2024 yılında geçerli olacak yeni asgari ücret ile ilgili değerlendirmelerde bulunarak sözlerine başlayan CHP Eskişehir İl Başkanı Talat Yalaz “Asgari ücret geçtiğimiz hafta 17 bin 2 TL olarak belirlendi. Bu ücret çalışan işçilerimizin insan onuruna uygun yaşayabilecekleri bir ücret değildir. Bugün asgari ücretli, aldığı maaşla barınma sorununu bile çözemiyor ama hala işçi için, emekçi için oyun peşinde olan iktidar, hedeflenen enflasyon oranına göre bir kez zam yapacağız diyor. Bugün hepimiz biliyoruz ki bu ülkede enflasyon üç hanelerde. Her ne kadar yüzde 65 olarak açıklasalar, aydan aya değişse de buna kimse inanmıyor. Ekmekten, peynirden, süte kadar kat kat her şeye her ay zam geliyor. Hedeflenen enflasyon yüzde 35 olsa da enflasyon, 2024’te üç haneyi maalesef yine görecek yine olan işçiye olacak. Hedeflenen değil, gerçek enflasyon oranında asgari ücret oranı belirlenmelidir. İşçi artık açlığa terk edilmemelidir. Türkiye’de her iki kişiden biri asgari ücretle çalışıyor. Asgari ücret istisnai ücret olmaktan çıktı, artık asgari ücret olağan ücret haline gelmiş durumda. Yoksulluk sınırı şu anda 44 bin lira. Ülkemizde insanlar 17 bin lirayla geçinmeye mecbur bırakılıyor. Seçim senesi biliyorsunuz iki kez asgari ücret güncellediler. Seçimden sonra bir kez güncelleniyor. Asgari ücret yıl da en az iki kez güncellenmelidir ve işçilerimizin insan onuruna uygun yaşamasına elverişli bir tutar olarak belirlenmelidir” dedi.

“Bu siyaset üstü bir konu”

Eskişehir gündemindeki, Mihalgazi ve Sarıcakaya bölgesine bir holding tarafından yapılması istenen siyanürlü altın-gümüş maden ocağı ile ilgili sert eleştirilerde bulunan Yalaz, “Biliyorsunuz Cengiz Holding 941 futbol sahası büyüklüğünde bir alanda kazı yaparak altın-gümüş çıkartmak üzere harekete geçti. ÇED alanının 713 hektarlık kısmının 542 hektarı Ormanlık alanı kapsamaktadır. Bu da ormanlarımızın yok olması sonucunu doğuracaktır. Yine ÇED Raporuna göre yılda 12.5 milyon ton su harcanacak olup, bu suyun yağmur ve Avlanmış deresinin üzerine kurulacak su temin göleti ile karşılanması mümkün değildir. Bu suyu temin edebilmek için Sakarya nehrine ve çevre dere ve göletlerden su temin etmek zorundalar. Tarımda kullanılandan daha fazla suya ihtiyaçları var ve bu bölgedeki sebze ve meyve yetiştiriciliğine de ciddi zarar verecek. Türkiye’nin narenciye ve sebzelerinin yüzde 20’sini sağlayan Sarıcakaya vadisi bu siyanürlü Altın çıkarma çılgınlığı yüzünden yok olacak. Sadece bu da değil; Siyanürle zehirlenen Sakarya nehrinin geçeceği Bilecik ve Adapazarı illerini de zehirleyerek bu atıklar Karadeniz’e dökülecektir. Bu tüm Eskişehirlilerin ortak sorunudur. Siyaset üstü bir konudur. Güzel topraklarımızın korunması ve gelecek nesillere güvenle emanet edilmesi gerekmektedir. Bu nedenle hep birlikte kararlılıkla bu faaliyete karşı mücadele edeceğiz” diye konuştu.

“Atatürk’ün hayalindeki cumhuriyet kenti Eskişehir’de…”

Suudi Arabistan’ın Riyad şehrinde oynanacak Süper Kupa maçı öncesi yaşananlarla ilgili de konuşan Talat Yalaz şu ifadeleri kullandı;

“Süper Kupa finalinin Suudi Arabistan’da oynanacak olmasını en baştan eleştirmiştik. Bu maçın Cumhuriyetimizin yüzüncü yılında Türkiye’de oynanması gerekirdi. Hatta oynanmasının en fazla yakışacağı yer kuruluşun ve kurtuluşun şehri olan, Atatürk’ün hayalindeki Cumhuriyet kenti olan Eskişehir olmalıydı. Bu talebimiz halen daha devam ediyor. Oynanacak maçta Atatürk görseline izin verilmediğini tüm dünya kamuoyu öğrendi. Futbolcularımız da kendilerine yakışır şekilde tepki olarak maça çıkmadılar. Tüm Türkiye kamuoyu da tepkisini dile getirdi ama Sayın Cumhurbaşkanının konuyla ilgili yorumu manidar. Diyor ki: Futbolu siyasete alet etmeyin. Yorumu bu. Bu ülkede siyaset üstü olan en önemli şey Atatürk’tür. Biz futbolu siyasete zaten alet etmeyiz. Ama Atatürk’ü de Suudi Arabistan’ın saygısızlığına meze etmeyiz. Bu yapılana iktidar olarak, devletin saygınlığını da göz ardı ederek sessiz kalışınız tüm kamuoyunu üzmektedir bilesiniz”