Kemal Azak açıklamasında şu ifadelere yer verdi;
“Sayın Alp, siz kendinizi dünya akıllısı, belediye emekçilerini de söylediğiniz her söze inanan saflar mı zannediyorsunuz. Biz emekçiyiz. Alın terimizle geçiniyoruz. Kim alın terimize daha yakınsa, kim emeğimize değer veriyorsa, saygılıysa omuzlarımıza alır, baş tacı ederiz. Kim, emekçiye saygı duyuyorsa, kim bizim çocuğumuza kendi çocuğu kadar değer veriyorsa biz onu destekleriz.
Kim bizim emeğimize alın terimize katkı için bir adım atarsa, biz üç adım atarız.Bizi ikinci sınıf gören anlayışa da, seçim zamanlarında boş vaatlere inanacak kadar aptal değiliz.
Ziya Paşanın bir lafı var. "İnsanın aynası iştir, lafa bakılmaz. Bir kişinin aklının seviyesi yaptığı işte görünür."
Sayın Alp, sendika örgütlülüktür. Demokrasidir. Haktır, Hukuktur.
Sendika, işçiyi maraba olarak gören anlayışa karşı işçinin yasal haklarını kullanmasıdır. Sendikaya üye olmak yasal ve demokratik bir haktır. Sayın Alp siz belediye şirket işçilerinin demokratik haklarını kullanıp sendikaya üye olmasını baskıyla, tehditle engellemediniz mi?
Sayın Alp, Beylikova Belediye Başkanlığı yaptığınız dönemde, sendikalı işçileri toplu sözleşme imza aşamasında baskı yaparak sendikalarından istifaya zorlamadınız mı? Sayın Alp, siz çalıştırdığınız emekçileri baskıyla, tehditle, sendikasız, toplu sözleşmesiz bırakıp sonra da “ben ne verirsem onu alırsınız” demediniz mi?
Şimdi gelmiş Odunpazarı emekçisine iş, aş güvencesi veriyorum diyorsunuz. Hadi oradan…
Yönettiğiniz belediyede çalışan emekçileri toplu sözleşmesiz, sendikasız bırakacaksınız sonra da Odunpazarı belediye emekçisine iş güvencesi vereceksiniz”
