Anadolu Üniversitesi İletişim Bilimleri Fakültesi Gazetecilik Bölümü 4. sınıf öğrencisi Razan Abu Asker, Gazze'nin güneyinde yaşayan ailesiyle saldırılar nedeniyle nadiren iletişim kurabildiğini anlattı.
İsrail saldırısı altındaki bölgede şu an temel ihtiyaçları karşılamak için bir imkan bulunmadığını belirten Asker, yemek, su, elektrik ve internet imkanının neredeyse hiç olmadığını vurguladı.
Saldırılardan dolayı Gazze'nin adeta dünyadan soyutlandığını dile getiren Asker, "Paraları olsa dahi bunu yapamıyorlar çünkü parayı çekebilecekleri bir yer bile kalmadı. Hiçbir yer kalmadı. Saldırılarda 3 arkadaşımı kaybettik. Kardeşim ise yaralı. Annem ve babamın şu anda sağlık durumu iyi." dedi.
"Filistinlilerle kurulan dayanışma tamamen samimi"
Razan Abu Asker, Türkiye'ye gelmeden önce Gazze'de yaşadığı süreçte korku dolu birçok olaya tanıklık ettiğini, İsrail'in saldırılarının yeniden başlamasıyla geçmişte yaşadığı travmalarının tekrar ettiğini aktardı.
14 yaşındayken çocukların öldürüldüğüne, evlerinin, şehirlerinin bombalandığına şahit olduğunu bildiren Asker, şöyle devam etti:
"Elbette bunları unutmak istiyorum ancak bu pek mümkün değil, bunları yaşadım sonuçta. Gazze'de büyüyen her çocukta bu tür anılar var. Küçüklüğümüzden itibaren tüm yaşadıklarımız, bu tür şeylerden ibaret oluyor. Savaş başladığından beri ne uyuyabiliyorum ne de çalışabiliyorum. Zaman zaman kaygılarımdan dolayı panikatak geçirdiğim bile oluyor."
Razan, yaklaşık 5 yıldır Eskişehir'de bulunduğunu, bu zaman diliminde Türk ile önemli bağlar geliştirdiğini belirtti.
Okuldaki akademisyenler başta olmak üzere herkesin kendisiyle empati kurduğunu kaydeden Razan, şöyle konuştu:
"Filistin'e karşı yapılan her saldırının Türkiye'de önemli bir karşılığı ve farkındalığı var. Filistinlilerle kurulan dayanışma tamamen samimi. Bu dayanışmayı Türkiye Cumhuriyeti Devleti nezdinde de görebiliyoruz. Türkler gerçekten bu saldırıların muhatabı kendileriymiş gibi dayanışma gösteriyor. En son Türkiye'ye sığınan Gazze vatandaşlarına kucak açtılar. Dünyaya bu örneği göstermek güzel bir şey."
