FETÖ'nün 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminin ardından suçüstü yakalanan şüpheliler hakkında iddianameler hazırlanarak bağımsız mahkemelerce yargılamalara başlandı.

Örgüt üyesi tutuklu sanıklar, cezaevlerinde başka koğuşlardaki örgüt üyeleriyle haberleşmeyi mektup ve notlarla sağlama peşine düştü. Örgütün sözde üst düzey yöneticileri de ayrı tutuldukları hücrelerde kimseye ulaşamazken, yargılandıkları duruşma salonlarını haberleşme için fırsat bildi.

Notlarla, darbe girişiminin FETÖ tarafından yapıldığının kanıtlanmaması adına sanıkların itirafçı olmaması yönünde "motivasyon" ve örgütsel bağın devamlılığı amaçlandı. Örgüt üyelerinin izlediği bu yöntem, cezaevi güvenliğini sağlayan güvenlik güçlerinin dikkati sayesinde sekteye uğratılsa da konunun takibi ve irtibatın engellenmesi büyük önem taşıyor.

Jandarma ve ceza infaz memurlarınca ele geçirilen söz konusu yazışmalar, FETÖ suçlamasıyla yargılanan sanıkların ortak inkar taktiğini de ortaya çıkardı.

Avukat kızı ile göndermiş

Eskişehir'de, örgüt üyeliğinden hükümlü iş adamı Yalçın Ercan'ın, koğuş arkadaşı tarafından aynı suçtan tutuklu eşine yargıyı yanıltmak için kaleme alınan mektubu avukat kızı aracılığıyla ulaştırdığı iddiasıyla dava açıldı.

Eskişehir 4. Ağır Ceza Mahkemesindeki davanın ilk duruşmasında, tutuksuz yargılanan Büşra Nur Ç, mektubu babası Yalçın Ercan'ın verdiğini itiraf ederek, "İçinde ne yazdığını bilmiyordum. Bir karı kocanın arasındaki özel durumdur diye düşünerek mektubu açmadım." şeklinde savunma yapmıştı.

"Suçlamaları kabul etmeyeceğiz" notu

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi örgütlenmesine yönelik soruşturma kapsamında haklarında dava açılan 26'sı tutuklu 35 sanığın Eskişehir 2. Ağır Ceza Mahkemesince yargılandığı davada Mahkeme Başkanı Faruk Şener, tutuklulardan birinin farklı koğuştaki FETÖ zanlısına göndermek istediği yazılı notun cezaevi yetkililerince ele geçirildiğini söyledi.

"Duruşumuz net. Suçlamaları kabul etmeyeceğiz. İmtihan sertleşiyor, gerekirse kalan ömrümüzü burada geçireceğiz. Sadakat testinden geçiyoruz. Haftaya salı mahkememiz var. O mahkemeye gideceğiz. En azından adamlık görsünler." ifadelerinin yer aldığı notu kimin yazdığı sorulduğunda sanıklardan Hüseyin Uğur Yazıcı, kendisinin yazdığını itiraf etti.