boyunca yanından ayırmadığı oyuncak bebeğine de bir doktorun hastasını iyileştirir gibi yaklaşan Yardımcı, 4 yıl sonra lösemiyi yenerek okula başladı. Artık arkadaşları ve kardeşi Ramazan'la dilediği gibi oyunlar oynayan 5'inci sınıf öğrencisi Ahmet Ünal, tıp fakültesini kazanarak doktor olmayı hedefliyor.

"Ahmet çok hayat dolu bir çocuk"

Anne Hicran Yardımcı, oğlu Ahmet'e 2010 yılında lösemi teşhisinin konulduğunu söyledi.

Yüksek ateşi olan Ahmet'i götürdükleri devlet hastanesi doktorlarının, kan değerlerinin düşük çıkması üzerine Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesine sevk ettiğini anlatan Yardımcı, "Oraya gittiğimizde kemik iliği ve omurgasından sıvı alındı. Bunların sonucunda Ahmet'e lösemi teşhisi konuldu. Öğrendiğimiz ilk günden itibaren maske takmaya başladık. Tedavi sürecine başladığımız bir-iki gün içinde Ahmet'in saçları döküldü. Yüzde 25 yaşama şansı bulunan Ahmet için tedavi süreci çok zordu. Kemoterapi tedavisi gördü. 7 ay hastaneden hiç çıkamadık. Ahmet hayat dolu bir çocuk. Hastane evimiz gibi oldu. O dönemde LÖSEV ile tanıştık. Bizim yanımızda oldular. 7 ay sonra Ahmet kemoterapiden etkilendi ve adeta öldü. Hiçbir şekilde tepki vermiyordu. Cihaza bağlı yaşıyordu ancak biz umudumuzu hiç kaybetmedik." dedi.

Hiçbir tepki vermeyen oğlunun, bir gün MR'a giderken sedyedeyken aniden kalkıp oturduğunu belirten Yardımcı, "O anda şoke olduk. Bu, büyük bir mutluluktu. İki gün sonra da taburcu oldu. Tedavi süreci iki yıl daha devam etti. Ahmet ile birlikte hayata daha çok sarıldık. Okulda öğrenim görmeye başladı. Okulda enfeksiyon kapmaması için yoğun çaba sarf ettik." diye konuştu.

Yardımcı, Ahmet'in tedavi sürecinde küçük oğlu Ramazan'ın dünyaya geldiğini belirterek, onun kordon kanını ağabeyine fayda sağlaması için Ege Üniversitesinde muhafaza ettiklerini söyledi.

Ahmet'in hastanede tedavi olurken oyuncak bebeklere ilgi duymaya başladığını anlatan Yardımcı, şunları kaydetti:

"Bizden bir oyuncak bebek istedi. LÖSEV bize kocaman bir oyuncak bebek getirdi. Ahmet onu hiçbir zaman yanından ayırmıyordu. Ahmet, doktor, oyuncak bebeği da hasta oluyordu. Ona iğne yapıyordu. Hastalığı geçene kadar hep o bebekle oynadı. Meslek olarak doktorluğu seçti. Lösemi hastası çocukları iyileştirmek için çalışacağını söylüyor."

"Doktor olunca lösemili çocuklara yardımcı olacağım"

Ahmet Ünal Yardımcı, hastalığı atlattıktan sonra okula başlamaktan duyduğu mutluluğu dile getirdi.

Arkadaşlarıyla oyunlar oynamanın ve gezmenin kendisine mutluluk verdiğini anlatan Yardımcı, "Derslerimde başarılıyım. Ortaokul bitirdikten sonra iyi bir liseyi kazanmak istiyorum. Tıp fakültesini kazanıp bitirdikten sonra iyi bir doktor olmayı hedefliyorum. Doktor olduktan sonra aileme ve benim gibi lösemi hastası çocuklara yardımcı olmak istiyorum. Lösemili yoksul çocukların yanında olarak onlara yardım edeceğim. Doktor olursam hastalara yardımcı olacağım." ifadelerini kullandı.