ÖZEL RÖPORTAJ | NEVİN BULUT ATAK  Rektör Prof. Dr. Erdal "Ulusal Raylı Sistemler Araştırma ve Test Merkezi, yalnızca üniversitemizin ve şehrimizin değil, ülkemizin milli bir projesidir. Bu projeye tüm gücümüz ile sahip çıkıyoruz ve gerçekleşmesi yolunda hızlı adımlar atıyoruz..." dedi. 

Tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs salgını sürecinde uzaktan eğitim gündeme geldi. Bu sürecin daha iyi işlemesi için önerileriniz nelerdir, üniversiteler altyapı ve öğrenci sayılarına göre değişik yöntemler kullanıyor Anadolu Üniversitesi bünyesinde bu süreç nasıl işleyecek?

Anadolu Üniversitesi yaklaşık 40 yıldır uzaktan ve açık öğretim yapan bir üniversite olarak, zengin eğitim materyalleri ve sistemleri ile, uzaktan eğitime en hazır üniversitelerinden birisidir. 2020-2021 güz döneminde, Covid-19 salgınının devam etmesi nedeniyle, tüm üniversitelerde olduğu gibi, üniversitemizde de, ağırlıklı olarak, çevrimiçi eğitime devam etme kararı alındı. Bu doğrultuda, bir yandan canlı dersler eşliğinde öğrencilerimizle interaktif bir şekilde dersler işlenirken, diğer yandan da öğrencilerimiz zengin eğitim materyallerimiz ile desteklenmektedir. Uygulama içeren sağlık hizmetleri, gastronomi ve mutfak sanatları ve engelliler entegre eğitimi bölümlerinde ise hem yüzyüze hem de çevrimiçi eğitimi kapsayan karma bir eğitim sürdürülmektedir. Üniversitemiz aynı zamanda 9 üniversiteye de öğrenme yönetim sistemleri desteği vermekte, binlerce e-kitap ve eğitim materyallerini ülkemizdeki tüm üniversite öğrencilerimizin hizmetine ve kullanımına sunmaktadır. 

Rektörlük zor bir görev, Anadolu Üniversitesi gibi öğrenci sayısı oldukça fazla bir üniversiteyi yönetmek ise daha zor. Sizin hedeflerinizde neler var? 

Üniversitelerin üç temel görevi vardır: Eğitim, araştırma ve topluma hizmet. Anadolu Üniversitesi olarak hem örgün eğitimde, hem de yalnızca Türkiye sınırlarında değil dünyanın birçok ülkesinde verdiğimiz açık ve uzaktan eğitimde kalite ve verimliliği artırmak istiyoruz. Farklı önlisans ve lisans programlarıyla ve özellikle ingilizce açacağımız programlarla, dünyanın farklı coğrafyalarına açılmak istiyoruz. Anadolu Üniversitesini, dünya çapında bir üniversite haline getirmeyi hedefliyoruz. Mevcut nitelikle insan kaynağımızı motive ederek, farklı teşvik mekanizmalarını devreye sokarak ve onlara değer verdiğimizi hissettirerek araştırma kapasitemizi genişletmek istiyoruz. Üniversitede üretilen bilginin topluma ve sanayiye yayılabilmesi için, işletmelerle, kamu kurumları ile ve sivil toplum kurumları ile işbirliğimizi artırarak, hem şehrimize hem de ülkemize yarar sağlayacak projelere imza atmak istiyoruz. Özetle, yönetim olarak biz, laf üreten, dedikodu üreten, işe yaramayacak bilgi üreten bir kurum değil, makale üreten, nitelikli ve erdemli öğrenciler yetiştiren, topluma, ekonomiye, sanata dokunan projeler üreten bir üniversite hedefliyoruz. Bu ortak paydalarda, şehrimizin tüm aktörlerinin de bizlere destek olmalarını bekliyoruz. 

