Adar, “Eskişehir’de termik santral bir yıl önce gündeme getirildi. Bir yıldır etkin bir şekilde gündemdeydi. 31 Mart seçimi öncesi hem Sayın Cumhurbaşkanı bu bölgenin tarım sit alanı olarak ilan edilmesini tekrarladı, Eskişehir'de AKP'liler burada kömürlü termik santralin kurulmayacağı altını çizerek söylediler. Ama üzülerek görüyoruz ki seçimlerin üzerinden daha iki ay bile geçmeden orada sondaj çalışmaları başladı” dedi.

"Bayramdan sonra hamle yapacağız"

“Sondaj çalışmaları çevreye verilen zararı net olarak gösteriyor” diyen Adar, “Böyle bir santralin Eskişehir’de kurulması sadece bölgeyi değil doğrudan doğruya Tepebaşı ve Odunpazarı bölgesini de çok yakından ilgilendiriyor. Buralarda tarım yapılamayacak duruma gelecek insanlarımız bu kirli havayı soluduğu için sağlık sorunlarının oryaya çıkacağı aşikardır. Biz bu konuda esas çalışmayı bayramdan sonra başlayacağız. Öncelikle tüm siyasi partilerin katkısını sağlayarak çalışmalarımızı devam ettirmek istiyoruz. Geri dönüş olur ve Eskişehir bu beladan kurtulur diye düşünüyorum. Çünkü öylesine bir bölge ki coğrafi ürün işareti olan bir bölgenin üzerine kurulmak isteniyor. O da tek yerde çıkarılan lületaşının olduğu yerde yapılmak isteniyor. Bu konuda ön araştırmanın yeteri kadar yapılmadığı da ortada. Yanlıştan bir an önce dönülmesini arzu ediyoruz ancak dönülmeyeceğini son yapılan çalışmalar gösteriyor. Biz Eskişehirlileri bilinçlendirerek, tüm siyasi partilerin desteğini sağlamak için bayramdan sonra bir hamle yapacağımızı söylemek istiyorum.” ifadelerini kullandı. 

"İmamoğlu haksızlığa uğradı"

İstanbul seçimleri ile ilgili de değerlendirmelerde bulunan Adar, “Sayın İmamoğlu nasıl bir kampanya yapacağı ile ilgili basına bilgi verdi. Ama üzülerek ifade etmek istiyorum ki, bu bilgilendirmede havuz medyası sadece belli kısımlarını toplantının verdi. Bir iki tv kanalı da tümünü yayınladı. Tümünü izleme olanağı olsa idi tüm seçmenler Sayın imamoğlu’nun nasıl bir haksızlığa uğradığı ile ilgili bilgi sahibi olacaktı. Bu kampanyanın başlangıç toplantı yapılırken YSK kararın gerekçesini yazmamıştı. Bu da açıklandı ve tam anlamıyla dağ fare doğurdu. 250 sayfalık gerekçeli raporun sadece 12 sayfasında neden dolayı bu seçimi iptal ettiklerini anlatmaya çalışmışlar. Her ne olursa olsun bir hak mağlubiyeti vardır.  Ve bu hak mağlubiyetini yine CHP’liler demokratik bir ortamda bunun sandıkta sonuçlanmasına gayret sarf etmektedirler. Göreceksiniz  23 Haziran seçimlerinde tüm seçmenler İmamoğlu’nun haksızlığa uğradığını söyleyecekler annesinin ak sütü gibi helal olan mazbatasını tekrar teslim edecekler” diye konuştu. 

"Halk İmamoğlu’nun tavrını gördü"

İstanbul seçimlerinin önemine değinen Adar, “Çok kısa süreli 17 günlük belediye başkanlığı döneminde İmamoğlu neler yaptı? 17 günde İstanbul’da su kullanım ücretleri düştü. İnsanların evinde işyerlerinde kullandığı suyun bedeli düşürüldü. Akbil de düşüşe gidildi. Daha da önemlisi insanlar İmamoğlu’nun ne yapacağı konusundaki tavrını gördü. İmamoğlu her şeyden İstanbul Büyükşehir Belediyesindeki israfı yok ederek bu güne kadar çarçur edilen ve nasıl harcandığı belli olmayan paralarla İstanbul’un hizmetine koşacağını açıkça gösterdi. Önümüzdeki dönemde CHP kendiliğinden oluşan İstanbul ittifakı içerisinde yer alacaktır. İstanbul’da öyle bir ittifak oluştu ki bu İstanbul İttifakı.
 İstanbul’un 39 ilçesi var CHP buralarda ayrı ekipler oluşturdu. Görevlendirilen belediye başkanları milletvekilleri buralarda görev yapacak. Belediye başkanlarımız 39 ilçeye dağıldı toplantılar gerçekleştirdi. Bu çalışma dönüşümlü olarak seçime kadar devam edecek. Seçim üç bölüme ayrıldı. Birincisi Ramazan süresinde yapılacak çalışmalar. İkinci dönemi bayram süresinde geçecek. Üçüncüsü ise bayram sonrası dönemde her seçimde yürütülen seçim kampanyaları yürütülecek. Bütün illerden İstanbul’a destekler gidecek. Ekonomik olarak başlayan kampanya çok iyi gidiyor. Bu seçimlerin önemi şurada, Türkiye Cumhuriyeti 2017 Nisanında yapılan referandum sonrasında Türkiye’de bir rejim değişikliği gerçekleşti. Bu sistemle sıkıntıların yaşandığı açıkça ortada. 23 Haziran’da yapılacak mahalli seçim yanı zamanda yeni yönetim sisteminin referandumu pozisyonunda olacak. İstanbul bu kadar önemli. İnsanların hakları gasp edildi. Seçmenin ne kabahati vardı. İstanbullu bu konuda kararlı. Seçime katılım daha da artacak. İsteğimiz ülkenin geleceği açısından son derece önem taşıyan bu seçimlerin yaraşır şekilde yapılması" dedi.