RÖPORTAJ: NEVİN BULUT ATAK, ESKİŞEHİR EKSPRES

Virüsten korunmanın temel unsurları…

Koronavirüsle mücadele devam ederken alınabilecek bireysel önlemleri sıralayabilir misiniz?

COVID-19, hasta bireylerden öksürme, hapşırma yoluyla ortaya saçılan damlacıkların, 1 metre veya daha yakında bulunan kişilerin ağız, burun ve göz mukozasına sıçraması ile bulaşır. Ayrıca, hasta bireylerin öksürme, hapşırma yoluyla ortaya saçtıkları damlacıklara, diğer kişilerin elleri ile teması sonrasında ellerin ağız, burun ve göz mukozasına götürülmesi, temas etmesi ile de bulaşabilir. Bundan dolayı korunmanın temel unsurları; sosyal mesafenin (1.5 metre) korunması, maske takılması ve el hijyenidir.  Solunum sistemi semptomları bulunanların evde kalması, kalabalıklara katılmaması önemlidir. Dışarıdayken ellerin, göze, buruna veya ağıza dokunmaması gerekir. Öksürürken veya hapşırırken burun ve ağız tek kullanımlık bir mendil ile, mendil yoksa dirseğin iç kısmıyla kapatılmalıdır. Ateş, öksürük ve solunum güçlüğü şikayetleri bulunan kişiler hemen tıbbi yardım için başvurmalı, sağlık kurumunun talimatlarına uymalıdır.

Yaşantımızı yeni normal hayata göre düzenlemeliyiz

Normal yaşama geçiş sürecinde tavsiyeleriniz nelerdir?

COVID-19’un tamamen hayatımızdan çıkacağını düşünmemeliyiz. COVID-19 salgını sonrasında yeni normalleri benimsemeliyiz ve yaşantımızı buna göre düzenlememiz gerekiyor. Kalabalıklardan kaçınmak, sosyal mesafeye uymak, maske takmak ve el hijyenine  dikkat etmek yeni dönemdeki kurallarımız olacaktır.

Nerede bez, nerede tıbbi maske?

Tıbbi maske ve bez maske ikisini de kullanabilir miyiz?

Toplum içindeyken maske ve maskeyi kurallarına uygun olarak takmak önemlidir. Bez maske toplum içinde takılabilir, tavsiye edilmektedir. Ancak hastaneye giderken, hastaların, hastalık açısından şüpheli olanların ve sosyal mesafenin uygulanamayacağı alanlarda bulunanların tıbbi maske takmaları gerekmektedir. Ancak maske çenenin altında tutulursa hiçbir işe yaramayacaktır. Maske takmadaki amaç, ağız ve burnun tam kapatılmasıdır.

Kapalı alanlarda kalabalıkların oluşması önlenmeli

Kapalı ortamda çalışmak zorunda olanlara ne tavsiye edersiniz?

Kapalı alanlarda kalabalıkların oluşması önlenmelidir. Kapalı ortamlarda 4 metrekarelik alanlarda bir kişi olacak şekilde planlamalar yapılmalıdır. Kapalı ortamda çalışan bireylerden ateş, öksürük, burun akıntısı ve solunum sıkıntısı olanların işe gelmemesi gerekir. Çalışma süresince kurallara uygun maske takılmalıdır. İş ortamında herkes aynı anda su/çay/kahve/yiyecek tüketmemelidir. Eller,sık sık, su ve sabunla 20 saniye süreyle yıkanmalıdır. Su imkanı olmazsa eller en az yüzde 70’lik alkol veya kolonya ile temizlenmelidir. Kapalı ortamlarda, ortam havalandırması önemli olup, kapı ve pencereler açılıp sık sık havalandırma yapılmalıdır. Klimalar, eğer dış havayı alıp iç ortama veriyorsa kullanılmalıdır. Günde en az bir kez zeminin su ve deterjanla temizlenmesi, buna karşılık sık dokunulan alanların 1/100’lük çamaşır suyu, çamaşır suyunun korozyon etkisinin olacağı malzemelerde ise en az yüzde 70’lik alkol ile temizlenmesi gereklidir. Çalışanlar el hijyenine daha dikkatle uymalıdır. 

Türkiye’de hastane imkanları iyi ve malzeme sıkıntısı yaşanmadı

Türkiye’nin COVID-19 ile mücadelesi nasıl gidiyor, diğer ülkelere göre elde edilen başarının nedeni nedir?