Öğrenciler için en zor dönem tercih dönemi oluyor ve Anadolu Üniversitesi tercih edilen üniversitelerin başında geliyor. Siz bu durumu neye bağlıyorsunuz ve tercihlerini Anadolu Üniversitesi’nden yana kullanan öğrencilere ne söylemek istersiniz?

Bir kent olarak Eskişehir ve bu kentte yerleşik bir üniversite olarak Anadolu Üniversitesi, üniversite gençliği için cazip eğitim, kültür, sanat ve spor ortamları ve imkanları sunuyor. Bu nedenle çok tercih edilen bir üniversiteyiz. Ancak biz daha iyisine adayız. Yazın tercih döneminde başlattığımız tanıtım ve burs kampanyaları ile, bu yıl, YKS yerleştirme puanlarına göre ilk 200’ler, ilk 1000’ler, ilk 10000’ler gibi yüksek puanlı öğrencileri üniversitemize çekmeyi başardık. Sanat ve müzik bölümlerinde yüzlerce aday arasından çok yetenekli öğrencileri üniversitemize kazandırdık. Hakeza lisansüstü programlarımıza da binlerce başvuru aldık ve objektif kriterlerle aralarından en nitelikli öğrencileri üniversitemize kaydetmeyi başardık. Her uygulamamız ile öğrencimize değer verdiğimizi, onları yalnızca eğitimde değil, kültür, sanat ve sporda da desteklediğimizi gösteriyoruz ve göstereceğiz de. 

Türkiye’nin ilk raylı sistemler araştırma ve test merkezi olması beklenen Ulusal Raylı Sistemler Araştırma ve Test Merkezi(URAYSİM) Projesi ne aşamada bilgi verir misiniz? 

Ulusal Raylı Sistemler Araştırma ve Test Merkezi, yalnızca üniversitemizin ve şehrimizin değil, ülkemizin milli bir projesidir. Bu projeye tüm gücümüz ile sahip çıkıyoruz ve gerçekleşmesi yolunda hızlı adımlar attık/atıyoruz. Bu proje, raylı sistemlerde ve demiryolu ulaşımında ülkemize çağ atlatacak bir proje. Bunun şehrimiz için büyük bir fırsat olduğunun farkındayız. Üniversite olarak, hem insan kaynağı, hem de yönetim becerisi bakımından, bu projeyi rahatlıkla yürüteceğimize ve tamamlayacağımıza inanıyoruz. Yaptığımız görüşmelerde, hem sanayici ve işadamlarımız, hem de devletimiz, bu projeye önem veriyor ve bu doğrultuda bize her türlü desteği vereceklerini belirtiyor.

Üniversite hayatına yeni başlayacak öğrencilere ne tavsiye edersiniz?

Üniversite hayatı, öğrencilerimize bir eğitimin ötesinde, gelecekteki kariyerlerine yön verme, bu iş yaşamları ve meslekleri için gerekecek her türlü bilgi ve beceriyi kazanacak platform sunmaktadır. Burada, bir yandan geleceğe hazırlanırken, bir yandan da güçlü arkadaşlıklar elde edecekler. Özellikle yeni öğrencilerimize, burada alacakları her dersin, üniversitede geçirecekleri her saatin, gelecekleri ve meslekleri için birer tuğla olduğu gözüyle bakmalarını öneririm. Bir yandan sınıf ortamlarında alacakları dersleri, öğretim elemanları ile yapacakları konuşmalar ve değerlendirmeleri ciddiye alarak mesleki yaşamlarına hazırlanmalarını, diğer yandan da kişisel gelişimleri için gerekli ders dışı sanat, kültür ve sporla ilgili etkinliklere katılmalarını tavsiye ederim. Son sınıfa geldiklerinde değil, üniversitemize atacakları daha ilk adımda, kariyer planlarını düşünmelerini ve çizmelerini öneririm. Bu konuda, üniversitemizin tüm rehberlik hizmetlerinin yanı başlarında olduğunu belirtmek isterim. 

Gazete Eskişehir Ekspres'in Kasım-2020 sayısından...