Köy Hizmetleri Bölge Müdürü ve ESKİ Genel Müdürü olarak Eskişehir’de görev yapan Yıldırım, “Yapmış olduğum hizmetleri daha ileriye taşımak amacıyla milletvekili aday adayı olmaya karar verdim. Kentin genelinin yaşadığı sıkıntılarını bilmekteyim. Eskişehirimizin sorunlarının çözüme kavuşturulması konusunda sizlerle birlikte çalışma arzusu içindeyim. Ülkemizde açlık, yoksulluğun hane halkı tarafından ağır bir şekilde hissedildiği, hak-hukuk-adalet duygusunun zayıfladığı, cumhuriyetimizin kazanımları olan tüm kurumların tahrip edildiği, tüm kurumlara güven en asgariye düştüğü ortamda dostlarım ve arkadaşlarım “daha fazla görevden kaçamayacağımı, hizmet etmemin gerekli-zorunlu  olduğunu “ uzun bir süredir  ısrarla söylüyorlardı. İşte karşınızdayım” dedi.

"Tedbirlerle can kayıpları en aza indirilebilir"

Yıldırım, “Kahramanmaraş merkezli depremlerde on binlerce insanımız canlarını yitirdi. Yine on binlerce insanımız yaralandı, uzuvlarını kaybetti. Bölgede yaşayan 13 milyon insanımızın maddi ve manevi kayıpları oldu. Evleriyle birlikte işyerleri yok oldu, şehirlerimiz, köylerimiz yerle bir oldu, nerdeyse şehirlerin haritaları değişti. Çok büyük acılar yaşandı ve halen de yaşanmaktadır. Bu büyük acılar yaşanırken, daha önce Soma’da, Ermenek’te, Bartın’da, Zonguldak’ta ve Amasra’da maden facialarında; Karadeniz’deki şehirlerde sel ve erezyon facialarında olduğu gibi (akarsu kaynakları yeryüzünün alın çizgileridir. Akarsular yaşayan bilmecelerdir, hafızaları vardır, yerlerini, yurtlarını, yataklarını hatırlarlar, oraları işgal etmiş olanlardan zaman zaman döner bedel alırlar. Karadeniz bölgesindeki dere yataklarına yapılan yapıların taşkınlar nedeniyle zarar görmeleri birer örnektir), Kahramanmaraş merkezli depremde de afete maruz kalan insanlarımız çok büyük acılar yaşamışlardır. Çevresel etkiler ve doğal afetler bir gerçektir. Ancak, gerekli tedbirler alınarak can kayıplarının en aza indirilmesi mümkün olabilir” diye konuştu.

"Suyu korumalıyız"

Yıldırım şöyle devam etti;

“Ülkemiz iyi yönetilememektedir. Önümüzdeki seçim ülkemizde sosyal hukuk devletinin yeniden  tesis edilmesi; insanların geleceğe umutla bakabilmesi için 85 Milyon yurttaşımızın seçimlerde sandık başına giderek oylarını kullanması ve kullanılan oylara sahip çıkması ile mümkündür.Kamu da ve özelde edindiğim bilgi ve tecrübeler sonucunda aşağıdaki görüş ve önerileri sizlerle paylaşıyorum. Bu görüş ve önerilerimin hayata geçirilmesinde etkin çaba göstereceğim dostlar. Tarımda yerel yönetimlerin rolü etkin bir şekilde arttırılmalıdır. Üretimin desteklenmesi ile birlikte alım garantisi ve pazarlamada yerel yönetimler öncü rolünü üstlenmeliler. Yerelde kalkınma modeli oluşturulmalı ve üretici rolündeki çiftçilerin tarımsal desteklemeleri arttırılarak, maliyetlerinin düşürülmesiyle köyden kente göçün önü kesilmelidir. Ülkemiz su zengini olmamasına rağmen su kaynakları kontrolsüz olarak kullanılmaktadır. Ülkemizde toplam tarım alanı 23,5 milyon hektar olup; sulanabilir arazi ise yaklaşık 9 milyon hektar civarındadır. Kırsalda üretici kooperatifleri oluşturularak kooperatifler aracılığıyla kollektif üretime ve üretilen ürünlerin pazarlanması sağlanmalıdır. Tarımsal girdilerde dışa bağımlılığın azaltılması için gerekli önlemler alınmalıdır.Merkez köyler oluşturulmalı ve burada köylünün ihtiyaçlarının giderilmesi için sosyal donatılara yer verilmelidir. Tarımda üretimden önce toprak ve su kullanımı planlanmalı, toprak koruma kanunu günün koşullarına uygun hale getirilmeli, etkinliği sağlanmalıdır. Ekolojinin altın kuralı “her nesil kendi ihtiyaçlarını, gelecek nesillerin ihtiyaçlarını tehlikeye atmaksızın gidermelidir.”Bu nedenle suyu korumalıyız, suyu koruyamazsak gelecek nesiller resimlerinde ne doğan güneşin ışıltısını, ne de batarken ki romantizmi, ne de gök kuşağının renk cümbüşünü çizebilecekler”

"Gün el ele verme günü"

Yıldırım birlik çağrısı yaparak, “Gün el ele, gönül gönüle mücadelemizi, sevdamızı büyütme günüdür. Gün, Cumhuriyet, demokrasi, özgürlük sevdamızı dağa-taşa yazarak, Eskişehir’de çalınmadık kapı, girilmedik ev, işyeri olmaması günüdür. Ülkemizin karanlığa sürüklenmesine izin vermeyecek, tek bir yürek gibi çarpacak, bu mücadelemizi, bu çabamızı, alın terimizi, emeğimizi bir araya getirmeye kararlı yürekler bizimle birlikteler”  şeklinde konuştu.