COVID-19, Türkiye’ye pek çok Avrupa ülkesine göre geç gelmiştir. Bu durum, Türkiye’nin hazırlık yapması için zaman kazandırmıştır. Türkiye, COVID-19 pandemisi için tam baskılama yöntemini uygulayan ülkelerden olmuştur. Bu nedenle toplumsal hareketin önemli düzeyde kısıtlanması için ciddi adımlar atılmıştır. Bunun yanı sıra birinci basamak sağlık kuruluşlarında hastaların temaslılarının iyi takibi yapılarak, yeni hastalar bulunmuştur. Bu çalışmalar hastalığın toplum içinde yayılmasının önlenmesi açısından oldukça yararlı olmuştur. Hasta tedavi ve takip hizmetlerinin de başarıyla yürütülmesi, ölüm hızının düşük seyretmesini sağlamıştır. Türkiye’de hastane imkanları iyi idi. Bu nedenle hasta yatağı ve yoğun bakım hizmetlerinde yetersizlik olmamıştır. Malzeme sıkıntısı başlarda olacağı sanılsa da, olmamıştır. Gerekli her malzeme ve ilaç rahat temin edilmiştir. Türkiye, mücadelesini bir “Bilim Kurulu” danışmanlığında yürütmektedir. Bu durumda önemli bir farklılık olmuştur. 

COVID-19 hastaları bağışıklık kazanıyor

Hastalığı geçirdikten sonra dikkat edilmesi gerekenler nelerdir?

Şu anki bilgilerimiz hastalık geçiren kişilerin bağışık hale geldikleri ve bir daha hastalığı geçirmeyecekleri yönündedir. Ancak tedavi bittikten sonra boğaz sürüntü testi negatif olmadan hasta normal hayatına dönmemelidir.

Aşı için zamana ihtiyaç var

Koronavirüs aşısı ile ilgili yeni gelişmeler var mı? Türkiye’de bu konuda yapılan çalışmalar var mı?

Koronavirüs’e karşı bir aşı henüz geliştirilmemiştir. Dünya’da 30’un üzerinde merkezde aşı çalışmaları yapılmaktadır. Aşının ilk aşaması olan virüs izolasyonu yapılmıştır, ancak aşının hazır olması için daha zamana ihtiyaç vardır. Türkiye’de de ciddi aşı çalışmaları en az 3-4 merkezde sürmektedir.

Kurallara uyulursa yeterli koruma sağlanmış olur

İnsanlarla birebir temasın olduğu kuaför gibi meslek gruplarında alınan tedbirleri yeterli buluyor musunuz?

Sağlık Bakanlığı WEB sitesinde hemen her sektör için COVID-19 kapsamında alınması gereken önlemlerin neler olduğunu yayımlanmaktadır. Bu önlemlere uyulduğu takdirde hastalık kontrol altına alınabilecektir. Mevcut pratik bunu göstermektedir. Kuaförler de bu kurallara uyarsa, yeterli korunma sağlanmış olur. Tekrar hatırlatayım, mesafe kontrolü ve maske takma işlemi buralarda da çok önemlidir. 

Test riskli guruplara yapılıyor

Bundan sonraki süreçte herkesin test yaptırması gereken bir süreç olacak mı?

Herkese test yapılması mümkün olan bir uygulama değildir. Dünya’nın hiçbir yerinde de böyle bir uygulama yoktur. Ancak hastalık açısından riskli grupların, riskli iş kollarında çalışanların testlerinin yapılması önemlidir. Bu bağlamda ne kadar çok test yapılırsa o kadar yeni vaka erken bulunur izole edilir, bu da hastalığın kontrolünü kolaylaştırır.

Sağlık kuruluşlarının hizmetlerinin son gelişmelere göre en kısa zamanda organize edilmesi gerekmektedir

Normal hastane kontrollerini bırakan hastalar var, koronavirüs bulaşmaması için aylardır hastaneye gitmeyen hastalara ne tavsiye edersiniz?

Kronik hastaların takibi, olası sonuçları itibariyle en az COVID-19’dan korunmak kadar önemlidir. Yeni normallerimiz içinde kronik hastaların düzenli kontrollerini yaptırıp, tedavilerine devam etmeleri, bu bağlamda sağlık kuruluşlarının hizmetlerinin de son gelişmelere göre en kısa zamanda organize edilmesi gerekmektedir.

Son olarak ne söylemek istersiniz?

Kurallara ne kadar iyi uyarsak, en kısa zamanda, en az hasarla COVID-19’un zararlarından kurtulacağımızı hep aklımızda tutalım. Çünkü tam kabul görmüş ilacı yok, aşısı yok, çok kolay bulaşıyor, tek çare korunma.