Tüm Süt, Et ve Damızlık Sığır Yetiştiricileri Derneği (TÜSEDAD) yönetimi, Et ve Süt Kurumu (ESK) Genel Müdürü Mustafa Kayhan ile yaklaşık 2 saatlik bir görüşme gerçekleştirdi.

TÜSEDAD tarafından görüşmeye ilişkin yapılan açıklamada, "Üretici temsilcisi olarak aklımızdaki soruları kendisine yönelttik ve aldığımız cevapların özetini siz üreticilerimiz ile paylaşıyoruz" denildi.

Açıklamada ise ESK ile ilgili görüşmelerde ortaya çıkan şu notlara yer verildi:

"Kesim fiyatları yükselecek diye besiciler hayvanlarını ellerinde tutuyorlar. Sosyal medya paylaşımları bu konuda çok etkili. Bu paylaşımlar her zaman vardı ancak aynı zamanda kırsalda bulunan küçük işletmelerin sayısı ciddi anlamda azalmasına karşın büyüklerin pazarda toplamdaki payı artmış. Bu fiyat konusunda bir kısır döngü oluşturuyor. Tabii pahalılığın özünde piyasada üretimin azalmış olması yatıyor. 2015 yılında körüklenen kontrolsüz hayvan ithalatı, içeride üreticinin zarar etmesine sebep verdi ve kırsaldaki üretim rekabet edemeyince yerli üretici üretimden çıktı."

“Kriz yönetimi yapıyoruz”

TÜSEDAD Yönetim Kurulu, "Şimdi kriz yönetimi yapıyoruz ve ESK bu anlamda doğru hamleler yapıyor. Öncelikle; ESK’nın 4 doların altında bir fiyata aldığı hayvanı, piyasada 6 dolara satıyor olmasının nedenlerinin doğru algılanması gerekli. Şöyle ki, ithalatın iç piyasadaki üreticileri mağdur etmemesi çok önemli. İthal hayvanı cazip kılmak yerine yerli hayvan alımını teşvik eden bir fiyatlandırma yapıldı. Bunu çok yerinde bulduğumuzu belirtmek isteriz. Sayın genel müdür, “İçeride maliyeti düşüremediğimiz için dışarıdan aldığımız hayvanın fiyatını iç piyasa bedeline yaklaştırmamız gerekiyor” dedi ve devam etti. “İç piyasa fiyatı arttığı zaman bu 6 dolar/kg fiyatı da arttırılacak. Bu sabit bir fiyat değil”. Özetle, iç piyasada üretimin teşvik edilip açığın dışarıdan karşılanmasına gayret ediliyor" açıklamasında bulundu.

Eskişehirli çiftçiler dikkat! Yüzde 100 indirimli kredi başlıyor Eskişehirli çiftçiler dikkat! Yüzde 100 indirimli kredi başlıyor

"Et 2-3 yıl daha cep yakmaya devam edecek"

Anaç hayvanların kesilmesi ve dengeleri bozan ithalatların sektörü sektörü bugüne ve bu duruma getirdiği ifade edilen açıklamada, "Yaklaşık 90 milyon nüfusu beslemekle sorumlu olan üreticilerin çıkarlarına ters düşen popülist siyasi hamleler yapmanın ne kadar yanlış olduğu bir kere daha ortaya çıktı. Bundan sonra et fiyatları enflasyon oranında artmaya devam eder. Kimse bu denklemin önünde duramaz. En iyi şartlarda 2-3 yıl içinde arz talep dengelenir ve alım gücüne göre daha uygun fiyattan et yeriz. O zamana kadar et cep yakmaya devam eder" denildi.

Süt fiyatının, maliyet artı refah payı olarak açıklanmasının şart olduğu bildiren TÜSEDAD, maliyet hesaplarının her ay internet sitesinde yayınlandığını hatırlattı.

Vergi usul kanunu esasları ve işletme ekonomisi doğruları ışığında yapılan hesapların ne eksik ne fazla bir işlem içermemesine rağmen, bazı kesimler tarafından “kasten yüksek gösterilmiş” algısı yaratıldığı vurgulanan açıklamada, "Derneğimiz asla böyle bir yanıltıcı bilgiyi kamuoyuna sunmaz. Türkiye’de üretim yapmanın maliyeti birçok ülkeden fazladır. Yedirdiğimiz yemlerin yaklaşık %50’si ithaldir. Yanlış süt fiyatları sebebi ile damızlık hayvanlarımız da ithal edilmek zorunda. Bu durumu değiştirmek mümkün, ancak ilim ve fen ışığında adım atmak koşulu ile. Üreticinin eline geçen süt fiyatı, verimli üretimi teşvik etmeli ve üretim planlaması çerçevesinde yapılmalıdır. Yeni üreticileri yaratmak yerine mevcut üreticilerin ekonomik ölçeğe getirilmesi ve verimliliğin teşvik edilmesi tek çözümdür. Bu anlamda bakanlığımızın çalışmalarını yakından takip ediyoruz ve planlarının bir an önce uygulamaya geçmesini umuyoruz" ifadelerine yer verildi.